eski kocasının... teknoloji harikası, saçma sapan postmodern evinde... beraber oabilirsiniz. | Open Subtitles | في بيت زوجها السابق ذو التكنولوجيا البائدة اذا اردت هذا |
eski kocasının kendi yaptığı işler var. | Open Subtitles | واضح أن زوجها السابق له جدول أعماله الخاص |
eski kocasının kendi yaptığı işler var. | Open Subtitles | واضح أن زوجها السابق له جدول أعماله الخاص |
Evet. eski kocasının kiraladığı birisi. | Open Subtitles | نعم, لقد كان مسدساً ما استأجره الزوج السابق |
Üç dedektifin, hâli hazırda suç mahallinden ayrılıp kurbanın eski kocasının malikânesine girmesi ve cinayeti işleyen kişinin, eskiden evli olduğu kişi olduğunu düşünmek normal prosedürünüz müdür? | Open Subtitles | هل هو إجراء طبيعي لثلاثة محققين بأن يسرعوا بترك التحقيق بمسرح الجريمة ويذهبون للزوج السابق للضحية |
eski kocasının evleneceğini daha yeni öğrendi. | Open Subtitles | لقد اكتشفت لتوها ان طليقها سيتزوج مجددا |
eski kocasının kendi yaptığı işler var. Ve onun yalan söylediğini kanıtlamak bu kadar zor olmamalıydı. | Open Subtitles | زوجها السابق لديه جدول أعماله الخاص لن يكون من الصعب أن نثبت أنه كاذب |
Ben eski kocasının köpeğini öldüren kötü cadıyım. | Open Subtitles | أنا المرأة الشريّرة التي قتلت كلب زوجها السابق. |
Evden ayrılıp, başka bir yere taşındı ve hayatına devam etmek yerine, eski kocasının, onu aramasını bekledi. | Open Subtitles | خرجت , وحصلت على مكان خاص بها , تجلس في انتظار زوجها السابق لاستدعاء بدلا من الخروج والحصول على حياتها. |
Onu daha çok rahatsız eden şey ise evliliğinin bitmesinden ziyade, eski kocasının homoseksüellerin tarafına geçmesi. | Open Subtitles | مالذي يزعجها أكثر ان زواجها قد انتهى او ان زوجها السابق يقوم الآن بتعزيز جدول افعاله الشاذة |
Ona eski kocasının nişanlandığını birisi söylemeli. | Open Subtitles | حسناً، يجب على شخص ما أن يُخبرها أن زوجها السابق قد خطب. |
Bu oğlanın annesi, eski kocasının suç girişimleri hakkında oldukça değerli bilgilere sahip ama kocasından ödü kopuyor ve bunda haklı da. | Open Subtitles | لدى والدة هذا الصبي معلومات قيمة حول مشاريع زوجها السابق الإجرامية لكنها خائفة منه ويحقّ لها ذلك |
eski kocasının Kamikaze Birliği'ndeyken ölmesi gibi. | Open Subtitles | مثل موت زوجها السابق عضو قوة الهجوم الخاصة |
Bunun delice olduğunu söyledim fakat o eski kocasının... ..evinin önündeki çimlerde o adamla seks yaptı. | Open Subtitles | قلت لها هذا جنون لكن هي قامت بمعاشرته في الحديقة الاماميه لمنزل زوجها السابق |
Beleşçi eski kocasının garaj yoluna karavanını park etmek ve tuvaletine sıçmak istediğini mi söyleyeyim? | Open Subtitles | بأن زوجها السابق المغلوب على أمره يريد أن ، يوقف شاحنته على الممّر وأن يضع مؤخرته في حمامها ؟ |
Ama bulduğumuz mermi kovanı dokuz milimetre ve eski kocasının silahıyla aynı kalibre. | Open Subtitles | ، لكن غُلاف القذيفة الذي وجدناه عياره تسعة ملليمتر ، نفس عيار السلاح المُسجل بإسم زوجها السابق |
eski kocasının telefon kayıtlarına ulaş. | Open Subtitles | فالتحصل على سجل مكالمات زوجها السابق |
İşim düştüğü için eski karımın eski kocasının ofisine gelmek. | Open Subtitles | أنني بمكتب الزوج السابق لزوجتي السابقة لأسأله معروفاً لعيناً |
eski kocasının arabası dün gece Staten Adası'ndan hiç ayrılmamış. E | Open Subtitles | سيارة الزوج السابق لم تغادر ستاتين ازلاند ليلة البارحة |
Üç dedektifin, hâli hazırda suç mahallinden ayrılıp kurbanın eski kocasının malikânesine girmesi ve cinayeti işleyen kişinin, eskiden evli olduğu kişi olduğunu düşünmek normal prosedürünüz müdür? | Open Subtitles | هل هو إجراء طبيعي لثلاثة محققين بأن يسرعوا بترك التحقيق بمسرح الجريمة ويذهبون للزوج السابق للضحية |
Geleceğini zannetmiyorum eski kocasının evleneceğini daha yeni öğrendi. | Open Subtitles | لقد اكتشفت لتوها ان طليقها سيتزوج مجددا |
eski kocasının boşanma davasını alan ben değilim. | Open Subtitles | لم أتولى طلاقها من زوجها |