"etkenleri" - Translation from Turkish to Arabic

    • العوامل
        
    • سأفسد
        
    Kontrol edebileceğiniz etkenleri baz alarak çözümler formüle edersiniz. İster beceriler, ister gübre, isterseniz de bitki seçimi olsun. TED فتضع إجراء مستندا إلى العوامل التي يمكنك السيطرة عليها. سواء أكان ذلك في المهارات أو الأسمدة أو اختيار النباتات.
    Ancak merakımız daha da körüklendi çünkü kendi vücudumuz dışındaki etkenleri de merak etmeye başladık. TED ازداد فضولنا، وبدأنا نتساءل، ماذا عن العوامل خارج جسمنا؟
    "Erkek Eşcinselliği Etiyolojisinin etkenleri" Open Subtitles العوامل المتصلة والمسببات للشذوذ الجنسي للرجال
    etkenleri anlat yoksa gerdirilmiş yüzünü çeker koparırım. Open Subtitles تكلم عن الحوافز وإلا سأفسد لك عملية تجميل أخرى
    etkenleri anlat yoksa gerdirilmiş yüzünü çeker koparırım. Open Subtitles تكلم عن الحوافز وإلا سأفسد لك عملية تجميل أخرى
    Ben olsam bu etkenleri dikkatle göz önüne alırdım. Open Subtitles كنت لأضع كل هذة العوامل بشدة فى الاعتبار
    Bence tüm etkenleri dikkate almıyorsun. Open Subtitles أنا لا أعتقد بأنك تأخذ العوامل بعين الأعتبار
    Bu etkenleri bilir ve bir araya getirirsen galaksimizdeki keşfedilebilecek medeniyetlerin tahmini sayısını verir. Open Subtitles إذا عرفت هذه العوامل و ضربتها ببعضها ستمنحك تكهُن بعدد الحضارات القابلة للرصد في مجرتنا.
    Bu itme etkenleri tek başına kişiyi şiddet yanlısı aşırılıkçı yapmaz çünkü yapsaydı, bu benzer etkenler Roma nüfuslu bir grup için de geçerli olurdu ama onlar şiddetle hareket eden bir grup değil. TED وعوامل الدفع وحدها لن تحولكم إلى متطرفين عنيفين، لأنه إن كان هذا حقيقيًا، فهذه العوامل تنطبق على جماعة مثل الغجر، وهم ليسوا جماعة مبنية على العنف.
    Etnik ve ulusal etkenleri gir. Open Subtitles التغذية في مختلف العوامل العرقية والقومية .
    Farklı politik görüşlere sahip insanların pozitif ayrımcılığı talep etme ve destekleme nedenlerini açıkladı, bunu kendi de destekliyordu; bunu uzun bir geçmişe ve sorgulanması gereken bir geleceğe sahip karmaşık etkenleri barındıran tartışmalı bir konu olarak görmemin önemini vurguladı. TED شرحت الأسباب التي تجعل الأشخاص ذوي التوجهات السياسية المختلفة يعارضون ويؤيدون العمل الإيجابي، مؤكدة أنه ورغم كونها من المؤيدين، فقد كان مهماً أن أرى المشكلة باعتبارها مثيرة للجدل ذات تاريخ طويل، ومستقبل مجهول والكثير من العوامل المعقدة.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more