Sıcak ve soğuk akıntıların etkileşimi deniz yaşamında olağanüstü bir çeşitlilik oluşturur. | Open Subtitles | هذا التفاعل من التيارات الدافئة والباردة يولّد تنويع إستثنائي من الحياة البحرية |
Motorun dönmesini sağlayan şey bu iki mıknatısın etkileşimi. | TED | إنه التفاعل بين هذين المغناطيسين معا الذي يجعل المحرك يدور. |
Ama yapay zekâ sistemlerine insanlarla etkileşimi öğretirken onlara yapmaları gerekenleri adım adım öğretmek zorundayız. | TED | لكن عندما يتعلق الأمر بتعليم أنظمة الذكاء الاصطناعي كيفية التفاعل مع الناس، يجب أن نعلمها ماذا تفعل خطوة بخطوة. |
Dünyadaki her etkileşimi, kullanmaya hazır tuğla haline getirmek istiyoruz. | TED | نريد أن نجعل كل تفاعل في العالم طوبا جاهزا للاستخدام. |
Bu canlı bilgisayarın tanımı, beyin aktivitelerinin etkileşimi ve motor bir amacın gerçekleştirilmesidir. | TED | هذا هو تعريف الحاسوب الحيوي، تفاعل من خلال نشاط الدماغ وتحقيق هدف حركي. |
Elementlerin etkileşimi siz insanların arasındaki Etkileşimden daha zor değil. | Open Subtitles | التفاعلات جزيئاتِ أولّيةِ أسهل جداً مِنْ تفاعلات بين الناسِ. |
Aynı zamanda sosyal etkileşimi de sağlar; diğerlerini anlamak ve kişisel farkındalık gibi. | TED | و يشارك في عملية التفاعل الإجتماعي و فهم الأشخاص الآخرين، والوعي الذاتي. |
Ve işte etkileşim tam da bu noktada yatıyor, etkileşimi önemli kılan şey bu. | TED | وهنا حقا أين يكمن كذبات التفاعل، وهذه هي أهمية التفاعل. |
Bana kalırsa ikinci fırsat farklı topluluklar arasında daha fazla etkileşimi desteklemeliyiz. | TED | الأمر الثاني الذي أراه كفرصة هو فكرة تشجيع مزيد من التفاعل بين المجتمعات المختلفة. |
Önceki hastalarımızdan bazılarının ekibimizin bir parçası olmasından ötürü çok gururluyuz... bizimle çalışan hastaların yakın etkileşimi sayesinde oluşmuş bir ekip. | TED | نحن فخورون جدا لكون بعض المرضى السابقين لدينا جزءً من فريقنا - فريق، بفضل التفاعل الوثيق مع المرضى الذين يعملون معنا. |
İnsan-robot etkileşimi adında bunun ne kadar iyi çalıştığını gösteren birtakım araştırmalar var. | TED | هناك مجموعة كاملة من الأبحاث تسمى التفاعل الإنساني مع الروبوتات الذي يهتم بإظهار مدى نجاح هذا الأمر. |
30'un çarpanlarının şemasından, farklı ayrıcalık türlerinin etkileşimi şemasına geçiş yaptık. | TED | لقد بدأنا بمخططٍ لعوامل العدد 30 وانتقلنا إلى مخططٍ من التفاعل بين أنواع مختلفة من الامتيازات. |
Veri, karakter etkileşimi ya da sıra dışı kamera açıları gibi kritik anahtar noktalardan okunuyor. | TED | ويتم تحليل البيانات عند أماكن المفاتيح حيث تحاك في نقاط. التفاعل مع الشخصيات، تصوير الأحداث من زوايا مختلفة. |
Çoklu dokunmatik araştırmaları şu anda HCI (Human Computer Interaction- İnsan Bilgisayar etkileşimi)'da çok aktif bir alan. | TED | إذن التفاعل المتعدد الاستشعار يمثل مجالا نشطا جدا في الوقت الحالي في مجال التفاعل بين الإنسان و الآلة |
İnsanlarla etkileşimi bırakıp, kendini ruhsuz bir makineye duygusal olarak bağlayarak evriminde büyük bir basamak atladın. | Open Subtitles | لقد قمتَ بقفزةٍ تطورية هائلة باستغناءك عن التفاعل مع الجنس البشري وإقامة رابطة عاطفية مع آلةٍ لاحياة فيها |
Sonuç mu arıyorsun yoksa bu etkileşimi bastırılmış öfkeni açığa çıkarmak için bir yol olarak mı kullanıyorsun? | Open Subtitles | هل تبحث عن النتائج أو تستخدم هذا التفاعل بوصفه متنفسا لل عدوان قمعها ؟ |
Doğada başından beri çok daha kaotik genetik değişiklik etkileşimi oluyor. | TED | الطبيعة هي تفاعل فوضوي بين التغييرات المورثية وهذا يحدث طوال الوقت |
Bu kas dinamiği etkileşimi kas tendonu içindeki biyolojik sensörlerin sinir yoluyla merkezi sinir sistemine bilgi aktarımı yapıyor, tendon uzunluğu, hızı ve gücü hakkında bildirim yapıyor. | TED | تفاعل العضلات الديناميكي هذا يدفع أجهزة الاستشعار الحيوية الموجودة داخل وتر العضلة لإرسال المعلومات عبر العصب إلى الجهاز العصبي المركزي، معلوماتٌ تدل على طول الوتر وسرعته وقوته. |
Buna müzisyenler, çağrı ve yanıt etkileşimi adını veriyor. Robotlara ve yapay zekaya da oldukça iyi oturuyor. | TED | لذلك , هذا ما دعاه الموسيقيون تفاعل الطلب و الاستجابة وهي متناسبة جدا , الروبوتات و الذكاء الصنعي |
Önceki mercan kayalığı hakkındaki birkaç slayttan anlamış olabilirsiniz, vaktimin çoğunu insan-mikrop etkileşimi hakkında, özellikle de mercan kayalıkları hakkında düşünerek geçiren bir araştırmacıyım. | TED | الآن، كما رأينا في الشرائح القليلة السابقة كما اقترحت الشعب المرجانية، أنا بدون شك أُنفق الكثير من وقتي كباحثة أفكر في التفاعلات بين الإنسان والميكروب، خصوصاً على الشعاب المرجانية. |
Bu, mikropların insanlar tarafından nasıl yayıldığını gösteren başka bir bakış açısıdır. Tasarımcılar, insanlar arsındaki etkileşimi kolaylaştırmak ya da fikirleri paylaşmak için laboratuvar ve ofis gibi yerlerde sık sık biraraya gelir. | TED | وجيه أخرى لكيفية المايكروبات تتحرك حول الناس، و المصممين غالبا يضعون كتل من الغرفة مع بعض لتسهيل التفاعلات بين الناس، أو تبادل الأفكار،مثل في مختبرات أو مكاتب. |