Aslında bu sözde ahlak kurallarının yalnızca kızların değil, ayrıca aile içindeki erkek bireylerin de yaşamlarını etkilemesi ilginçtir. | TED | ومن المثير للاهتمام أن ميثاق الشرف المزعوم، لا يؤثر فقط على حياة الفتاة، بل يؤثر أيضا على حياة الذكور في عائلتها. |
Ama burada kendimi hiç telaşa sokmuyorum... ..çünkü 81'deki bir depoda çıkan yangının bizi bu katta etkilemesi mümkün değil. | Open Subtitles | لا أريد أن أشغل بالي بحريق في مخزن بالطابق الـ 81 لأنه ليس محتملاً أن يؤثر علينا هنا |
Egeria hakkındaki gerçeklerin ortaya çıkmasının tretonin konusundaki çalışmalarımızı etkilemesi imkansız. | Open Subtitles | الكشف عن وجود إيجيريا لا مجال أن يؤثر على تحليلنا "للتريتونين"ِ |
Dinle, eğer biri kukumun tadına bakacaksa, önce beni etkilemesi gereklidir. | Open Subtitles | اسمع... إن كان أحد سوف يضاجعني فيجب أن يبهرني. |
Muhtemelen buraya kadar gelmeyecektir, ama merkezi kulenin büyük bir kısmını etkilemesi gerekiyor. | Open Subtitles | . لكنه يجب أن يؤثر علي أغلب البرج المركزي |
Beni etkilemesi saatlerce ya da günlerce sürebilir, ama beni etkileyecek. | Open Subtitles | , قد يستغرق بضع ساعات أو أيام قبل أن يؤثر علي لكنه سيؤثر علي بالنهاية |
Kurala uymadığımı biliyorum ama eğitimimi etkilemesi hiç adil değil. | Open Subtitles | أفهم مخالفتي للقانون، لكنني لا أظن من العدل أن يؤثر هذا على تعليمي. |
Geçmişte değiştirdiğin bir şeyin geleceği etkilemesi yani. | Open Subtitles | أقصد، تغيير شيئاً في الماضي بطريق الخطأ مما يؤثر في أحداث المستقبل؟ |
Hillsboro belediye başkanı olarak kanunlara uyulmasında ısrar ediyorum bunun siyasi geleceğimi olumsuz etkilemesi pahasına olsa bile. | Open Subtitles | "كعمدة " هيلزبورو فإننى أحرص على التمسك بقوانين هذا المجتمع بغض النظر عما إذا كان ذلك سوف يؤثر على مستقبلى السياسى |
Sadece sonradan kazandığın anılarını etkilemesi gerek. | Open Subtitles | يجب أن يؤثر فقط علي الذكريات التجريبية |
Sonradan kazandığın anılarını etkilemesi gerekiyor. | Open Subtitles | يجب أن يؤثر فقط علي الذكريات التجريبية |
Genomu etkilemesi ne kadar sürüyor? | Open Subtitles | كم من الوقت يحتاج لكي يؤثر على الجينوم؟ |
Böyle bir şeyin oyunu etkilemesi utanç verici, Abasi. | Open Subtitles | - هو شيء مؤسفُ لرُؤية الشيءِ مثل هذا يؤثر على اللعبة ، (عباسي). |
Sadece bizi etkilemesi gerekiyordu. | Open Subtitles | -وتعيّن أن يؤثر على كلينا فقط . |
De ki; Vince davranışının beni olumsuz yönde etkilemesi şu sebeplerden kaynaklanıyor... | Open Subtitles | "فينس)، سلوكك) يؤثر عليّ سلباً... |