"etmemiştim" - Translation from Turkish to Arabic

• أنا لَمْ
• فقط لم
• الاحظ
• قط أن
• لكن لم أكن
• ابليت حسنا حينها
• انا لم اكن

Ciddi olduklarını fark etmemiştim.
أنا لَمْ أُدركْ بأنّهم كَانوا هذا الجدّيينِ.

İlk önce fark etmemiştim, sonra...
..أنا لَمْ أُلاحظْ في باديء الأمر، ثمّ فجأة أَنا خفُت

Sadece fırtınanın bu kadar süreceğini tahmin etmemiştim.
ان فقط لم أعتقد ان العاصفه ستستمر كما استمرت

Sanırım o ölene kadar, Helen gibi bir eşe sahip olduğum için ne kadar şanslı olduğumu fark etmemiştim.
أعتقد أنني فقط لم أعلم لأي درجة كنت محظوظاً لأحظي بزوجة مثل هيلين حتي فقدتها

Ayrılana kadar burayı ne kadar sevdiğimi hiç fark etmemiştim.
هل تعلمي.. انا لم الاحظ كم أحب هذا المكان الا عندما تركته و ذهبت بعيدا عنه

...atların bu kadar büyük gözleri olduğunu hiç fark etmemiştim.
لم أدرك قط أن الخيول لديها مثل تلك العيون الكبيرة

Hikayaler anlatmaya alışıktım ama asla kendim için böyle bir son hayal etmemiştim.
كنت أحلم في سرد القصص، لكن لم أكن أحلم أن قصتي ستنتهي هكذا.

Bundan önce hiç dua etmemiştim.
انا لم اصلي من قبل و لكني ابليت حسنا حينها

Yeni devir göstergesini... şu ana kadar fark etmemiştim.
السياره تمتلك مقارومه للدوران انا لم اكن اعرف حتى البارحه

Parti karşılayıcısını kabul ettiğimde, bunu kabul etmemiştim.
عندما وافقتُ على أَنْ أَكُونَ مُسْتَقْبِل الحزبَ، أنا لَمْ أُوافقْ على هذا.

Üzgünüm. Onları bitirebildiğini hiç fark etmemiştim.
أنا لَمْ أَعْرفْك إنشرْهم إلى الخاتمةِ.

Düşüncemi belli ettiğimi fark etmemiştim
- أنا لَمْ أُدركْ بأنّني كُنْتُ متوقّعَ جداً.

Galiba bu kadar korkacağımı tahmin etmemiştim, hepsi bu.
أعتقد أننى فقط لم أفكر أننى سأكون بهذا القدر من الخوف

Zamanımın tükendiğini fark etmemiştim, hepsi u.
أنا فقط لم أدرك أنني لم يعد لديّ وقت هذا كل ما في الأمر

Diğer çocuğun gelişini hiç hesap etmemiştim, anlıyor musun?
؟ فقط لم أعرف أن هذا الشيء سيأتي,أتعلمين؟

Bu fotoğrafa daha önce dikkat etmemiştim? Bu sen ve küçük kızın mı?
لم الاحظ هذه الصورة من قبل هل هذا انتي وابنتك الصغيرة ؟

Daha önce hiç fark etmemiştim çünkü hep kariyerimi mahvetmeye çalışıyor ama Bay Shue'nun çok güzel gözleri varmış.
لم الاحظ ذلك من قبل لأنه كان دائما يحاول تدمير مهنتي لكن السيد شو يملك عينين جميلتين بالفعل

Daha önce fark etmemiştim. Kızlardaki gibi bir kıçın var.
انا لم الاحظ من قبل ان لديك مؤخرة فتاة .

Oğlumun silah taşıdığını biliyordum ama işinin çok tehlikeli olduğunu hiç fark etmemiştim.
لقد علمت أن الصغير يحمل سلاح, ولكنى لم ألاحظ قط أن عمله خطير بهذا الشكل.

O günün pazar sabahı olduğunu fark etmemiştim ve yakalandım.
لكن لم أكن أدرك أنه كان صباح اليوم الأحد و ألقي القبض علي

Daha önce hiç dua etmemiştim.
انا لم اصلي من قبل و لكني ابليت حسنا حينها

Bilmiyorum, şu ana kadar bir sorunu olduğunu fark etmemiştim.
لا اعرف ، انا لم اكن اعلم ان لديها مشكلة حتى هذه اللحظة