Sizden yaşamın dünya üzerinde nasıl düzenlendiğini hayal etmenizi istiyorum. | TED | أريد منكم أن تعاودوا تخيلكم لكيفية تنظيم الحياة على الأرض. |
Karşılığında sizden, görüşmelere dürüst bir şekilde devam etmenizi istiyor. | Open Subtitles | ولكن في المقابل يطلب منكم أن تكملوا المفاوضات بشفافية تامة |
Sonra sizden düşünmenizi değiştirip konuşan diğer kişi için nasıl hissettiğini hayal etmenizi istiyorum. | TED | ثم أطلب منكم أن تبدلوا عقولكم وتتخيلوا شعور المتحدث الآخر. |
Bir saniye için, çocukların hapse değil de üniversiteye gittiği bir mahallede yaşasalardı, Chuck ve Tim'in hayatının nasıl olacağını hayal etmenizi istiyorum. | TED | أريدكم أن تتخيلوا لثانية ما ستكون عليه حياة تشك وتيم لو كانا يعيشان في حي يذهب فيه الأولاد إلى الكلية، ليس إلى السجن. |
Burada yokken işleriniz için endişe etmenizi istemiyorum. | Open Subtitles | لا أريدكما أن تقلقا بشأن وظائفكما و أنتما هناك |
Ve her maçta kusursuz çaba sarfetmeye devam etmenizi bekliyorum. | Open Subtitles | وأتوقع منكم يا رفاق مواصلة بذل الجهل المثالي، في كُل مباراة. |
Tanrı'ya, Kral'a ve tüm dünyaya karşı kabahat işlediğimden dolayı benim için dua etmenizi istiyorum. | Open Subtitles | أطلب منكم أن تصلوا لأجلي فقد أساءت كثيرا الى الرب والملك ، والعالم |
Söyleyeceklerimi tekrar etmenizi istiyorum. | Open Subtitles | أود أن تتبعوني في هذا المساء. |
Ama şunu hayal etmenizi istiyorum, burada, bu sahnede yedi milyon insan daha var, benim arkama yığılmış yedi milyon insan. | TED | ولكن بدلًا من ذلك، أود منكم أن تتخيلوا أنكم تنظرون إلى سبعة ملايين شخص مكتظين هنا بجانبي اليوم. |
Bugün sizden sohbet etmenizi istiyoruz. | TED | إذن اليوم نحن نطلب منكم أن تجروا محادثة. |
Sizden bunu üç yaşındaki bir çocuğun elinde hayal etmenizi istiyorum ve toplum olarak, endişeleniyoruz. | TED | ولكن الآن أريد منكم أن تتخيلوه في أيدي طفل يبلغ من العمر ثلاث سنوات، كمجتمع، ينتابنا القلق. |
Adil ve eşit uluslar yasasına göre, katil Holman'ı, halkın adaletine teslim etmenizi istiyoruz. | Open Subtitles | تحت قانون العدالة و المساواة للأمم نحن نطلب منكم أن تسلموا القاتل هولمان إلى عدالة الشعب |
Bana o bölümü operanın yazıldığı... orijinal dilde tekrar etmenizi isteyeceğim. | Open Subtitles | وأريد منكم أن تعاودوا تلاوة ذلك السطر باللغة الأصلية التي كُتبت بها الأوبرا |
Bana o bölümü operanın yazıldığı... orijinal dilde tekrar etmenizi isteyeceğim. | Open Subtitles | وأريد منكم أن تعاودوا تلاوة ذلك السطر باللغة الأصلية التي كُتبت بها الأوبرا |
Şimdi sizlerden kalbinizin sesini dinleyip hayatta neyin önemli olduğunu fark etmenizi istiyorum. | Open Subtitles | أخيرًا أريد منكم أن تنظروا في قلوبكم 0 لتدركوا ماهية الحياة لتجدوا الحب في قلوبكم حتي نساعد أخوتنا 0 |
Çünkü daha sonra gelip de adaletsiz davrandığım için şikâyet etmenizi istemiyorum, Paul? | Open Subtitles | الأن لا أريدكم جميعاً تأتون إلى هُنا لاحقاً وتشكون بإنني لم أكن عادلاً. |
Bahsettiğim şey. Bunu ilk defa yaptığınız zamanki gibi dikkatli davranmanızı istiyorum. Her şeyi iki kez kontrol etmenizi istiyorum. | Open Subtitles | هذا هو مقصدي, أريدكم أن تتعاملوا مع كل إقتحام أنه الأول بالنسبة لكم أريدكم أن تتأكدوا من كل شيء مرتين |
Adamı bulana kadar oyuna devam etmenizi istiyorum. | Open Subtitles | لكنني بحاجة لبعض الوقت لغاية القبض عليه أريدكما أن تستمرا في ممارسة لعبته |
Şimdi ikinizden de bu kızlarla ilgili elinizde ne varsa teslim etmenizi ve olanlardan bir daha hiç kimseye bahsetmemenizi istiyorum. | Open Subtitles | الآن، أريدكما أن تسلما كل معلومة جمعتماها عن عن تلكما الفتاتان وألا تتحدثا عنها مع أي أحد مجدداً. |
Beni takip etmenizi istemedim! | Open Subtitles | لم اطلب منكم يا رفاق بأن تتبعوني الي هنا |
Tüm kalbimle Kral'ın günahları için dua etmenizi sizinle sağlık ve refah içinde uzun yıllar yaşamasını dilerim. | Open Subtitles | أطلب منكم من كل قلبي أن تصلوا لسمو الملك وأن يعيش طويلا معكم في صحة وإزدهار |
Söyleyeceklerimi tekrar etmenizi istiyorum. | Open Subtitles | أود أن تتبعوني في هذا المساء. |