| Diğer çocukların seninle alay etmesine izin verme. | Open Subtitles | لقد سمَوك أسماً جيداً يا جورج لذا لا تدع الأطفال الآخرين يضايقونك أنه أسم جيد وصلد |
| Duygularının seni kontrol etmesine izin verme. İki geceden sonra hareket edeceğiz, ay yok. | Open Subtitles | لا تدع العاطفة تسيطر عليك سننطلق بعد ليلتين والقمر غائب وهذا كل شيء |
| O kadının seni yok etmesine izin verme. | Open Subtitles | مدى جدية ما أعنيه. لا تدعها تقوم بتدميرك. |
| Bunun seni rahatsız etmesine izin verme. | Open Subtitles | لكن لا تدعي ذلك يزعجك عندك دلو للدم هناك |
| Hadi. İşte böyle, Jeffie. Hareket etmesine izin verme. | Open Subtitles | هيّا "جيفي"حافظ على موقعك لا تدعه يسرع الآن |
| Mike'ın pes etmesine izin verme! | Open Subtitles | لا يَتْركُ mike يَستسلمُ! |
| Bana bak. Beni dinle. Aklını kontrol etmesine izin verme. | Open Subtitles | انظري إليّ، اسمعيني، لا تدعيه يسيطر على عقلك. |
| Bu kasabanın herkese yaptığı gibi seni de alaşağı etmesine izin verme. | Open Subtitles | لا تجعلي هذه المدينة تُسقطِك كما فعلت مع الآخرين |
| Duygularının seni kontrol etmesine izin verme. İki geceden sonra hareket edeceğiz, ay yok. | Open Subtitles | لا تدع العاطفة تسيطر عليك سننطلق بعد ليلتين والقمر غائب وهذا كل شيء |
| Nefretinin seni kontrol etmesine izin verme. Onu kölen yap ve kullan. | Open Subtitles | لا تدع الكره يسيطر عليك، اجعله خادمك، استغله |
| Eski bir donanma deyişi; "Başçavuşun denizaltıyı sabote etmesine izin verme." | Open Subtitles | بحار قديم قال ذات مرة لا تدع كوب يخرب الغواصة |
| İntikam hırsının, hayatındaki en güzel iki şeyi yok etmesine izin verme. | Open Subtitles | لا تدع رغبتك للانتقام تدمر اثنين من أفضل الأشياء في حياتك |
| Ama bugün bu ofisteki liderliğini eleştirip seni sinir etmesine izin verme. | Open Subtitles | لا تدع لها تدفع لك جنون اليوم كل التخمين الثاني قيادة فوق هذا المكتب. |
| Albay Maybourne'un beni takip etmesine izin verme. | Open Subtitles | لا تدع العقيد مايبورن أن يلحق بي |
| Jack, eski sevgilisinin evine girmek için seni ikna etmesine izin verme. | Open Subtitles | جاك، لا تدعها تجرك لإقتحام مكان خليلها السابق |
| Bir inceden geçip hepimizi yok etmesine izin verme. | Open Subtitles | لا تدعها تمر من الفجوة وتقضي غلينا جميعاً. |
| Seni kontrol etmesine izin verme. | Open Subtitles | اصمد وتحمل الألم. لا تدعها تتحكم بك. |
| - Garip hayranlarının seni rahatsız etmesine izin verme. | Open Subtitles | لا تدعي المعجبين الغريبين يزعجونكِ. حسنا. |
| Kimsenin incinmesini istemiyorsan, kötü adamların ateş etmesine izin verme. | Open Subtitles | لذا إن لم تريدي أن يتأذى أحد لا تدعي الأشرار يطلقونَ النار. |
| Jimmy, seni alt etmesine izin verme. Kendine gel. | Open Subtitles | جيمــي ، لا تدعه يصل اليك فقط تخلص منه |
| Mike'ın pes etmesine izin verme! | Open Subtitles | لا يَتْركُ mike يَستسلمُ! |
| seni rahatsız etmesine izin verme. Sanırım ün kazanmağa çalışıyor. | Open Subtitles | لا تدعيه يزعجك أظنه يصنع له اسماَ |
| Oldukça yararı olan ilişkilerini kıskançlığın yok etmesine izin verme. | Open Subtitles | اقصد ، لا تجعلي غيرتك تطغى عليك من الممكن ان تكون علاقة جيدة |
| Annenin kazanmasına izin verme. Seni kontrol etmesine izin verme. | Open Subtitles | لا تدعيها تنتصر لا تسمحي لها بالتحكّم بكِ |