| Tam eski evimin önünde, büyük bir araba duruyordu. | Open Subtitles | و . . تماماً أمام منزلي كانت هناك تلك السيارة الكبيرة |
| ve evimin önünde şüpheli kişiler parketmiş durumda. | Open Subtitles | هناك شخصين مشبوهين في سيارة متوقفة أمام منزلي |
| - evimin önünde durmasını istemiyorum. - Pekala, pekala | Open Subtitles | بل هي بشعة , و لا أريد رؤيتها أمام منزلي |
| Ayrıca sabahın köründe evimin önünde ne arıyordun? | Open Subtitles | وما الذي كنتَ تفعله خارج منزلي في الصباح الباكر على أية حال؟ |
| Minnettarım. Ama zaten evimin önünde birim bekliyor. | Open Subtitles | أقدر ذلك، ولكن لدىَّ وحدة شرطة خارج منزلي. |
| Her gün benim evimin önünde de koşuyorsun. | Open Subtitles | أنت تركض عند منزلي أيضاً. |
| Adamlarının evimin önünde nöbet tuttuğundan eminim. | Open Subtitles | أنا واثق من رجاله الحفاظ على مراقبة خارج بيتي. |
| evimin önünde siktiğimin birayı içemezsin, diyen bir yasa var mı? | Open Subtitles | هناك قانون يمنعني من شرب البيرة اللعينة امام منزلي |
| Belki geçen hafta seni evimin önünde tutuklayan polistir. | Open Subtitles | قد تكون الشرطية التي قبضت ليك أمام منزلي الأسبوع الفائت |
| Bir de bana sor, 3 tane LSD aldım ve bütün gecemi evimin önünde dans ederek geçirdim. | Open Subtitles | أنا أيضاً ، لقد تناولت عقار الهلوسه و أمضيت الليل بالرقص أمام منزلي ثانيةً |
| Görünüşe göre evimin önünde çok fazla zaman geçiriyorsun ve bu her ne demekse hiçbir şey demek değil. | Open Subtitles | واضح أنك قضيت الكثير من الوقت أمام منزلي وأيا كان ذلك الشيء الذي يحصل الذي لا يحصل |
| Gece boyunca evimin önünde durmanı istemiyorum. | Open Subtitles | لا أريد منك المكوث هناك بالخارج أمام منزلي طوال الليل |
| Bay McClain'in evimin önünde olduğu bir resim. Yarı ofis olan bir evim var. | Open Subtitles | هذه للسيد "ماكلين" أمام منزلي لدي مكتب في المنزل |
| Dinle, evimin önünde bir skandal istemiyorum. | Open Subtitles | اسمعي ، لا أريد فضيحةً أمام منزلي |
| Arabanı neden evimin önünde havaya uçursun ki? | Open Subtitles | لماذا يريد نسف سيارة أمام منزلي ؟ |
| evimin önünde bekleyen 10 tane haber ekibi olmalı. | Open Subtitles | لا بد من أن هناك 10 قنوات إخبارية خارج منزلي |
| evimin önünde küçük bir köpek kulübesi işletiyorum. | Open Subtitles | -نعم لدي كلب انا ادير مؤسسة لتربية الكلاب خارج منزلي |
| Bu sabah evimin önünde bekliyordu. | Open Subtitles | كان ينتظر خارج منزلي هذا الصباح |
| evimin önünde bekliyorsunuz ya. | Open Subtitles | أنت تجلسُ خارج منزلي. |
| Orson'un arabası hala evimin önünde duruyor. | Open Subtitles | سيارة (أورسن) ما زالت عند منزلي |
| Çünkü Chante, onun arabasını evimin önünde park halinde gördü. | Open Subtitles | لأن شانتي رأت سيارته واقفه خارج بيتي |
| Tamam. evimin önünde kameralarıyla bekleyen 10 paparazzi vardı. | Open Subtitles | حسنا ، كان هناك عشرة مصورون بكاميراتهم امام منزلي . |
| evimin önünde birkaç herifin saldırısına uğradım. | Open Subtitles | قام بضعة شبّان بمهاجمتي خارج شقتي |