"evlenmemiş" - Translation from Turkish to Arabic

    • تتزوج
        
    • متزوجة
        
    • يتزوج
        
    • متزوجات
        
    • يتزوّج
        
    • متزوجين
        
    • متزوجه
        
    • عانس
        
    • له الزواج
        
    • أعزبان
        
    Annemin yaptığı tek akıllıca iş babamla asla evlenmemiş olması. Open Subtitles الشيىء الوحيد الذكى الذى فعلته أنها لم تتزوج أبى
    Sonrasında gelen diğer günlerde hiç evlenmemiş ve çocuk sahibi olmamış olmayı dilersin. Open Subtitles ثم تتذكر الأيام الخوالي حيث تتمنى فقط لو أنك لم تتزوج قط أو تحظى بأبناء
    Ve meraklı bir şekilde bu grupla buluşmaya gittim bulduğum şey, yaşamını idame ettirmeye çalışan 20 evlenmemiş anneydi. TED وكوني مفتونة قليلاً، ذهبت للقاء هذه المجموعة، وما وجدته كان 20 أم غير متزوجة اللاتي يحاولن البقاء على قيد الحياة.
    Niye 40 yaşına geldiğimde evlenmemiş oluyorum ki? Open Subtitles لم لا اكون متزوجة عندما اكون في الاربعين؟
    Hiç evlenmemiş. Hiçbir özel başarı ödülü ya da diploması yok. Open Subtitles لم يتزوج ولم يُـكَـرّم لم يحصل على أى درجات علمية مِن أى وزن
    Hiç evlenmemiş olduğu gerçeğinin kadınlara karşı olan ilgisizliğiyle neredeyse hiç alakası olmadığını düşünüyorum. Open Subtitles حقيقة انه لم يتزوج لا تمت بصله الي اهتمامه بالنساء , كان يبدو دائما مهتما
    Kusman ve evlenmemiş annelerle ilgili ani endişenden dolayı şüphelendi. Ben nasıl anlamadım? Open Subtitles شك في الأمر , بين التقيؤ و القلق المفاجئ حيال الأمهات الغير متزوجات
    Sürekli çalıştığından hiç evlenmemiş. Open Subtitles و هو لم يتزوّج لإنشغاله بالعمل طوال الوقت
    Sana acımak yerine hakkında yazılar yazıyorlar evlenmemiş olmanı yüceltiyorlar. Open Subtitles لذا بدلا من أن يرحموك يكتبون عنك المقالات يحتفلون بك لأنك لم تتزوج
    Piskoposlarınız, Kraliçe'nin halen evlenmemiş olmasından dolayı Tanrı'nın öfkesini gösterdiğini söylüyor ve bazıları kaba bir şekilde kısır olduğunu ima ediyorlar. Open Subtitles أساقفكِ يقولون أن الرب يظهر إستيائه لأن الملكة لم تتزوج بعد البعض يعتقد بوقاحة أنها عقيمة
    Evet, benim patronumda 42 ve hiç evlenmemiş veya bir şey yapmamış. Open Subtitles نعم, رئيستي في الـ24 ولم تتزوج أو أي شيء
    evlenmemiş, çocuğu yok. Open Subtitles دافني زيمر لم تتزوج قط ، وليس لديها أطفال
    Yalnız yaşıyor hiç evlenmemiş Vintage Kitapevi'nin sahibi. Open Subtitles اه ، انها تعيش وحيدة لم تتزوج وتمتلك محل كتب فى المدينة
    Bütün olanlara rağmen ben hala hiç evlenmemiş oluyorum ve hala güzel bir gelinliği hak ediyorum. Open Subtitles حتى مع كل شيءحدث. علي أن أبقى غير متزوجة على الإطلاق ولازلت أستحق فستاناً رائعاً
    evlenmemiş genç bir anneyi işsiz bir şekilde sokaklara gönderemem. Open Subtitles لا أستطيع إرسال أم مراهقة وغير متزوجة للشارع من دون وظيفة
    Köy muhtarının tanıdığının evlenmemiş bir kızı varmış. Open Subtitles لدي معرفة بشيخ قرية لديه ابنة غير متزوجة..
    Sanırım senin yaşlarında ve hiç evlenmemiş yani umutsuz değil ve hünerli bir salon dansçısı. Open Subtitles , أظن أنه في نفس سنكِ و لم يتزوج و هي ليس مضجر و هو راقص قاعات ممتاز
    Aşırı güç kullandığı için bir süre sahilde görev yapmış. Hiç evlenmemiş. Open Subtitles أمضى بعض الوقت على البحر لإستعماله القوة المفرطة، لم يتزوج أبداً.
    Hiç evlenmemiş, çocuğu yok çünkü onları babasının ona yaptığı gibi yalnız bırakmak istememiş. Open Subtitles لم يتزوج ولم يرزق بأطفال لأنّه لم يرد مفارقتهم بالموت مثلما فارقه والده
    Bu kızlarla ilgili asıl ilginç olan şey, aynı zamanda gelişmekte olan ülkelerde yayılan bir sosyal devrimin de göstergesi olarak, evlenmemiş olmalarıdır. TED والشيء المدهش عنهن انهن علامة فارقة للثورة الاجتماعية التي تحدث في العالم النامي اذ ان هذه الفتيات لسن متزوجات
    Annesi ve babası ölmüş. Adam hiç evlenmemiş, çocuğu da yok. Open Subtitles كلا الوالدين ميّتين والرجل لم يتزوّج قط
    Hâlâ evlenmemiş olduğumuz için babana bahsetmekten korkuyorum. Open Subtitles أنا أخشى إخبار والدك,بما أننا لسنا متزوجين بعد
    evlenmemiş, insan kaynaklarında ya da satış bölümünde çalışıyor. Open Subtitles غير متزوجه تعمل في الموارد البشريه او بيع السلع
    Ben, Iris Matilda Henderson, bir kiliseye bağlı olmayan, hiç evlenmemiş bir kız olarak, bakir mazimden vazgeçtiğimi duyururum. Open Subtitles انا... ايرس ماتلدا هيندرسون عانس, بلا أبراشية محددة,
    Bazen onun yaşında biri, neden hiç evlenmemiş diye merak ederim. Open Subtitles أحياناً أتساءل لماذا شخص بعمره لـم يسبق له الزواج
    Kanal, evlenmemiş çocukları tatile göndermeme izin vermeyecektir. Open Subtitles .... الشبكة سترفض أعزبان صغيران فى عُطلة . مع بعضهما

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more