İlişkimiz vardı ve o evliydi. Gerçekten kötü bir durumdu. | Open Subtitles | كنا نقيم علاقة ، وهو كان متزوجاً كان أمراً فضيعاً |
Onun hala gerçeği bilmediğine inanıyor musun? O kadınla evliydi. | Open Subtitles | تعتقدين بأنه فعلاً لم يكن يعلم الحقيقة لقد كان متزوجاً بالمرأة |
Amerikalıların Pakistan'daki köyüne bomba attıklarında henüz bir kaç yıllık evliydi. | Open Subtitles | كان متزوج جديد عندما رمى الأمريكان القنابل على قرية في الباكستان |
Nivri sınır komutanının damadıydı. Kyra ile evliydi. | Open Subtitles | نيفري كان سيد الحدود صهر.كان متزوج من كيرى |
Carol adında bir kadınla evliydi, ve harika bir ilişkileri vardı. | TED | كان متزوجا من امرأة اسمها كارول, وكانت بينهم علاقة رائعة. |
Mori Tanaka eski ortağım, Douglas onun kız kardeşiyle evliydi, seni salak! | Open Subtitles | مورى تاناكا شريكى السابق ودوجلاس تزوج إبنته أيها الأحمق |
Ama pek şanslı değildim; çünkü evliydi. | Open Subtitles | لكن لم يحالفني الحظ ، لقد كان متزوجًا |
Yani Scott'un abisiyle evliydi, Scott ona hep cazip geliyordu ama ileri gidecek fırsatı hiç olmamıştı. | Open Subtitles | إذا هي كانت متزوجه لأخ سكوت كانت دومًا منجذبه لسكوت ولكن لم تتسنى لها الفرصه مطلقًا لتظهر ذلك. |
Ancak aşkımızı gizli olarak yaşamak zorundaydık çünkü genç bir barones ile evliydi. | Open Subtitles | لكن كان علينا إبقاء حبناً سراً لأنه كان متزوجاً لبارونة شابة |
Asrın aşkıydı.Ama olmadı Ali Osman evliydi. | Open Subtitles | كان احلى قصة حب في هذا القرن لكن لم تنجح، لقد كان متزوجاً |
Tony Randall da evliydi, Lois. Rock Hudson da evliydi. | Open Subtitles | الممثل توني راندال كان متزوجاً و الممثل رود هدسون كان متزوجاً |
Anlaşılan, Martino ve senin partnerinin bir ilişkileri vardı ve adam evliydi. | Open Subtitles | تقول ان مارتينو و شريكتك كانا علي علاقة وهو كان متزوجاً |
Sosyal ziyaret. Arayı kapatmak için. Kardeşimle evliydi. | Open Subtitles | زيارة إجتماعية، نتبادل الأخبار فقد كان متزوجاً من شقيقتي |
Karşı sokaktaki bu adamdan hoşlanıyordu ama adam evliydi. | Open Subtitles | هي تحب شخصاً في الجانب المقابل من الشارع لكنه متزوج |
Adam evliydi, ben ise değilim bu yüzden biraz içerlemiştim. | Open Subtitles | حسناً، هو متزوج ولستُ كذلك، لذا أجل ربّما مستاء بعض الشيء |
Öteki hayatında... evliydi. | Open Subtitles | انه متزوج اذا كنت قابلته مبكراً ربما كنت قد تزوجته |
Doris'in patronu Koca Dave Brewster, mağazanın mirasçısı Ann Nirdlinger ile evliydi. | Open Subtitles | رب دوريس في العمل، بيغ ديف برويستر. كان متزوجا من آن نيردلينغر، وريثة المتجر. |
-Adam evliydi.Evli bir adamla görüşüyordu. | Open Subtitles | كان متزوجا ـ كانت تقابل رجلا متزوجا ـ تخمين جيد |
Krişna Rukmini'yle, Radha ise Anay'la evliydi. | Open Subtitles | كريشنا تزوج روكوميني و رادها تزوجت من اناي |
Proseföre aşık olmuştum. evliydi. | Open Subtitles | لقد أحببتُ هذا المُعلّم كان متزوجًا |
Diğer kurbanların aksine Mary Lenahan evliydi. | Open Subtitles | على عكس الضحايا الأخرى, ماري كانت متزوجه |
Annemle babam evliydi ve aşıktılar. | Open Subtitles | أمي و أبي كانا متزوجين و شديديّ الحب لبعضهما |
Sonra kız kardeşimin yanına gittim iyi bir adamla evliydi. | Open Subtitles | ثم ذهبت للعيش مع أختى كانت متزوجة من رجل طيب |
Karısının eskiden erkek olduğunu öğrendiğinde iki yıllık evliydi. | Open Subtitles | تذكّرْ إبنَ عم دونالد؟ هو تُزوّجَ السنتانَ قبل ذلك إكتشفَ زوجتَه كَانتْ a رجل. |
Şey aslında evliydi ama eşi acı bir şekilde öldü. | Open Subtitles | حسناً... حسناً، لقد كان متزوّج ثمّ ماتت زوجته موتاً مأساوياً. |
Hep rahibe değildi. Bir zamanlar evliydi. | Open Subtitles | لقد كانت مُتزوجة |
Sen ve Bill, ilişkinize başladığınızda ikiniz de evli değil miydiniz yoksa sadece o mu evliydi? | Open Subtitles | أنتِ وبيل، ألمْ تكونا متزوجان عندما بدأ ذلك، أم أنّه كان هو المتزوج فقط؟ |
Stella güzel bir isim, ve bir Stanley ile evliydi. | Open Subtitles | ستيلا لطيفة، وهي كَانتْ متزوّجة مِنْ ستانلي. |
Steve Rowland ile evliydi. | Open Subtitles | ولقد كانت متزوجةً من (ستيف رولاند) |