"fabrikaların" - Translation from Turkish to Arabic

    • المصانع
        
    • مصانع
        
    Rejim hala fabrikaların, barış koşullarındaki gibi üretim yapmasına izin veriyordu. Open Subtitles النظام أصر على أن تبقى المصانع مغلقه مادام الوقت وقت سلام
    fabrikaların dağılması da başka bir soruna neden oluyor: iş gücü istismarı. TED توزيع المصانع يولد مشكلة أخرى أيضًا: الإساءة للعمال.
    İşçiler, çalıştıkları fabrikaların sahibi olacak. Open Subtitles الثانية, العمّال سيمتلكون المصانع التي يعْملون فيها
    Acaba gelecek, fabrikaların gereken mahvoluşunu getirecek mi... Open Subtitles هل سيحمل لنا المستقبل ضرورة إغلاق المصانع ؟
    Ben sürekli büyük fabrikaların aliminyum fabrikaları olduğunu ve bunun İzlandada hızla arttığını dile getiriyorum. Open Subtitles الكلام عن ذلك، أُحيلُ في الغالب إلى الصناعةِ الكبيرةِ في آيسلندا بكُلّ مصانع الألمنيومَ أَنْ تُبْنَى في آيسلندا.
    Yani, köprülerin, fabrikaların ve askeri tesislerin imha edilmesini anlayabiliyorum ama evleri, çiftlik hayvanlarını da kastetmiyorsunuz herh-- Open Subtitles أقصد يمكنني أن أفهم تدمير الجسور .. المصانع .. المنشآت العسكرية ..
    Savaş sırasında, Amerikalıların, Almanyadaki fabrikaların çoğunu kendi özel mülklerine geçirdiklerini biliyor muydunuz? Open Subtitles .. هل تعلم أن العديد من المصانع في ألمانيا كانت مملوكة لأمريكان خلال الحرب ؟
    Bu eski fabrikaların tümü keşler ve işgalcilerin evi durumunda. Open Subtitles كل من هذه المصانع القديمة يشكل منزل لمدمني المخدرات أو المشردين
    - 1949'tan 1966'ya kadar bütün fabrikaların, ofislerin ve projelerin yerini bilmek istiyorum. Open Subtitles هل انتهيتِ؟ أريد أن أعرف أين كانت توجد المصانع والمكاتب والمشاريع بين عامي 1949 و 1966
    Pekâlâ, civardaki o liflerin gelebileceği fabrikaların listesine ihtiyacım olacak. Open Subtitles . حسناً , انا سأحتاج الي قائمة المصانع بالقرية . حيث من الممكن ان تكون الالياف قدمت منها
    Üretim yaptığımız bütün fabrikaların, ilgili ülke mevzuatı ve asgari ücret yasalarına uymasını istiyoruz, kadınlara saygılıyız, çocuk işçi çalıştırmıyoruz, zorunlu çalışma hiçbir şekilde yapılmamaktadır, Open Subtitles في جميع المصانع حيث ننتج، نطلب منهم أن يلتزموا بالقوانين الحد الأدنى للأجور، كل قوانين البلد،
    Hayır, işten eve gelirken yolda gördüm, eski fabrikaların yanında. Open Subtitles كلّا, قابلتها في طريقي إلى المنزل من العمل, قرب المصانع القديمة
    Yaşam, güneşle çalışan biyosentez fabrikalarını getirdi. Bu fabrikaların içinde küçük moleküller birbirie çarparak daha büyük molekülleri oluşturdu: karbonhidratlar, proteinler, nükleik asitler, yığınla olağanüstü oluşum. TED جلبت الحياة المصانع الحيوية التي تعمل بأشعة الشمس، وداخل هذه المصانع، جزيئات صغيرة تتصادم مع بعضها البعض وتصبح كبيرة: كربوهيدرات وبروتينات وأحماض النووية، العديد من المخلوقات المذهلة.
    Bugün deri ve et üretiminin yapıldığı saklanan, korunan ve mesafeli fabrikaların tersine temiz, açık ve eğitici. TED أنها نظيفة ومفتوحة و تعليمية و هذا على نقيض المصانع المخفية و البعيدة و الخاضعة للحراسة المشددة حيث يتم إنتاج الجلود واللحوم اليوم.
    Batı'daki otomasyon ağırlıklı fabrikaların tersine bu tesis daha çok insanların iş gücü ile çalışıyor ve yerel halk için istihdam sağlıyor. TED الآن هذا المصنع، على عكس المصانع الغربية التي تعمل آلياً على درجة عالية، تعتمد كثيراً على العمليات اليدوية من أجل خلق فرص عمل للمجتمعات المحلية.
    Civardaki fabrikaların oluşturduğu kirlilik, bu hayvanların beslenme kaynağı olan balıkları ve böcekleri yavaş yavaş öldürmeye başlamış. Open Subtitles تلوث من إحدى المصانع القريبة ...يقتل ببطء الأسماك الصغيرة و الحشرات التي تتغذى عليها هذه الكائنات
    Bunu ürettikleri fabrikaların halini gördün mü? ! Open Subtitles هل رأيت المصانع حيثصنعتهذهالاشياء؟
    Rıhtımdaki fabrikaların sahibi hala Polo'nun kuzeni mi, öğren. Open Subtitles إعرف إن كان قريب "بولو" مازال يمتلك هذه المصانع بجانب الموانئ
    Bölgedeki tüm fabrikaların lisanslarını askıya aldık. Open Subtitles وبناءً عليه سوف يتم إيقاف كل رخص مصانع المتفجرات في هذه المنطقة
    Limanların yanında yer alan fabrikalar diğer fabrikaların ürünlerini hazırlayıp, Dünya'nın dört bir yanına ihraç etmeleri için kimyasal madde ve çelik üretirler. Open Subtitles قرب الهاربور، مصانع أخرى إنتاج الفولاذ والمواد التفاعلية لصنع مواد يبنى بها آخرون، جمع وحزم
    Balıkçı kayıklarının, eski fabrikaların manzaraların resimlerini çekmeye başlamış. Open Subtitles أخبرني أنّه اكتشف موهبةً به ...بدأ يلتقط صوراً صوراً طبيعيّة مصانع قديمة ومراكب صيد

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more