Satmaya falan çalışmıyorum. Sadece kendilerini evlerinde hissedecekleri bir bedende görmek istiyorum. | Open Subtitles | لا أحاول بيعها لك ولكني أريد أن أراها ملبوسة كما يجب أن تُلبس |
Üzgünüm. Yeni öldüğünü biliyorum. Onun anısını kirletmeye falan çalışmıyorum. | Open Subtitles | أنا أسفة، أنا أعرف أنة مات وأنا لا أحاول أن ألوث ذكراة أو شيء كهذا |
Sen çok güzelsin. Garip olmaya falan çalışmıyorum. | Open Subtitles | أنت جميلة جداً لا أحاول أن أزيد من غرابة الأمور |
İnan bana, kahraman olmaya falan çalışmıyorum ama bu eşkıyalar mahallenin her yerinde eroin satıyorlar. | Open Subtitles | وثقي بي , أنا لا احاول أن أكون بطلاً هنا ولكن أولئك العدائيين يبيعون الهيريون في الحي بأكمله |
Seni kandırmaya falan çalışmıyorum! | Open Subtitles | لستُ أحاول خداعك! |
Seni yargılamaya falan çalışmıyorum, çünkü ben de o okuldaydım ben de payıma düşen fındıkları kırdım bu yüzden de Hunter Jennings'in kötü bir adam olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | أنا لا أسعى للحكم عليكِ أو ما شابه لأنني كنتُ أيضاً معكِ هناك بالكليّة و قد واعدتُ حصّتي من الشبّان الغريبي الأطوار |
Kaleni fethedip buradaki hakimiyetini elde etmeye falan çalışmıyorum. | Open Subtitles | لكني لا أحاول اقتحام قلعتك أنا كاتب |
Bak, seni deli etmeye falan çalışmıyorum Fakat teklifim... | Open Subtitles | اصغِ يا رجل، لا أحاول أن أحيدك عن عملك الرئيسي ولكن ما أعرضه... |
Hayır, kavga çıkarmaya falan çalışmıyorum. | Open Subtitles | لا , أنا لا أحاول أن أبدأَ شجاراً معك. |
Bunu gitmen için söylemedim, senden kurtulmaya falan çalışmıyorum Travis. | Open Subtitles | بربك، لم أخبرك بهذا لأجعلك تغادر (أنا لا أحاول التخلص منك يا (ترافيس - أعرف هذا - |
Beni dinle! Senden kurtulmaya falan çalışmıyorum. | Open Subtitles | أنصتي إلي، أنا لا أحاول التخلص منكِ! |
Tartışmaya falan çalışmıyorum, sadece kocamla muhabbet etmek için uğraşıyorum. | Open Subtitles | -رباه يا (بريت)! أنا لا أحاول عقد احتماعًا بل أحاول أن أتكلم مع زوجي |
Sakinleş! Seni yanlış bir şekilde pohpohlamaya falan çalışmıyorum. | Open Subtitles | تمهلي ، أنا لا أحاول تضليلك |
Bakın Arjun Bey, ben buranın önderi olmaya falan çalışmıyorum. | Open Subtitles | انظر يا سيد أرجون , انا لا احاول ان أصبح زعيما في هذا المكان |
Onun yerine geçmeye falan çalışmıyorum ama tek başına olduğunu duyunca kuzenimin turistler için bunlardan kullandığını hatırladım. | Open Subtitles | أنا لا احاول أخذ مكان هنري أو شيء من هذا القبيل ولكن عندما سمعت انكِ وحيده تذكرت إبن عمي الذي يقود هذه الاشياء من أجل السياح |
Kimseyi bir şeylerin içine sürüklemeye falan çalışmıyorum. | Open Subtitles | نعم، الثالث يعني، أنا لا أسعى للحديث أي شخص إلى أي شيء. |