| Biri bir fanatik. Bazıları müdahale etmeye kalkıp, sorun çıkarabilirler. | Open Subtitles | احداهم متعصب له اتباع قد يكون هناك بعض الشغب |
| Dilenmenin altı ekolü vardır çığırtkan müzisyen, tırlatmış gazi sakat, yalandan sakat, fanatik dinci ve kafayı yemiş adam. | Open Subtitles | هناك ستة مجموعات للتوسل موسيقى سيئة , محارب فاشل , معاق معاق مزيف , متعصب ديني ورجل مجنون |
| Sizi temin edebilirim, efendim, fanatik Konsolosluk arazisine bu kapıdan girmedi. | Open Subtitles | أؤكد لك أن المتعصبين لم يدخلوا أرض المفوضية من هذه البوابة |
| Önceden tasarlanmış, isterseniz iki sarhoş fanatik tarafından. | Open Subtitles | تروى فى الأمر إذا أردت تم التنفيذ بمعرفة إثنان من المخمورين المتعصبين |
| Hastanedekiler kemirgenlerden nefret eder Bu konuda fanatik gibiler | Open Subtitles | المستشفيات تكره القوارض انهم متعصبون من ناحيته |
| Yani biz adamı şehirde bizim yolumuzdan gitmesi için zorladık, fakat onun fanatik adamları, savaşı daha kanlı hale getirdiler. | Open Subtitles | لذلك تحديناه مباشرة حاولنا أن نتقدم نحو المدينةبالقوةلكن.. رجاله كانوا متعصبين |
| Toronto'daki izleyiciler, en fanatik taraftarlar olmalısınız. | Open Subtitles | انتم يا شباب تورنتــو عليكم أن تكونوا أعلى المشجعين هتافا |
| Onların fanatik kuramları iyileştirmez veya hayat kurtarmaz. | Open Subtitles | . . لأنها نوع من التخمين الخيالي المتعصب والهاوي |
| Ben burada sizle konuşurken bir milyon fanatik resmimi indiriyor ve dart tahtası için çıktısını alıyor. | Open Subtitles | إذاً بينما أنا ماثل أمامك و أتحدث إليك هناك مليون متعصب يحملون صورتي و يطبعونها كرقعة |
| Çünkü bir fanatikti ve bir fanatik her zaman gizli bir şüphe taşır. | Open Subtitles | هذا لأنه متعصب. والمتعصب دائماً ما يُخفي أسرار. |
| Machk fanatik. Asla müttefikimiz olmaz. | Open Subtitles | لأن ماتشك متعصب ولن يصير حليفًا لنا أبدًا |
| Çünkü biri fanatik, kültist ve kimbilir kimi göndererek bu operasyonu bozmaya çalışıyor olabilir. | Open Subtitles | ربما كان هناك شخصا يحاول تدمير العملية برمتها بإرسال هؤلاء المتعصبين و المخايبل إلى هنا |
| Söylendiğine göre ateşli bir Marksist... ve Fidel Castro ile aşırı sol ideolojilerin fanatik bir yandaşıymış. | Open Subtitles | ومؤيد المتعصبين لفيدل كاسترو والتيار اليساري المتطرف |
| Bu fanatik haçlılar zamanında gelmeni istemedim. | Open Subtitles | لا أريدك أن تأتي في وقت غضب الصليبين المتعصبين. |
| Etrafım fanatik bir kalabalıkla çevrili onlar sorunların bir darbede çözüleceğini düşünüyorlar ve onları hiç bir şey durduramaz. | Open Subtitles | لكني مُحاط من قِبل حشد متعصبون في رأيهم، كل المشاكل يمكن أن تُحل في ضربة واحدة ولن يتوقفوا عند أي شيء |
| Askerleri fanatik olabilir ama aynı zamanda eğitimsiz amatörler. | Open Subtitles | قد يكونوا جنود متعصبين ولكنهم أيضاً هواة غير مـُـدربين |
| Senin fanatik olduğunu biliyordum ama dahi olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | كنت أعرف أنك من المشجعين. ولكن لم أكن أعرف أنك عبقرياً إيضا. |
| Duygularımı incitiyorsun dindarlık taslayan, fanatik serseri. | Open Subtitles | . . هذا يؤذي مشاعري أيها المتعصب مدعي التهذيب |
| İmplant karşıtları fanatik dincilere dönüştü. | Open Subtitles | جماعات محاربة الشريحة أصبحوا مثل المتعصّبين الدينيين |
| Sen bir fanatik değilsin, bir pragmatistsin. | Open Subtitles | أنت غير متعصّب أنت رجل عملي دائما ما كنت كذلك |
| fanatik bir tarikat, insan hayatını sonlandıracak bir mesihin gelmesini bekliyorlar. | Open Subtitles | طائفة متعصبة ، إنتظار مسيح الذي سينهي الحياة البشرية |
| Her anlamda bir fanatik. Sözüne inanabilirsiniz. | Open Subtitles | انه متطرف ولا يخادع يجب ان يؤخذ كلامه على محمل الجد |
| Senden daha fanatik bir Eagles taraftarı tanımıyorum, tamam mı? | Open Subtitles | لا احد يعرف غيرى انك من كبار مشجعى النسور ، حسناً؟ |
| Bayan Reynolds, ben dindar biriyim, fanatik değil. | Open Subtitles | مس رينولدز أنا رجل دين... لست متعصبا |
| Neredeyse, fanatik bir şekilde, kralları Süleyman'ı destekliyorlar | Open Subtitles | إنهم يؤيدون ملكهم " سليمان " بتعصب |