Farik sende gerçekten bir şeyler görmüş olmalı çünkü normalde, senin gibi kardeşleri yalnızca düşük seviye yardakçı olarak yanlarına alırlar. | Open Subtitles | لذا، لا بدّ وأن (فارق) رأى شيئاً بك لأنّهم، عادةً، لا يجنّدون "أخاً" مثلك إلا كتابع متدني المستوى |
Dostum, eve bırakmayı teklif ederdim ama Farik kızar. | Open Subtitles | يا صاح، لكنتُ أوصلتك، ولكن (فارق) سيغضب فسيّارة الجهاد.. |
Muhtemelen, sana söylememi istemez ama Farik onlardan biriydi. | Open Subtitles | على الأرجح أنّه لا يريدني أن أخبرك ولكن (فارق) كان واحداً منهم |
Bu Farik, bütün hikayemi biliyor, sadece Lompoc değil, Atwater'dakini de. | Open Subtitles | (فارق) هذا.. يتحقق من قصتي ليس بـ(لومبوك) ولكن بـ(أتواتر) أيضاً |
Bence planı bilen sadece Farik beni hâlâ sınıyor. | Open Subtitles | أعتقد بأنّ الوحيد الذي يعرف الخطة هو (فارق) وهو لا يزال يختبرني |
Farik'in kıçını Abu Ghraib'e götürsen bile iki veya daha fazla bina iner aşağı. | Open Subtitles | ويمكنك تعذيب (فارق) مثل (أبو غريب) ومع ذلك ينهار مبنيان أو أسوأ من ذلك |
Farik'in tuvalet taştı ve her yeri su bastı. | Open Subtitles | لقد فاضت حمّامات (فارق) والمكان كلّه مغمور |
Farik, beni İnglewood'daki modifiye dükkanına gönderdi. | Open Subtitles | إذاً، جعلني (فارق) أذهب لورشة تجديد إطارات بـ(إنغلوود) |
Farik'in bu bilgiyle neler yapabileceğini hiç düşündün mü? | Open Subtitles | هل فكّرتَ فيما قد يفعله (فارق) بهذه المعلومات؟ |
Hey, Darwyn, içeri girsen iyi olur. Farik depoya yaklaşıyor. | Open Subtitles | (دارون) يحسن بك العودة للداخل، (فارق) يقترب من المستودع |
Öyle olmalı. Farik hepimizi keşfe gönderdi, ve Cuma haftanın en yoğun günü. | Open Subtitles | لقد جعلنا (فارق) نقوم جميعاً بالاستطلاع والجمعة هي الليلة الأكثر ازدحاماً بالأسبوع |
Farik kimseye güvenmez belki sadece Osama'ya. | Open Subtitles | لا يثق (فارق) بأيّ أحد عدا (أسامة) ربما |
Hayır, ama Farik'in her zaman kendi nedenleri vardır. | Open Subtitles | -لا، ولكن لـ(فارق) أسبابه دوماً |
Hey, Farik, bu gece haberleri izledin mi? | Open Subtitles | (فارق)، هل شاهدت الأخبار الليلة؟ |
Bu. Farik takipçileri atlatıyor. | Open Subtitles | هذه، ضيّع (فارق) ضابط متابعته، صح؟ |
Farik onu hücreye katmaya mı çalışıyor? | Open Subtitles | هل يحاول (فارق) تجنيده لينضمّ للخليّة؟ |
Bilmiyorum, ve Farik neden burada değil? | Open Subtitles | لا أعلم، وما سبب عدم وجود (فارق) هنا؟ |
Farik'in sorular hakkında söylediklerini hatırlıyor musun? | Open Subtitles | أتذكر ما قاله (فارق) بشأن طرح الأسئلة؟ |
Hayır. Farik işleri bölümlere ayırmayı seviyor. | Open Subtitles | لا، يحبّ (فارق) أن يبقي الأمور مقسّمة |
Farik hakkında başka bilgi edinebildin mi? | Open Subtitles | هل حصلت على أيّة معلومات عن (فارق)؟ |