Kendine karşı dürüst olursan senin de içinde bir yerlerde bunu istediğini fark edersin. | Open Subtitles | أعتقد أنه إن كنت صادقاً مع نفسك ستدرك أنه في الصميم هذا ماتريده أيضاً |
Belki de uyuşturucudan edindiğin bu hissin bir illüzyon olduğunu fark edersin. | Open Subtitles | ربما ستدرك بأنّ الشعور الذي يتملكك حين تنتشي المخدّرات مجرّد وهم |
Eğer inanmazsan, ...uyanırsın bir gün ve onu bir kere bile düşünmediğini fark edersin. | Open Subtitles | واذا لم يحدث ذلك، سوف تستيقظ في يوم من الأيام و ستدرك بأنك لم تفكر فيها ولو لمرة واحدة. |
Çocuğun olduğunda daha önce hiçbir zaman gerçek aşkı tatmadığını fark edersin. | Open Subtitles | عندما ترزق بـ أطفال ستدرك أنك أبداً لم تعرف الحب الحقيقي من قبل |
Vegas eğlencelidir ama yeterince gidersen sadece tek şekilde bittiğini fark edersin. | Open Subtitles | (فيغاس) ممتعة، لكن إستمريت بما يكفي، ستدرك أنّ الأمر سينتهي بطريقة واحدة. |