"fark etmiş" - Translation from Turkish to Arabic

    • لاحظت
        
    • لاحظ
        
    • لاحظتم
        
    • لاحظتِ
        
    • لاحظتي
        
    • أدرك أنه
        
    • أدركوا أنه لا
        
    • أنّه لمح
        
    • قد أدرك
        
    • لاحظها
        
    • أنهُ وجدها قبل
        
    • أنه أدرك
        
    Ama her acı yiyeceğin aynı oranda acı olmadığını fark etmiş olabilirsiniz. TED ولكنك قد تكون لاحظت أنه ليست كل الأطعمة الحارة حارة بنفس الطريقة.
    Daire gerçekten çok kötü kokuyordu. Bunu fark etmiş miydin? Open Subtitles المكان رائحته كريهة فعلاً عند حد معين هل لاحظت ذلك؟
    Saniyeler içinde, paneller izleyicinin varlığını fark etmiş gibi, panikler gibi olup, düzgün simetrik bir şekle girerler. TED خلال ثواني، و كأن اللوحات قد لاحظت وجود المتفرج، يبدوا أنها تهلع و تصطف بتناسق منضبط.
    Sonra biri arabasının kampüste olduğunu fark etmiş. Kayıp olduğunu o zaman anlamışlar. Open Subtitles ثمّ لاحظ شخصٌ أنّ سيّارتها كانت في الحرم الجامعي، وأدركوا أنّها كانت مفقودة.
    Doktor Bey, caddenin köşesinde bir güvenlik kamerası olduğunu fark etmiş. Open Subtitles الطبيب الطيب هنا قد لاحظ وجود كاميرا مراقبة عند باب الدخول.
    Bayanlar ve baylar, fark etmiş olacağınız üzere şu anda türbülansa girdik. Open Subtitles السيدات و السادة أنا متأكدة أنكم لاحظتم أننا نمر ببعض المشكلات الفنية
    diyebilirsiniz. Bir dizgenin uzunluğu boyunca onu küçük bölümlere ayıran küçük çizgiler olduğunu fark etmiş olabilirsiniz. TED ربما لاحظت بأنه خلال عرض المدرج الموسيقي توجد خطوط صغيرة تقسمه لأقسام متعددة.
    Bu arada resmî siyah ceketimi giydiğimi fark etmiş olmalısınız. Fark ettim. Open Subtitles أفترض أنك لاحظت أنني أرتدي بذلتي السوداء الرسمية
    Peki merdivenlerden çıkarken ikinci katta kapısı açık bir dairede, iki boyacıyı ya da en az bir, fark etmiş miydiniz? Open Subtitles عندما كنت تصعد الدرج, هل لاحظت أن هناك شقة بابها مفتوح في الدور الثاني, ألم ترى عمالا كانو يدهنون هناك؟
    İçki ve balığın ne kadar bağlantılı olduğunu fark etmiş miydin? Open Subtitles هل لاحظت يوما كيف شرب و نوع الصيد من يسيران جنبا إلى جنب ؟
    Bu tür çekirge kafalarının bir uzaylı kafasına ne kadar benzediğini fark etmiş miydin? Open Subtitles لاحظت أبدا كم صلاة رئيس فرس النّبي يشبه رئيس أجنبي؟
    Kelso, Laurie ve Eric'in gözlerinin aynı olduğunu fark etmiş miydin ? Open Subtitles كيلسو , هل لاحظت من قبل بأن لوريو ايريكيملكوننفس العينين؟
    fark etmiş olabilirsin kendimi korkunç durumlara düşürmüyorum. Open Subtitles لابد أنك لاحظت.. ..أنى لا أضع نفسى فى أى موقف صعب0
    Şaka mı bu! Sanırım bay Slate sonunda ona gönderdiğim bütün notları fark etmiş. Open Subtitles لا تمزح أعتقد أن السيد سليت أخيرا لاحظ كل تلك المذكرات التي كنت ارسلها
    Sparta'da misafir perverliğimi kötüye kullanmadan önce bir şey fark etmiş olabilirsin. Open Subtitles شيء لربّما يكون لديك لاحظ في سبارتا من قبل إنتهكت كرمي.
    - Kimsenin farkına varacağını düşünmedim. - Sanırım bazıları fark etmiş. Open Subtitles ـ لم اعتقد بإن احداً سيلاحظ ـ صحيح، ربما البعض منهم لاحظ
    Görünüşe göre Yardımcı Bölge Savcısı iş ve özel yaşantının birbirine karıştığını fark etmiş. Open Subtitles يبدو أن مساعد المدعى العانم لاحظ أن حياتك الشخصية وحياتك العملية متصلتين
    Progeria için klinik deneyde olan ilacın aslında progeria için tasarlanmadığını fark etmiş olabilirsiniz. TED ولعلكم لاحظتم أن الدواء الذي يستعمل الان في التجربة السريريه لمرض الشيخوخة المبكرة لم يكن دواء مصصم لتلك الغاية.
    Davranışlarında değişiklik fark etmiş miydiniz? Hayatında farklılıklar var mıydı? Open Subtitles هل لاحظتِ أيّ تغييرات في سلوكه أو أيّ شيء غير عادي يحدث في حياته؟
    Kaşıkta her şeyin tepetaklak göründüğünü fark etmiş miydin daha önce? Open Subtitles هل لاحظتي مِن قَبل أن كل شئ يظهر بالمقلوب على الملعقة؟
    Sence katil, yanlış kişiyi öldürdüğünü fark etmiş midir? Open Subtitles هل تعتقد أنه أدرك أنه قام بقتل الشخص الخطأ ؟ أنا واثق جداً أنه لم يدرك ذلك
    Ama onu yaratanlar, dostla düşmanı ayırt edemediğini fark etmiş. Open Subtitles ...لكن صناعه أدركوا أنه لا يستطيع أن يميز... بين الصديق والعدو
    Sanki bir şey fark etmiş gibi sağına bakıyor ve birkaç saniye sonra da... Open Subtitles إنّه ينظر إلى اليمين كما لو أنّه لمح شيئاً، ثم بعد عدة ثوان...
    Bir anne arkadaşlar tarafından korunup kollanacak çok çalışkan arkadaşlar tarafından ve iyi bir aktör, gerçek yeteneğin geçen yıllarla asla azalmayacağını fark etmiş olacak. Open Subtitles وأن هناك أما سيعتني بها أصدقاؤها وأصدقاء كادحين وأن هناك ممثلا قد أدرك
    Biz buraya gelirken uşağınız fark etmiş. Open Subtitles لقد لاحظها خادمك اثناء قدومنا الى هنا بالسيارة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more