"farkediyorsunuz" - Translation from Turkish to Arabic

• تدرك
• تدركون

Her şey bir yana, bir genç olarak çabucak farkediyorsunuz ki, Kaptan Kirk'in göbek adını bilerek kızlara asılamazsınız.
تدرك بسرعة كبيرة كمراهق، أنه ليس من الناجح مع الفتيات أن تعرف الاسم الأوسط للكابتن كيرك.

Yemek odasında bu şeye baktığınızda, bunun gerçekten bir nachos tabağı olduğu hissine kapılıyorsunuz, ve ancak tatmaya başladığınız zaman bunun bir tatlı olduğunu farkediyorsunuz, ve bu aklınızı başınızdan alacak birşey.
وعندما تنظر الى الطبق في المطعم تمتلك احساساً انه طبق من الناشوز ولكن ما ان تبدأ بتذوقه حتى تدرك أنه طبق تحلاية ان الامر كالعبث بالفكر و الدماغ

Hala kendiniz olduğunuzu farkediyorsunuz -- hatta belki daha fazlası.
تدرك أنك ما زلت نفسك وربما أكثر من ذلك

Yani, en kötü kabusunuzu, aynı iğrenç kansere yirminci defa yakalanıyormuş gibi yeniden yaratıyor orada öylece duruyorsunuz ve birden farkediyorsunuz ki...
أقصد أنكم تعيدون خلق أسوأ الكوابيس المحتملة بسبب هذا السرطان للمرة العشرين و تقفون و تدركون فجأة