"fas'" - Translation from Turkish to Arabic

    • المغرب
        
    • للمغرب
        
    • بالمغرب
        
    • فى مراكش
        
    2002'de Fas Kralı'nın 60 metrelik yatını çalmış. Ortadan kaybolmuş. Open Subtitles فى عام 2002، سرق يخت ملك المغرب ثم اخفاه تماما
    Taraf degistirmeye karar verir ve Cezayir ve Fas'taki Fransiz kuvvetleri, Müttefiklere katilir. Open Subtitles قرر تبادل الادوار وان تنضم القوات الفرنسيه فى الجزائر و المغرب الى الحلفاء
    Fas'ta bir otel almak istedim ama bu çok eşcinselce! Open Subtitles كنت أرغب بشراء فندق في المغرب لكن هذا شاذ جداً
    Bir parcaya 20 penny oduyoruz, kucultup yeniden etiketle, fiyati yarim papel yukselt, Fas'ta ki Billy'e gonder. Open Subtitles و نضع عليها سعر نصف باوند و ننقلها للمغرب
    Fas'ta memleketim Fes'in övünç kaynaklarından bir tanesi, dünyada en geniş duvarla çevrili, nehir vadisine sokulmuş, medine dedikleri ortaçağ şehri olmasıdır. TED مدينة منشئي فاس بالمغرب تباهي بأحد أكبر المدن القديمة المسوّرة في العالم، والمسماة بالمدينة، وتقع في وادٍ نهري.
    Bize Fas'tan, Lübnan'dan veya herhangi bir yerden posta kartı at... Open Subtitles ابعث لنا رسالة تية من لبنان او المغرب او اي مكان
    James, Fas'ta, hayvanları böyle öldürüp ağırlık olarak kullanmak kabul edilemez bir şeymiş. Open Subtitles جيمس، هذا غير مقبول في المغرب أن تقتل الحيوانات لتقم بميزان السيارة لذلك
    Ve babam derdi ki, "Ben de Fas'ın nerede olduğunu bilmiyorum, ama haydi öğrenelim" TED وكان يقول لي .. انا لا اعلم أيضاً اين هي المغرب .. ولكن لنتعرف على ذلك ..
    Ve benim tutkum, yedi yaşında iken ailem beni Sahra Çölün kenarına, yani Fas'a götürdüklerinde canlandı. TED و قد أُثير شغفي في سن السابعة عندما سافر بي والداي إلى المغرب لأول مرة على أطراف الصحراء الكبرى.
    Bir arkadaşım ve eski meslektaşım, Hisham Almiraat, Fas'ta altı diğer aktivistle birlikte devlet güvenliğini tehdit etmekten cezalandırıldı. TED صديق وزميل سابق لي هشام الميرات قد اُتهمَ بتهديد أمن الدولة مع ست نشطاء آخرين في المغرب.
    Burası geçen yıl yüksek rakımdan atlayışlar için çalışırken Fas'ta Atlas Dağları. TED هذه في المغرب السنة الماضية .. في جبال أطلس اثناء استعداداتي للقفزة المرتفعة
    Fas'ta parlak logolu ürünlerin arasında büyümüş, hani pazar yerinde orijinalerinin taklidinin satıldığı ürünler. TED نشأ في المغرب بين الشعارات المشرقة للسلع، كما تعلمون، يتم بيع الأصول المزيفة في الأسواق.
    Oradan da trenle, arabayla ya da yaya olarak Afrika kıyılarından, Fas'ın Casablanca şehrine. Open Subtitles ثم بالقطار أو السيارة أو مشياً، عبر شمال أفريقيا، إلى الدار البيضاء في المغرب الفرنسية
    Oradan da trenle, arabayla ya da yaya olarak Afrika kıyılarından, Fas'ın Casablanca şehrine. Open Subtitles ثم بالقطار أو السيارة أو مشياً، عبر شمال أفريقيا، إلى الدار البيضاء في المغرب الفرنسية
    Bizim orada, Fas'ta, aile her zaman bir arada. Open Subtitles بالنسبة لنا في المغرب, افرادالعائلةدائمايجتمعون.
    Tamamen farklı bir yere gitmek istiyorum. Fas'a ya da Mısır'a. Open Subtitles أنا أتحدث عن بعض الأماكن المختلفه تماما مثل "المغرب" أو "مصر"
    Sadece 95000 daha... fakat hindistan'da ve Fas'ta en güzel giysileri bulabilirim, Jim. Open Subtitles لكن يمكنني الحصول علي افضل الملابس من الهند ,من المغرب يا جيم ملابس, لا تستطيع الحصول عليها من اي مكان اخر
    Fas'a gittiğini sakladın, sürekli onun arkasını kolladın. Open Subtitles وأخفيت أمر رحلته للمغرب وتسترت على أفعاله باستمرار؟
    Fransız Fas'ına dört gün önce geldiniz? Open Subtitles لقد جئت للمغرب الفرنسية منذ أربعة أيام.
    Fas milli takımı aslanlardır. Tangiers Fas'ta bir şehir. Open Subtitles الفريق المغربيّ لكرة القدم هم الأسود إذن، فالأسود موجودة بالمغرب
    Fakat 23 Eylül'de, BBC, Waleed Al Shehri'nin yaşadığını ve Fas'ın Casablanca şehrinde iyi durumda olduğunu bildirdi. Open Subtitles و لكن فى 23 سبتمبر أعلنت الـ بى بى سى أن وليد الشهرى حيا يرزق فى مراكش

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more