"fazla ileri" - Translation from Turkish to Arabic

    • بعيدا جدا
        
    • مبالغًا فيه
        
    • تمادى
        
    • تماديت كثيراً
        
    • يتمادى
        
    • لن تنال منه
        
    • أتحمّل المسئوليّة
        
    • أبعد مما
        
    • أبعد من ذلك
        
    • تماديتُ
        
    Bu sefer biraz fazla ileri gittim galiba, Earl. Evet, efendim. Open Subtitles خمن,لقد ذهبت بعيدا جدا قليلا هذه المرة يا ايرل
    Ancak bu teoriyle daha fazla ileri gitmeden önce Ben'in Samantha'da hoşuna giden beş şeyi bilmeniz gerekli. Open Subtitles ,لكن قبل أن تذهب بعيدا جدا مع هذه النظرية ,يجب أن تعرف خمسة أشياء بن يعشقها بسمانثا
    Biraz fazla ileri gitmiş olabilirim ama ne olursa olsun iyi bir hayat yaşamasını istedim. Open Subtitles أعلم أن هذا ربّما يكون مبالغًا فيه قليلًا لكنّي أريدها أن تنعم بحياة عاديّة مهما تكلّف الأمر.
    İnanılır gibi değildi. fazla ileri gitmişti. Hikayeyi yaşamaya başlamıştı. Open Subtitles لقد كان غير حقيقي، لقد تمادى وبدأ يعيش القصة
    Birden içime doğdu, size aktardım, tepkilerinizi ölçtüm, ve biraz fazla ileri götürdüm. Open Subtitles واتتني الفكرة، وقلتها لكم لأفحص ردة فعلكم، لكني تماديت كثيراً
    Komik ama bazen fazla ileri gidiyor. Open Subtitles هو مرح لكن أحياناً يتمادى في الأمر
    Buyurun deneyin Dedektif ama onunla çok fazla ileri gidebileceğinizi sanmam. Open Subtitles لكَ أن تحاول حضرة المُحقق لكنّي أوقن أنّك لن تنال منه شيئًا
    Bir alerji uzmanı olan Cecilia'nın babası kızının Julio ile ilişkisinin fazla ileri gittiğini düşünüyordu. Open Subtitles لم يكن الأمر ملحوظاً، لكن والد سيسيليا، كان أخصائي حساسية خشى أن علاقتها مع خوليو، ذهبت أبعد مما يجب
    Kızı biraz keşfedene kadar fazla ileri gitme. Open Subtitles لا تذهب إلى أبعد من ذلك حتى استطيع ان افعله لإعادة يخدعون القليل عن هذه الطفلة.
    fazla ileri gittim, değil mi? Open Subtitles لقد تماديتُ في الحديث, أليس كذلك؟
    "... ama artık fazla ileri gittin. " Open Subtitles ولكن قد ذهبت بعيدا جدا
    fazla ileri gittim. Open Subtitles أخذته بعيدا جدا.
    Biraz fazla ileri gitmiş olabilirim ama ne olursa olsun iyi bir hayat yaşamasını istedim. Open Subtitles أعلم أن هذا ربّما يكون مبالغًا فيه قليلًا لكنّي أريدها أن تنعم بحياة عاديّة مهما تكلّف الأمر.
    Dio imparatorun fazla ileri gittiğini düşündü. Open Subtitles كان ديو مقتنعا بأن الامبراطور تمادى أكثر من اللازم
    Öyleyse Sayın Bakan, İstihbarat'ın fazla ileri gittiğini kabul ediyor? Open Subtitles هل يقر الوزير ان البوليس السري تمادى في عمله؟ ...بعدم ازالة اجهزة التنصت؟
    fazla ileri gidiyorsun. Open Subtitles لقد تماديت كثيراً
    fazla ileri gittin. Open Subtitles لقد تماديت كثيراً.
    -Bu daha fazla ileri gidemezdi. Open Subtitles -لا يمكن ان يتمادى اكثر من ذلك
    Buyurun deneyin Dedektif ama onunla çok fazla ileri gidebileceğinizi sanmam. Open Subtitles لكَ أن تحاول حضرة المُحقق، لكنّي أوقن أنّك لن تنال منه شيئًا. ماذا تقصد؟
    Bu işteki herkes gibi fazla ileri gittiğimiz zamanlar var mıydı? Open Subtitles هناك أسئله عن الذهاب أبعد مما ينبغي ؟
    Daha fazla ileri gidemiyorum. Open Subtitles لا أستطيع السير أبعد من ذلك.
    fazla ileri gidip seni korkuttum galiba. Hayır. Open Subtitles الآن، لقد تماديتُ و أثرتُ ذعركِ!

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more