"fişeği" - Translation from Turkish to Arabic

    • الشعلة
        
    • شعلة
        
    • ضوئية
        
    • نارية
        
    • مفرقعات
        
    • شعلات
        
    • قذيفة
        
    • ذخيرة
        
    • المفرقعات
        
    • الشعلات
        
    • مُضيء
        
    • مشاعل
        
    • القذيفة
        
    • شعله
        
    Yakında yeni bir işaret fişeği de atmamız gerekecek. Open Subtitles نحن من الأفضل أن نرسل الشعلة الضوئية الأخرى قريبا.
    ...Bırak fişeği, nükleer patlamayı görmezler. Open Subtitles لن يروا انفجارا نوويا إذا كانوا يبحثون عن شى أصغر من شعلة ضوئية
    - İşaret fişeği kutusu nerede? - İşaret fişeği yok. Open Subtitles ـ وجدتُ صندوقاً من مشاعل الماغنيسوم ـ لا توجد ألعاب نارية
    Noel'e kadar çalışır ama bir fişeği bile ateşlemezdi! Open Subtitles انه من الممكن ان يظل يتكتك حتى الكريسماس بدون ان يعمل مفرقعات ناريه حتى
    Magnezyumlu işaret fişeği. Gün ışığı kadar yoğun bir şekilde yakıyor. Open Subtitles شعلات الماغنيسيون تحرقهم بنفس فاعلية ضوء الشمس.
    O pompalı tüfek fişeği beynini pelteye çevirmeliydi. Open Subtitles قذيفة البندقية وحدها كانت كفيلة بتهشيم دماغك.
    Silahlar, cephane birkaç işaret fişeği. Open Subtitles أسلحة, ذخيرة.. بعض أضواء الماغنسيوم
    Kestane fişeği, koku bombası, öğretmenlerin evlerinin haritası. Open Subtitles المفرقعات النارية، القنابل المفرقعة خريطة منازل المعلمين
    Çabuk fişeği yak! Zifiri karanlık! Open Subtitles أسرع بتلك الشعلة الضوئية إنه ظلام أسود قاتم
    Santral-Torpido. İşaret fişeği yüklemek için izin istiyorum. Open Subtitles طوربيد إطلبْ الرخصةَ لضرب الشعلة الضوئيةِ، سيدى
    İşaret fişeği filan görmedim, bütün gece buradaydım. Open Subtitles الشعلة , أنا لا أعلم أى شىء عن الشعلة لقد كنت هنا طوال الليل
    ..Bırak fişeği, nükleer patlamayı görmezler. Open Subtitles لن يروا انفجارا نوويا إذا كانوا يبحثون عن شى أصغر من شعلة ضوئية
    Travis'te bir işaret fişeği olduğunu biliyordum. Open Subtitles عَرفتُ ترافس أبقىَ شعلة ضوئيةَ طارئةَ. نحن يُمْكِنُ أَنْ نَضِعَ هذا مِنْ.
    İşaret fişeği mi? Ben işaret fişeği filan görmedim. Open Subtitles شعلة التحذير أنا لا اعلم أى شىء عن شعلة التحذير
    Gördüğünüzde, işaret fişeği atıp teknede destek beklesin! Open Subtitles إذا رأيتم الرجل فأطلقوا إشارة ضوئية اطلبوا المساعدة ، وانتظروا في الزورق
    Bir insanın ağzına kestane fişeği sokmak. Open Subtitles ماذا سيحدث لو أنه وضع مفرقعات نارية في فم أحدٍ ما؟
    Kaçmış egzotik bir hayvan mı yoksa başka bir kestane fişeği mi yuttu? Open Subtitles حيوان غريب فارّ أم ابتلع مفرقعة نارية مجدداً؟
    İşaret fişeği de atmadılar. Yakında hava kararacak. Evet. Open Subtitles . ولا شعلات ضوئية , سوف يحل الظلام قريباً
    30 günde bir, tüfek fişeği ve sigara alıp anneme gönderiyorum. Open Subtitles كل 30 يوم أشتري قذيفة بندقية و سجائر
    Av fişeği biraz karmaşıktır. Open Subtitles ذخيرة بندقية ذلك معقّد بعض الشيء
    Bir daha Noel hediyesi almayayım diye bir dolu Meksika havai fişeği almıştım ya. Open Subtitles أتذكري عندما اشتريت كل تلك المفرقعات النارية المكسيكية حتى لا يتوجب علي شراء هدايا في الكريسماس مُجدداً ؟
    Bir saat içinde dönmezsem... her beş dakikada bir, dört işaret fişeği fırlatın. Open Subtitles اذا لم اعد في خلال ساعة اعطوني اشارة بمسدس الشعلات اربع مرات كل خمس دقائق
    Solucan deliği fişeği tabancasını tutan. Open Subtitles حمل سلاحٌ واحد ذات مثقب مُضيء
    Tüfeği kim ateşlediyse fişeği çıkarmış olmalı. Muhtemelen alışkanlıktan. Open Subtitles من أطلق الرصاص قد أخرج القذيفة ربما لأنها عادة
    Bu mahalleden birisi bir saat kadar önce işaret fişeği yollamış. Open Subtitles هناك من أطلق شعله منذ ساعه بهذا الحي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more