"fiziğe" - Translation from Turkish to Arabic

    • الفيزياء
        
    • للفيزياء
        
    • لياقة بدنية
        
    • بالفيزياء
        
    O da güçleri Fiziğe ve sağduyuya karşı gelen bir süper kahramanın hikâyesi. Open Subtitles فهي أيضاً قصة خيالية عن بطل أسطوري تتحدى قواه قوانين الفيزياء والمنطق السليم.
    İlk önce Fiziğe makinelerin davranış şekilleriyle alakalı matematiksel bir modelle bakıyoruz. TED نقوم أولا بالتقاط الفيزياء من خلال نموذج رياضياتي لكيفية تصرف الآلات.
    Cambridge'e gittim ve orada, teorik Fiziğe aşık oldum. TED و ذهبت إلى كامبريدج . و هنالك وقعت بحب الفيزياء النظرية
    Takımımın ve benim çalışmalarımız, Fiziğe olan bakış açımızı değiştirecek. Open Subtitles ‫ما سأفعله مع فريقى هنا ‫سيغير منظورنا للفيزياء.
    Fransız aristokratlarındandı ama Fiziğe adanmıştı. Open Subtitles كان ينتمي إلى طبقة النبلاء الفرنسية لكنه كرس حياته للفيزياء
    Mack gerçekten de etkileyici bir Fiziğe sahip, değil mi? - Defol git. Open Subtitles مارك) لديه لياقة بدنية مثيرة) للإعجاب، أليس كذلك؟
    Ve rozetiniz de kalkülüs entegrasyonunu sembolize ediyor, ...tahminime göre matematik ve Fiziğe olan düşkünlüğünüzden dolayı seçilmiş. Open Subtitles ودبوسك يرمز لاتحاد التفاضل والتكامل، أستنتج أنه مختار لولعك بالفيزياء والرياضيات.
    Bana Fiziğe uygulanabilecek bir şeymiş gibi gelmemişti. TED ولم يخطر على بالي إطلاقًا بأنه يمكن تطبيقه في الفيزياء.
    Şu anda müzik benim tutkum, ama eskiden Fiziğe de ilgi duyardım. TED الآن، الموسيقى هي شغفي، لكن كانت الفيزياء أيضًا إحدى اهتماماتي.
    Fiziğe dair bakışımızın biraz değişmesi gerek. TED تصورنا لماهية الفيزياء يحتاج قليلاً من التغيير،
    Yani, bizim var olan Fiziğe ilişkin kültürel algımız bu şekilde. TED لذا، صورتنا الثقافية الحالية عن الفيزياء تبدو هكذا.
    Herkesin aynı Fiziğe erişimi var, fiyakalı bir laboratuvara ihtiyacınız yok. TED نفس الفيزياء متاحة للجميع، فلا حاجة إلى مختبر فخم كبير.
    Özellikle de sadece Fiziğe değil sosyal hayata uygulandığında. Open Subtitles خصوصاً عندما تُطبق ليس على الفيزياء فقط، إنما على العالم الإجتماعي.
    Harika bir çocuktu. Fiziğe ilgi duyardı. Open Subtitles .كانت فتاة رائعة كان لديها شغف في الفيزياء
    Fiziğe girdiğimden beridir, insanlar bu makine hakkında konuşuyor. Open Subtitles منذ أن دخلت الفيزياء كان الناس يتحدثون عن هذا الجهاز
    Bu yüzden, onun Fiziğe yaklaşımında bir yoğunluk vardır. Open Subtitles لذلك هناك حده في أسلوب تعامله مع الفيزياء
    Sadece kanunlarımıza aykırı erkekler ve kadınlar değil Fiziğe ve akla aykırı insanlar. Open Subtitles رجال ونساء لم يتحدَّوا فقط قوانيننا بل الفيزياء والمنطق
    Takımımın ve benim çalışmalarımız, Fiziğe olan bakış açımızı değiştirecek. Open Subtitles العمل الذي نقوم به انا وفريقي هنا سوف يغير فهمنا للفيزياء
    Fiziğe tamamen yeni bir bakış açısı getiriyor. Open Subtitles ‫انه منظور جديد تماماً للفيزياء.
    - Kısacası size, bir gün Fiziğe kayda değer bir katkı yapacağınızı söyleyen kişi size zalimce bir şaka yapmış, zalimce bir şaka. Open Subtitles بالمختصر، أيّا كان الذي أخبركم أنكم في يوم ما ستكونون قادرين على إنجاز أي إضافة ذات قيمة للفيزياء ,قد طلى عليكم حيلة قاسية ,حيلة قاسية بحق
    İnanılmaz bir Fiziğe sahip Open Subtitles يمتلك لياقة بدنية مذهلة!
    Fiziğe gelirsek, TED ويتعلق هذا الأمر بالفيزياء.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more