"fotoğraftan" - Translation from Turkish to Arabic

    • الصورة
        
    • الصوره
        
    • صورتي
        
    Fakat belki fotoğraftan görmediğiniz şey arkamda 30 insanın daha fotoğraf çektiği. TED ولكن الشيء الذي لن تراه في الصورة هنا هو الثلاثون شخصاً من خلفي الذين كانوا يلتقطون الصور أيضاً.
    Çünkü beyniniz geçmiş deneyimleriniz arasında eleme yaparken orada yeni bir bilgi var, fotoğraftan edindiğiniz bilgi. TED لأن دماغك بينما يقوم بعملية الغربلة ضمن خبراتك السابقة، فإنه يجد معرفة جديدة. المعرفة التي جاءت من الصورة.
    Birinin yaşayıp yaşamadığı, fotoğraftan anlaşılır mı? Open Subtitles هل بإمكاني أن أستشف من خلال الصورة ما إذا كان الإنسان حياً أو ميتاً؟
    Bu fotoğraftan plakayı da okuyamayız. Open Subtitles لا يمكننا رؤية لوحة السيارة فى هذه الصورة
    Kafedeki tezgahtar kadın gösterdiğim fotoğraftan Rusk'ı teşhis etti. Open Subtitles المرأه التى تقف خلف الطاوله فى المقهى تعرفت فعلا على راسك من الصوره التى أريتها لها
    Evet. Onu görmüş olabilirim ama bu eski fotoğraftan hiçbir şey anlaşılmıyor. Open Subtitles ممكن أني رأيتها لكن من الصعوبة تمييزها من هذه الصورة القديمة، أليس كذلك؟
    Bu tuşa basınca fotoğraftan kıvılcım çıkacak. Open Subtitles بالضغط على هذا الزرّ، ستحدث شرارة في الصورة
    Birkenau'daki kadın üç ay boyunca dilinin altında bir fotoğraftan kesilmiş kocasının ve kızının suratlarını sakladı. Open Subtitles هذه المرأة فى بيركناو لقد احتفطت بصورة لزوجها وابنتها قطع من الصورة ، تحت لسانها لمدة ثلاثة أشهر.
    fotoğraftan anlaşılmadığını biliyorum, ama gözleri... oldukça ayırt edici. Open Subtitles , أعرف أنك لا تستطيع التعرف من على الصورة . . لكن عينيها مميزة للغاية
    Bu fotoğraftan sonra, 40 yaşında hayranların olacak. Open Subtitles أتعرف؟ خذ هذه الصورة و ستجني 40 عاماً من المعجبين
    Aydaki yansıtıcı yaklaşık 45 santimetrekare, bu fotoğraftan çok da büyük değil. Open Subtitles العاكسُ على القمر يُقدّر بحوالي 45 سنتمتر مربّع, ليس أكبر من هذه الصورة بكثير.
    Ben sizi nasıl tanımam masamdaki fotoğraftan tanımam gerekirdi! Open Subtitles كان يجدر بي التعرف عليك من الصورة التي على مكتبه
    Bu fotoğraftan iki hafta sonra ayrıldım. Open Subtitles أظنها هجرتك بعد اسبوعين من أخذ هذه الصورة التذكارية
    Bu fotoğraftan FBI' da da var. Biz konuşurken onlar işe koyuldular bile. Open Subtitles الصورة موجودة لدى المباحث الفيديراليّة و هم يبحثون أثناء حديثنا.
    Bana verdiğin fotoğraftan olayı anlamak zor olmadı. Open Subtitles لم يكن صعباً جداً ان اكتشف من الصورة التي اعطيتني اياها
    Senin parmak izini fotoğraftan aldı ve o da tuttu. Open Subtitles وحصل على بصمتك من الصورة و كانوا متطابقين
    Ben.. fotoğraftan anladığım kadarıyla Peter'la maziniz epey geriye gidiyor. Open Subtitles لاحظتُ من الصورة أنكما تعرفان بعضكما منذ القدم.
    Bu fotoğraftan hiçbir şey söyleyemem. Open Subtitles لا يمكنني إخباركم أيّ شيئ من هذه الصورة.
    Bu fotoğraftan birini kesmiş Ed. Kim olduğuna dair fikrin var mı? Open Subtitles أيد مزق شخص من هذه الصوره أية أفكار من يكون ؟
    Babanın onlara resminin çekildiğini bilmeyi çok istediğini, bu sayede o fotoğraftan çıkmak için her şeyi yapacağını söylediğini hatırlıyorum. Open Subtitles اذكر ان والدك قال لهم اتمنى بان الصوره اخذت... . وهو خارجها
    Photoplay Dergisi'ndeki şu fotoğraftan bahsediyorsunuz. Open Subtitles أنت تشير إلى صورتي التي نشرت في مجلة فوتوبلاي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more