"gölgeye" - Translation from Turkish to Arabic

    • الظل
        
    • ظلاً
        
    • بالظلال
        
    • الظلّ
        
    • الراحة من أشعة الشمس
        
    Ama, tabii, önce kolunun icabına bakar... seni şurada bir güzel gölgeye yatırırız... eline de bir matara su veririz. Open Subtitles أولا ، بالطبع سنعالج ذراعك و نضعك هناك فى الظل مع مطرة لطيفة مملوءة بالماء
    Şuradaki gölgeye bakın. Oraya gölge koymuşlar. Open Subtitles انظر إلى خطوط الظل لقد أضافوا بعض الظلال
    Küçük kadının gölgeye kıymet verdiği kadar... .. altın,gümüş,elmas ve yakutun kendisi için sandığı kadar önemli olmadığının farkına varmış. Open Subtitles لقد أيقنت بأنه على الرغم من كل مالديهامن ذهبوفضةوياقوت ... لم يكن لديها شيء ثمين كذاك الظل بالنسبة للمرأة الفقيرة.
    Tümseği bir iki santim kaldırırsan, paramızı gölgeye yatırırız. Open Subtitles لقد رفعت التله بعض بوصات ونحن وضعنا مالنا على الظل
    onun yuvarlak olduğunu fark ediyordu. Ve sürekli yuvarlak bir gölgeye sahip olan şekil bir küredir, işte ispatı bu. Dünya yuvarlaktır. TED يكون دائرياً، و الشكل الوحيد الذي قد يخلق ظلاً دائرياً باستمرار هي الكرة، وبالتالي فالأرض كروية
    Tüm dünyayı gölgeye boğacak olan o son savaşa. Open Subtitles الحرب الأخيرة التى سوف تغطي العالم بالظلال
    gölgeye dikkatle baktı, çok büyük birşeydi. Open Subtitles نظر إلى الظلّ شيء كبير جداً
    Pek çok yönden hem de. gölgeye gidiyorum. Open Subtitles بأكثر من طريقة واحده. سأذهب للجلوس في الظل.
    Yelken almadan önceki gün öğlen güneş tepedeyken yani gölge en kısa halini aldığında yön belirleyicinin etrafına en kısa gölgeye göre bir çember çizeceksin. Open Subtitles قبل يوم من الأبحار تضع علامة دائرة حول المؤشر. حينما الظل يكون بأقصر حالاته بحلول الظهيرة.
    Ertesi gün gemide, güneş en tepedeyken yön belirleyiciyi yine suya koyduğunda gölgeye tekrar bakacaksın. Open Subtitles في اليوم التالي في البحر تقوم بوضع اللوحة بداخل الماء بوقت الظهيرة و تراقب الظل.
    Lafe'in ve benim pamuk çuvallarım, gizli gölgeye doğru yakınlaşıyordu. Open Subtitles نقطف ما يخفيه الظل بالغلف, ونضعه بكيس القطن
    Ertesi gün denizdeyken tahtayı öğle vakti suya tekrar koyup gölgeye bakıyorsun. Open Subtitles في اليوم التالي في البحر تقوم بوضع اللوحة بداخل الماء بوقت الظهيرة و تراقب الظل.
    Büyük bir gölgelik yapıp uzaya göndeririz, bunu yıldızın tam önüne koyarız, ışığın çoğunu engelleriz, oluşan gölgeye bir uzay teleskobu yerleştiririz ve işte, gezegenleri görebilir hâle geliriz. TED ونجعلها تتحرك أمام النجم. فتحجب أغلب أشعته، ثم نرسل تيليسكوب فضائي إلى الظل المحدث، وعندها ياللروعة، سنرى الكواكب. سيبدو ذلك تقريبًا كهذا.
    Gel yanıma, gölgeye otur. Güneş sıcak. Open Subtitles اجلس هنا في الظل رجاءا الشمس حارة
    Bu kez arabayı gölgeye park et. Open Subtitles من أجل السماء قم بإيقاف السيارة فى الظل هذه المرة يا " هاوى"
    Hemen kaldırıp gölgeye götürelim. Open Subtitles -لقد تعرضت للتشنج في كلتا ساقي لنساعدها على النهوض و نأخذها إلى الظل هناك
    Bizi en azından gölgeye yuvarlar mısınız? Open Subtitles هلا تدحرجنا إلى الظل على الأقل؟
    Kaplumbağaların gölgeye gitmeleri gerekiyor. Open Subtitles ويجب على السـلاحـف أن تتوجه إلى الظل
    Sıcak bastı. gölgeye geçeyim dedim. Open Subtitles انا كنت حارة اردت فقط بعض الظل
    Bir gölgeye ne kadar basarsan bas... Open Subtitles ... لا يهم كم عدد المرات التي تدهسين فيها ظلاً
    Tüm dünyayı gölgeye boğacak olan o son savaşa. Open Subtitles الحرب الأخيرة التى سوف تغطي العالم بالظلال
    Luke'la biraz gölgeye geçeceğiz. Open Subtitles لوك) و أنا سنأخذ قسطً من الراحة من أشعة الشمس)

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more