Sınır noktalarını bulabilmek için ayakların kafes şekilli görüntüsünü oluşturmamız gerekiyor. | Open Subtitles | يجب أن نبني صورة قالب للقدم لنحدد كل إنحنائاتها ثم نستطيع |
Dimitri'nin bakması için tuş takımının net bir görüntüsünü almamız gerekecek. | Open Subtitles | علينا أن نحصل على صورة واضحة للوحة المفاتيح من أجل ديميتري. |
Evet, sanırım Elena'yı zombi hacklediğimiz zaman duyduğumuz ses ile çalışabilirim, sonografik bir porte oluşturup, mekanın ultrason görüntüsünü çıkarırım. | Open Subtitles | نعم ، أعتقد أنه يمكنني العمل مع صوت منذ قمنا بإاختراق جثة ألينا نبني تخطيط صوتي صورة صورة صوتية للموقع |
Ve kesinlikle Yemen'in farklı bir görüntüsünü ortaya koyuyor. | TED | سوف يعطيكم حتماً .. هذا صورة مغايرة عن اليمن |
Ve elbette sen kendin ve yaptıkların şeyler, bize benimseyeceğimiz ve minnettar olacağımız geleceğin bir görüntüsünü verdi. | TED | وانا متاكدة انك وعملك لقد اعطيتمونا صورة مستقبلية عن اليمن نقدرها ونمتن لها |
Fakat asıl güzel olan şey aynı alanın aylar önce çekilmiş görüntüsünü bu resmi ile karşılaştırdığımızda oldu. | TED | لكن الأمر المثير هو أنه عندما قارناها بآخر صورة التقطت لهذه المنطقة وذلك منذ أشهر عديدة |
En iyi ihtimalle, başka bir uzak Dünya'nın görüntüsünü. | TED | حسنا, في أفضل الأحوال سنجد صورة لأرض أخرى خارج النظام الشمسي |
Buradaki sol taraftaki resimde bir mercandan bir parça aldım, dikkatlice parlattım ve optik görüntüsünü aldım. | TED | في الصورة على اليسار، أخدت شريحة من مرجانة، و قمت بتلميعها بحرص و أخذت صورة مقطعية. |
Beynin hiç görmediğin bir şeyin görüntüsünü nasıl oluşturuyor? | TED | كيف يقوم العقل بإنتاج صورة لشيء لم ترَه من قبل؟ |
Yani, dans eden vücudunuzla yılanı çağrıştırmak o zamanlar yeryüzünü kesen nehirlerin görüntüsünü yansıtıyordu; suyun akışını canlandırmak için. | TED | لذلك تمثيل حركة الأفعى عبر جسدك الراقص هو إستحضار صورة الأنهار المتدفقة عبر الأرض و إلهام طاقة المياه الواهبة للحياة |
Eğer beyin dilimlerinin pek çok görüntüsünü alıp üst üste yerleştirirsek üç boyutlu bir görüntü elde ederiz. | TED | فلو أخذنا العديد من الصور لعدد من شرائح المخ و قمنا برصها فوق بعضها، سنحصل على صورة ثلاثية الأبعاد. |
Kalkın ve kıyametin görüntüsünü görün. | Open Subtitles | انهضوا انهضوا وانظروا صورة القيامة العظمى |
Ve daha çok inanmak için... her nesnenin bir görüntüsünü yarattılar. | Open Subtitles | ولكي يؤمنوا أكثر فقد كونوا صورة بأذهانهم عن كل شئ |
Tanrının ölmüş görüntüsünün veya insan ve kadının... .. her hangi bir formunun veya bir şey andıran hiçbir şeyin ölmüş görüntüsünü yapmayın." | Open Subtitles | ما من صورة محفور عن الرب أو شكل أو أي ملمح أو عن رجل أو عن إمرأة أو أي شئ رأيته من قبلا مثله |
Kendi görüntüsünü kesip çıkarma davranışı onun bu hikayelere inanmakla kalmayıp aynı zamanda bu yüzden travma geçirdiğini gösteriyor. | Open Subtitles | العمل المجبر والمكرر.. لإزالة صورته من الصوريجعلني أصدق.. أنه لم يؤمن فقط بهذه القصص, بل وأصابته باللوثة العقلية. |
İçeri girmenin bir yolunu bul diye kameraların görüntüsünü aldım. | Open Subtitles | لقد اخذت لقطات لكاميرات المراقبه كي تساعدني لنجد طريقه للدخول |
ATLAS, her bir çarpışmanın anlık görüntüsünü alabilen dev bir yedi katlı kameradır. | Open Subtitles | وأطلس يشبه كاميرا ضخمة من سبعة طوابق التي تأخذ لقطة من كل تصادم |
Sistem hafızası, HAB'ın panoramik görüntüsünü ver. | Open Subtitles | ذاكرة النظام, احضر صوره بانوراميه من الهاب |
FBI, Washington Dulles Havaalanı'nın ana terminalinin bu görüntüsünü gönderdi. İki gün önce, sahte bir isimle ülkeye giriş yaparken görüntülendi. | Open Subtitles | الاف بي آي أخذت هذه اللقطات من مطار دالاس في واشـنطن وهو يدخل البلاد قبل يومين تحت اسـم مسـتعار |
Ölmeden önce, binlerce insanın onun kaçış ülkesindeki görüntüsünü gördüğünü ve onun cesur ve korkusuz bir savaşçı olduğuna inandıklarını biliyordu. | TED | قبل وفاتها، كانت تعلم بأن المئات من الأشخاص شاهدوا صورتها من أرض الهروب من الواقع وآمنوا بها كمحاربة قوية وشجاعة. |
Tanısal tarama, vücudunuzdaki her sistemden, her hücreye kadar bir görüntüsünü oluşturuyor. | Open Subtitles | يُزوّد المَسْحُ التشخيصي صورةً عن كُلّ نظام في جسمك على المستوى الخلوي |
Adadaki tüm kapıların ve tünellerin termal görüntüsünü istiyorum. | Open Subtitles | أودّ تصويراً حراريّاً لكل أبواب السيّارات والأنفاق في الجزيرة. |
Göreve çağrılmayı beklerken, normal çocukluk görüntüsünü sürdürüyorlar. | Open Subtitles | ونحافظ بحرص شديدة على مظهرها الطبيعية بينما هم ينتظرون نداء الواجب |
Eğer yüzünün temiz bir görüntüsünü... | Open Subtitles | ... لو حصلنا على رؤيةٍ جيدةٍ لوجهه |