Gördüğün şey ne kadar garip olursa olsun ne gördüğünü bilmemiz gerek. | Open Subtitles | آياً يكن ما رأيته مهما تكن غرابته نحتاج أن نعرف ماذا كان |
Evet, ama Gördüğün şey ...gerçek anlamda, hayal gücünün bir ürünü olabilir. | Open Subtitles | أجل، لكن ما رأيته يمكن أن يكون حرفيًا شيء مختلق من خيالك |
Senin ihanet olarak Gördüğün şey... aslında çıkarlarını korumak için yapılan, dileklerinin... gerçekleştirilmesiydi. | Open Subtitles | ما تراه على أنه خيانة للثقة كان في الواقع تحقيقاً لأمانيك حمايةً لمصالحك |
Gördüğün şey, yaştan ve zamandan soyutlanmış bir yüz. | Open Subtitles | إنه ما تراه فى الوجوه بخلاف العمر و الوقت |
Ben sette bazı araştırmalar yapmaya gidiyorum. Sanırım Gördüğün şey gerçekti. | Open Subtitles | أنا أعتقد أن ما رأيتيه كان حقيقى تلك هى الأخبار الجيدة |
Burada Gördüğün şey virüsün sağlıklı bir insan hücresindeki reseptörlere girişi. | Open Subtitles | اذا ما ترينه هنا يحاول الإلتحام بالمستقبلات في خلية بشرية سليمة |
Gördüğün şey tümör semptomlarından biri değildi. Yakında ölecek olmamın semptomuydu. | Open Subtitles | ما رأيت لم يكن أحد أعراض الورم لقد كان أحد أعراض الاحتضار قريباً |
Gördüğün şey, hikayenin sonunun sadece küçük bir parçasıydı. Öleceksin. | Open Subtitles | ما رأيته كان مجرّد مشهد صغير مِنْ نهاية قصّتك، ستموتين |
Şunu bilmeni istiyorum. Bu sabah Gördüğün şey... | Open Subtitles | أريدك فقط أن تعلمي أن ما رأيته هذا الصباح لم يكن |
Demin Gördüğün şey, ileride de başına gelecek ve fakir insanların neden okuması gerektiğini anlamışsındır. | Open Subtitles | ما رأيته للتو هو عالم ستندمج معه قريباً، و سبب حتى يدرس الأشخاص الفقراء. |
Gördüğün şey ancak bir zanaatkârın işi olabilir. Seni kandırmalarına izin vermemenin tek yolu onları bulmak. | Open Subtitles | ما رأيته يُمكن أن يكون عمل عامل .الساعات، لقد كان بارع في ذلك |
Az önce Gördüğün şey, Makine'nin içinde ben varken tam güçte yapabileceğinin küçük bir örneği. | Open Subtitles | ما رأيته كان مجرد جزء بسيط مما ستفعله الآلة بكل طاقتها وأنا بداخلها |
Gördüğün şey seni sevgiline götürecek ve kurtulmamızı sağlayacaksa bir şeylerin değişmesini neden isteyelim ki? | Open Subtitles | إن كان ما تراه يؤدي إلى أن تنقذنا فتاتك لماذا نود تغيير أي شئ؟ |
Eğer cevap vermezsem ya da verirsem ve senin Gördüğün şey ben değilsem kapıyı kapalı tut. | Open Subtitles | إن لم أجبك، أو أجبتك ووجدتني على غير ما تراه الآن، ابق ذلك الباب موصداً. |
Bunları söylüyorsun çünkü şu an tek Gördüğün şey tırnaklarını yiyen garip vampir bir kız. | Open Subtitles | تقول هذا الآن لأن كل ما تراه عبارة عن فتاة غريبة تقضم أظافرها |
Aslında Gördüğün şey geminin holografik hedefleme projektörünü kullanarak oluşturduğum bir simulasyondu. | Open Subtitles | ترين ، ما رأيتيه كان تقريباً محاكاة صنعتها بإستخدام مجسم الصور بالسفينة |
Yani her ne gördüysen, Gördüğün şey Stalin'in tekrar canlanması kadar gerçek. | Open Subtitles | لذلك كل ما رأيتيه ليس حقيقياً مثل استحالة عودة ستالين من الموت |
Eğer Gördüğün şey gerçekse bunu yeniden düşünmek isteyebilirsin. | Open Subtitles | أذا ما رأيتيه كان حقيقياً, أعتقد بأنه يجب أن تعيدي النظر في ذلك |
Gençken Gördüğün şey odur her şey çok yakın görünür. | Open Subtitles | هذا ما ترينه في شبابك كل شئ يبدو قريب جداً |
Böylece kapıdan içeri girdiğinde ilk Gördüğün şey o olur. | Open Subtitles | هنا سيكون أول ما ترينه عندما تأتين من الباب. |
Tabii, tabii. Senin Gördüğün şey gerçekti ama ben bir hayalet görmedim öyle mi? | Open Subtitles | ما رأيت كان حقيقي ولكني لم أرى شبح ؟ |
Gördüğün şey onlarca yıl önce kaydedilmiş bir reklamdı. | Open Subtitles | ما رأيتينه كان مجرد أعلاناً تجارياً الذي تم تسجيله منذ عقود. |
Gördüğün şey, geleceğinden küçük bir parçaydı. | Open Subtitles | ما رأيتِه كان جزءاً بسيطاً مِنْ زمن مستقبليّ |