Hannassey'ler gerçek bir beyefendi gördüklerinde anlar ve hayranlık duyar. | Open Subtitles | الهانسيس يعرفون ويحترمون الرجل المحترم الحقيقي عندما يرون واحد منهم |
Parayı gördüklerinde, akılları başlarından gider, ve ben parayı görmelerini mutlaka sağlarım. | Open Subtitles | حالما يرون تلك النقود يتعلّقون بالأمر وأنا أحاول أن أجعلهم يرون النقود |
Yapımcılar yoldalar ve Brad ile Angelina'yı gördüklerinde her şeyin mükemmel olmasını istiyorum. | Open Subtitles | المنتجين هم في طريقهم وأريد كل شيء ليكون مثاليا، عندما يرون براد وانجيلينا |
Bu, otomotiv şirketinin Bay Onarılabilirlik'in hiçbir etkisinin olmadığını gördüklerinde | TED | هذا ما فعلته شركة السيارات عندما رأوا أنه لا يوجد تأثير للأستاذ. |
İlginç olan soru şu: Bizim oradaki davranışımızı gördüklerinde tasarımcılar ne düşünür? | TED | والسؤال المثير للاهتمام هو: بم يفكر المصممون عند رؤيتهم سلوكنا هنا ؟ |
Evet, işte Popeye'nin adamları da beni her gördüklerinde aynı şey olur. | Open Subtitles | نعم ، وفتيان الشرطة سيفكّرون الشيء نفسه في كل مرة يروني فيها |
Cinayet mahallini gördüklerinde evlerine götürecek bir şeyler almak istediler. | Open Subtitles | منذ أن شاهدوا موقع الجريمة، وأرادوا شيئاً يأخذوه تذكاراً معهم. |
O küçük kurdeleyi gördüklerinde subayların hazır ola geçmesine bayılıyorum. | Open Subtitles | احب رؤيه قارعى النحاس ينتبهون عندما يروا ذلك الوشاح |
Tanrının size güldüğünü gördüklerinde, ne şüpheleri varsa hepsi gidecek. | Open Subtitles | ستنتسى أي شكوك لدى الناس عندما يرون القدر يبتسم لك |
Bebekler ilgilerini çeken bir şey gördüklerinde ne yaparlar? | TED | ما الذي يفعله الأطفال حين يرون شيئا يثير انتباههم؟ |
Günümüzde süper kahramanlarla ilgili bir şey okuduklarında veya gördüklerinde aslında büyükler için peri masalları okuyorlar ve bu yüzden onları çok seviyorum. | TED | إنهم يقرؤون حقًا قصص خيال للبالغين عندما يقرؤون أو عندما يرون قصص الأبطال الخارقين اليوم، ولهذا أنا أحبهم كذلك. |
Öyleyse gördünüz mü, 10 aylık bebekler bile, annelerini gördüklerinde bu tür bir gülümseme göstereceklerdir. | TED | لذلك أنتم ترون ، حتى الأطفال بعمر 10 أشهر ، عندما يرون أمهم سوف يظهرون هذا النوع من الابتسامة. |
Fakat mutlaka, hattın kopuk olduğunu gördüklerinde, yardım göndereceklerdir. | Open Subtitles | لكنهم بالتأكيد عندما يرون الكابل محطم فسوف يرسلون نجده |
Kübalılar beyaz giyen bir subay gördüklerinde onun ateş etmek istedikleri biri olabileceğini düşünürler. | Open Subtitles | عندما يرون الكوبيون ضابطاً يرتدي اللون الأبيض يجدون رغبة في قتله |
Şimdi bu size çok da etkileyici gelmeyebilir tabi ama bilim adamları bunu gördüklerinde çok heyecanlandılar. | TED | قد لا يبدو لكم ذلك بالأمر المهم، لكن العلماء ذهلوا عندما رأوا هذا: |
Kendi başının çaresine baktığını gördüklerinde işlerine geri döndüler. | Open Subtitles | وعندما رأوا أنكِ تستطيعين الإعتناء بنفسك, عادوا إلى العمل مجددًا. |
Hamam çalışanlarından, öyle birini gördüklerinde... beni aramalarını rica ettim. | Open Subtitles | لقد طلبت من عمال الساونا أن يتصلوا بي حال رؤيتهم لأي أحد |
Benim gibi biriyle ne yapsın Harry? Ahlaklı kadınların beni gördüklerinde nasıl kaçıştıklarını bilirsin. | Open Subtitles | ليس لديها اى شئ مع شخص مثلي , هاري. عندما يروني قادم. |
Koltuk değneği olan birini gördüklerinde yardım edeceklerini sanmıştın. | Open Subtitles | تظنين بأنهم إن شاهدوا رجل بعكاز سوف يقومون بمساعدته |
Ama teknolojinin yapabildiklerini gördüklerinde... | Open Subtitles | ولكن بمجرد أن يروا مايمكن أن تفعله التكنولوجيا |
Hakkında en korkunç şeyleri işitenler, yaşam biçimi hakkında dedikodular duyanlar bile onu gördüklerinde duyduklarına inanmıyordu. | Open Subtitles | و التي أصبحت حديث النوادي لم يتمكنوا من تصديق شيئاً عن عاره حين كانوا يرونه |
Beni her gördüklerinde beni acıyla özdeşleştirdikleri için kaçmalarını istemiyorum. | Open Subtitles | لا أريدهم أن يرتعدون كلما رأوني لأنهم يربطون بيني وبين الألم |
İnsanlar dövmemi gördüklerinde, çoğu zaman nasıl göründüğünü beğinirler. | TED | عندما يرى الآخرون وشمي، معظمهم يعجبون بما يبدو عليه. |
Uçtuğumuzu gördüklerinde beş dakika beklemeden çekimizi yazıverdiler. | Open Subtitles | عندما رأو أننا نطير لم ينتظروا حتى يوقعوا لنا الشيك |
Sabahleyin seni gördüklerinde yüzlerindeki o ışıltılı ifadeyi görmek. | Open Subtitles | فقط عندما ترى وجوههم مشرقة في الصباح عندما يرونك |
Ayrıca insanlar direnişe katılmanın sonuçlarını gördüklerinde bunu yapmadan önce iki kez düşünecekler. | Open Subtitles | وحينَ يرى العامة عواقِبَ المشاركة في المقاومة سيعيدونَ التفكير قبل أن يورطوا أنفُسَهُم. |
Öyle mi? Beyazlar, dükkanlarına girdiğimi gördüklerinde kaçarlar. | Open Subtitles | عندما يراني الناس قادماً , فهم يهربون حسناً ؟ |
Yerliler, İspanyolların yanlarında getirdikleri ilk atı gördüklerinde, bu ne meret şeydir, anlayamamışlar. | Open Subtitles | عندما رَأى الهنود الأوائلَ واحدا منهم ، توقف الإسبان عن جلب المزيد ، إنهم لَمْ يَعْرُفوا بِحقّالجحيمما هو . |
Doktorlar iproniazitin ruhsal durum geliştirici etkisini gördüklerinde, gördükleri şeyin farkına varmadılar. | TED | عندما رأى الأطباء هذا التأثير للإيبرونيازيد في تحسين الحالة المزاجية. لم يدركوا تماماً ما رأوه. |