"görebildiğiniz" - Translation from Turkish to Arabic

    • ترون
        
    • ترى
        
    • ما يمكنك أن
        
    • البطاريات على
        
    Görebildiğiniz gibi az bakım gerektiren Formica masasının bulunduğu yemek odasında oturuyoruz. Open Subtitles كما ترون نحن جالسون في حجرة الطعام يزينها طاولة فورمايكا سهلة الاستخدام
    Ve yaklaştığınızda içerisinden atlayabilmeniz için açılabilir, bu resimde Görebildiğiniz gibi. TED وتستطيع أيضاً التقرب منها ، وستفتح لك مثل البوابة تجعلك تقفز من خلالها كما ترون في هذه الصورة.
    Ve bu senaryoda, Büyük Patlama sadece bir başlangıç değildi, resimde Görebildiğiniz gibi bu olay tekrar tekrar gerçekleşiyor. TED و في هذا السياق , لم يكن الانفجار الكبير هو البداية كما ترون من الصورة فإن ذلك قد يحدث مرة تلو الأخرى
    Sizin de Görebildiğiniz gibi, yeşil alan yok edildi... ve droidler zarar görmedi. Open Subtitles كما يمكنك ان ترى المحيط الطبيعى تم تدميره ولم يتأذى اى من الآليين
    Grafikte Görebildiğiniz gibi, bu tür bir deliğin oluşma sıklığı, yüksekliğe bağlı olarak, önemli ölçüde artıyor. TED كما ترون في الرسم البياني، فإن تواتر هذا النوع من الثقوب يزيد بشكل كبير مع الارتفاع.
    Ama bu resmi yorumlamak gerçekten zor, çünkü Görebildiğiniz üzere çok düşük çözünürlükte. TED لكن من الصعب تفسير هذه الصورة، لأنكم وكما ترون فدقتها منخفضة جداً.
    Görebildiğiniz gibi, bir Bonobo'nun yürüyüşüyle bir Avustralopitekus'un (tahmini) yürüyüşü arasında pek fazla farklılık yok. TED كما ترون لا يوجد الكثير من الفروق، بين طريقة مشي البونوبو والطريقة التي قد يمكن أن يمشي بها الأسترالوبيثين.
    Görebildiğiniz gibi, kirli insan çevremiz için en büyük tehditlerden biridir. Open Subtitles كما ترون التلوث البشري أحد أكبر التهديدات التي تعاني منها البيئة هنا
    Görebildiğiniz üzere, bağımsız atılım modelimizle, rakamlarımız Brenda'nın %3'lüğüyle aynı düzeydeler. Open Subtitles كما ترون باستخدام نموذجنا الارتجاعي المستقل والتي وضحته أرقامنا
    Görebildiğiniz gibi, kaburgaların üzerindeki kemik dağılmalarının yönü bize gösteriyor ki, kurban iki kez göğsünden bir kez de dirseğinden vuruldu. Open Subtitles كما ترون, اتجاة لانشقاق العظام على اضلاعه يشير الى انه اطلق عليه النار مرتين
    Görebildiğiniz üzere, bölüm güvenlik birimi şefi Ray Whitehill, yetkililerin Atrian Yedilisinin, okuldaki konumlarını takip etmelerini sağlayan bilekliklerini tarıyor. Open Subtitles 'كما ترون القائد' ريان وايت هيل قائد وحدة انقاذ القطاع يتفحص معاصم الاتيريين السبع ليسمح للمسؤولين بتعقب اماكنهم داخل الثانوية
    Görebildiğiniz üzere insanların listelerinde bir sürü isim var. Open Subtitles كما يمكنم أن ترون, هناك الكثير من الأسماء بقائمة الأشخاص,
    Görebildiğiniz gibi merdivenin sonuna, başına, ekstra önlem olarak da ortasına engel yerleştirdim. Open Subtitles لذا، كما ترون. لقد قمت بتثبيت بوابة في أعلى الدرج,. في أسفل الدرج، وكإجراء وقائي إضافي،.
    Görebildiğiniz gibi, FBI ve iç güvenliğin ikisi de... inceleme yapmaları için buraya çağırıldı. Open Subtitles كما ترون ، كلا من الاتحاد الفيدرالي والامن الوطني تم تواجدهم فى المكان
    Buradaki yüzlerden Görebildiğiniz üzere, seri katiller genelde erkektir. Open Subtitles منذ9 سنوات ،والآن كما ترون في الوجوه هنا فإن الأرجحية تعود إلى أن القتلى المتسلسلين من الذكور
    Görebildiğiniz gibi günümüzde hala müze. Open Subtitles كما ترون ، اليوم اٍنه لا يزال متحفا
    Katil, kaçabilmek için bunu bir intihar gibi göstermişti. Görebildiğiniz gibi bazılarınız, diğerlerinden daha iyi karşılık verdi. Open Subtitles ولكن القاتل انتحر لكي يؤثر ... على القضيه، وكما ترون
    Ekranın tepesinde Görebildiğiniz gibi, bununla enfekte olduğunuz zaman ekranınızın tepesinden bir kırkayak kayıyor. TED و يمكنك ان ترى في اعلى الشاشة هنالك ام اربع و اربعين تزحف عبر حاسوبك عندما تصاب بهذا
    Yani Görebildiğiniz gibi, bu teknoloji ve bu makineden çıkan şeylerin kalitesi olağanüstü. TED كما ترى التكنلوجيا و الدقة التي تصنعها هذه الماكينة شيئ عظيم
    Görebildiğiniz gibi kenarlarda banket falan yok. Dün gece de epey ıslakmış. Open Subtitles كما ترى لا توجد خطوط توجيه الطريق كان يعبد ليلة أمس
    Bir bilgisayarın nasıl çalıştığını anlamaya çalıştığınızı bir hayal edin, tek Görebildiğiniz şey bir klavye, bir fare ve bir de ekran olurdu. TED تخيل أنك تريد أن تفهم كيفية عمل جهاز الحاسوب وكل ما يمكنك أن تشاهده هو لوحة مفاتيح، فأرة، وشاشة.
    Görebildiğiniz tüm hedefleri vurun! Open Subtitles تحويل البطاريات على كلّ هدف لديك الآن

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more