"göremiyorum" - Translation from Turkish to Arabic

• أرى
• رؤية
• ارى
• الرؤية
• أراه
• أراها
• رؤيته
• أري
• أَرى
• أراك
• أراهم
• أرَ
• رؤيتك
• رؤيتهم
• اري

Ben bu tanığın ifade vermemesi için hiçbir geçerli sebep göremiyorum.
لا أرى أى داع ألا تكون هذه الشاهدة مؤهلة للقيام بالشهادة

- Onu Bicêtre'e gönderemeyiz. Ben başka bir çözüm yolu göremiyorum.
لا يمكن أن نرسله إلى بيكاتر ـ لا أرى حلا آخر

Aynı envantere bakıyorum Kaptan ve üzgünüm ama şu ifadenin olduğu yeri göremiyorum,
أنا أنظر إلى بيان المحتويات , كابتن ولا أرى للأسف شيء مكتوب يقول

Ben senin gibi hayaletleri göremiyorum ama onları kontrol edebilirim.
،أنا لا يمكنني رؤية الأشباح مثلكِ ولكنني يمكنني التحكُم بالأشباح

Aptal olabilirim ama bu terk edilmenin davayla ilgisini göremiyorum.
ربما اطون غبيا, ولكنى لا ارى علاقة لهذا الجدال بالقضية

Eşli ziyaretler sadece evli mahkûmlar için ve nişan yüzüğü göremiyorum.
الخلوة الخاصة للمساجين المتزوجين فقط و لا أرى آي دبلة زواج

Civarda Basını göremiyorum... ama şerif yardımcısının yolda olduğuna garanti verebilirim.
لا أرى أثراً للصحافة لكن أضمن لك أن المحضر في طريقه

Minicik yumurtaların olduğu yuvalar görüyorum, ama minik güvercinler göremiyorum. Niçin ?
أنا أرى أعشاش بها بيض صغير، لكنني لا أرى حمامات صغيرة، لماذا؟

Birkaç kişiyi aramalıyım ama olmaması için bir sebep göremiyorum.
يجب أن أجري بعض الاتصالات، لكني لا أرى ما يمنع

Rüyalar yorgunluğa sebep olmaz veya tekrar bayılmazsan, dönmemen için bir sebep göremiyorum.
طالما أن أحلامه لن تنهكه أو تسبب له إغماءً فلا أرى أي مانع

Hayır, kafatasını yeteri kadar göremiyorum. İncik kemiği, kasık kemiği...
لا, لا يمكنني أن أرى مايكفي من الجمجمة أوالظنبوب أوالعانة

Ben kızımı yıllardır göremiyorum. Onu tekrar görmek beni çok mutlu ederdi.
لم أرى بنتي وهي بمثل عمرك وأنا سعيدَ جداً اذا رأيتها ثانيةً

Bu durumda Almanları tuzağa düşürüp mayınlarımıza çekmekten başka yol göremiyorum.
لذا أنا لن أرى أي مخرج ماعدا إغواء الألمان نحو ألغامنا

Ama bununla göremiyorum. Bu atkı olarak kullanılıyor, doktor, gördünüz mü?
إنما لا أستطيع رؤية شيء هل يفترض أن يكون هذا وشاحا

Öyleyse, 342 numaralı odayı bana vermemeniz için bir neden göremiyorum.
فى هذه الحالة لا ارى سببا لعدم حصولى على هذه الغرفة

Hiçbir şey söyleme, Senin gözlerinden görmeye çalışıyorum. göremiyorum.
إنني أحاول أن أبصر من خلال عينيك، فأنا لا أستطيع الرؤية

Attığın palavraları anlayınca artık sana baktığımda başka bir şey göremiyorum.
لذا الآن فهمت هرائكِ هذا كل ما أراه حينما أنظر إليكِ

İyi göremiyorum. Camın arkasında. Çok karanlık.
لا أستطيع أن أراها بوضوح إنّها وراء الزجاج و المكان معتم

Olduğun yerde kal göremiyorum.
توقفي بلا حراك .. لا أستطيع رؤيته. إنه يؤلم ..

Eğer kanımın dökülmesinden bahsediyorsan, ben öyle bir şey göremiyorum.
إذا كنت تَتحدّث عن اهدار دمّي، حَسناً، أنا فقط لا أري ذلك يحدث.

Bununla beraber, bu talebi geri çevirmemiz için bir sebep göremiyorum.
مَنْع ذلك، أنا حقاً لا أَرى أيّ سبب لرَفْض هذا الطلبِ.

Sadece seni onlarla birlikte görmek istedim çünkü artık seni o şekilde göremiyorum.
لقد أردت فقط ان أراك معهم لأنني لا احب رؤيتك هكذا بعد الآن

Bana isimleri ve dava numaralarını verdi ama onları göremiyorum burada yoklar.
أعطاني أسماء وأعداد حالة لكنّي لا أراهم. هم ليسوا هنا.

Tadınızı kaçırmaktan nefret ediyorum ama ben hiçbir Kristal Şato göremiyorum.
لا أريد أن أبدو مخيباً للآمال لكنني لا أرَ أي قلعة

Hayalet yok. Artık onları göremiyorum.
ليس هُناك أشباح، أنا لم يعُد بإمكاني رؤيتهم

Biliyor musunuz, son dört haftadır... sizi gözlemliyorum... ve hiçbir akıl hastalığı belirtisi göremiyorum.
حسنا,انت تعلم لقد كنت أُلاحظك هنا خلال الاربع اسابيع السابقة وأنا لا اري اي دليل علي المرض العقلي,علي الاطلاق