Kendime dünyayı istediğim şekilde değil, olduğu gibi görmemi görmememi söylüyorum. | Open Subtitles | أخبر نفسي برؤية العالم على طبيعته وليس كما أودّ أن أراه. |
Tüm ağ aktivitesini görmemi sağlayan özel bir modem geliştirdim. | TED | لقد قمت بإنشاء موجّه خاص يسمح لي برؤية كل نشاط الشّبكة. |
Ve burada mekanik bir mucize gündoğumunu görmemi sağladı... 200 yıldan beri... ilk defa. | Open Subtitles | وهناك تكنولوجيا عجيبة سمحت لي برؤية شروق الشمس للمرةالاولى منذ 200 عام |
Ve burada mekanik bir mucize gündoğumunu görmemi sağladı... 200 yıldan beri... ilk defa. | Open Subtitles | وهناك تكنولوجيا عجيبة سمحت لي برؤية شروق الشمس للمرةالاولى منذ 200 عام |
Açıklayamam. Her nasılsa benim bunları görmemi sağladığını düşünüyorum. | Open Subtitles | لا يمكننى التوضيح , بطريقه ما أعتقد انه سمح لى بأن أرى هذه الأشياء المدهشه |
Oğlumu görmemi sağlayacak biriyle konuşmak istiyorum. | Open Subtitles | أنا بحاجة للتحدث لشخص ما بإمكانه السماح لي برؤية ولدي. |
Oğlumu görmemi sağlayacak biriyle konuşmak istiyorum. | Open Subtitles | أنا بحاجة للتحدث لشخص ما بإمكانه السماح لي برؤية ولدي. |
Hey, Annie, telefonlarıma çıkmıyorsun? Kızımı görmemi istemiyor musun? | Open Subtitles | "أني" ، لا تردين على أتصالي ولا تسمحين لي برؤية إبنتي |
Penisimin geleceğini görmemi sağlıyor. | Open Subtitles | اسمح لي برؤية المستقبل خلال قضيبي |
İnsanların içindeki güzelliği görmemi sağladı. | Open Subtitles | فقد سمحتْ لي برؤية الجمال في الإنسانية |
Bu onun insan olan tarafını görmemi sağlıyor onunla sohbet etmemi, ve ben... sohbet? | Open Subtitles | أنها تسمح لي برؤية روح الأنسانية التي موجودة بداخله ... أتحدث معه , و |
Bazi seyler görmemi sagliyor Bazi seyler yapmayi. | Open Subtitles | أوهمني برؤية أشياء وأوهمني لفعل أشياء. |
Hey, bu yeri görmemi sağladığınız için sağolun. | Open Subtitles | -شكراً للسماح لي برؤية هذا المكان. |
Babam kötülükleri görmemi engelleyerek beni onlardan koruyacağını düşünüyor. | Open Subtitles | لن يسمح أبي بأن أرى أي عليل يضهر أمامي بطريقة ما |