Seni bekliyordum teğmen. Bunu görmeni istedim. | Open Subtitles | لقد كنت أنتظرك حضرة الضابط أردتك أن ترى هذا |
Sadece dışarıda olanları görmeni istedim. | Open Subtitles | سوف أعطيك عمل بنفسى. أنا فقط أردتك أن ترى ماذا هنالك |
Kendi gözlerinle görmeni istedim. Korumak istediği şeyler bunlar. | Open Subtitles | أردتك أن ترى حقيقتهم هذا هو مايريد حمايته |
Beni bu dantelli iç çamaşırlarının içinde görmeni istedim. | Open Subtitles | فقط أردتك أن تراني بثيابي الداخلية الشريطية |
Beni düğünden önce olduğum gibi görmeni istedim. Bu ne demek oluyor? | Open Subtitles | أردتك أن تراني كما أنا قبل الزفاف - وماذا يعني هذا؟ |
Elbette hayır. Senin bende bir canavar görmeni istedim. | Open Subtitles | بالطبع لا، إنّ هيئة الوحش هي ما أردتك أن تريه |
Bunu ekibe göstereceğim, ama önce senin görmeni istedim. | Open Subtitles | أوه، انني بحاجه ان اعرض ذلك على الفريق ولكنني اردت ان اريك اياه اولا |
Bazı şeyler hakkında ciddi bir şekilde düşünebilmen için bunu görmeni istedim. | Open Subtitles | أردتك أن ترى هذا كي تفكر في بعض الأمور بجديه |
Bazı şeyler hakkında ciddi bir şekilde düşünebilmen için bunu görmeni istedim. | Open Subtitles | أردتك أن ترى هذا كي تفكر في بعض الأمور بجديه |
İlk olarak senin görmeni istedim. | Open Subtitles | أردتك أن ترى هذا أولاً |
Bunu görmeni istedim. | Open Subtitles | أردتك أن ترى هذه |
Ve senin de görmeni istedim. | Open Subtitles | و أردتك أن ترى ذلك |
Sadece görmeni istedim. | Open Subtitles | لقد أرتك أن تريه فقط |
Ama görmeni istedim. | Open Subtitles | ولكني أردتك أن تريه |
Gelip çalışmamı görmeni istedim. | Open Subtitles | اردت ان اريك لوحاتي |
Seninle ne kadar gurur duyduğumu görmeni istedim, | Open Subtitles | اردت ان اريك مقدار فخري بك |