| Bize bir şey anlatmaya çalışıyor. Belki bizi Philip'e götürebilir! | Open Subtitles | إنه يحاول إخبارنا بشيء ربما يمكنه أن يقودنا إلى فيليب |
| Lucy bizi Drakula'ya götürebilir demiştiniz. Neden sizi dinlemedim? | Open Subtitles | لقد قلت ان لوسى يمكن ان تقودنا الى دراكولا لماذا لم استمع لك ؟ |
| Beni 70. Fleming Caddesi'ne, götürebilir misin? | Open Subtitles | هل يمكنك أن توصلني إلى 70 شارع فليمنج؟ |
| Onu gördüğüm son ana götürebilir misin beni, rica etsem? | Open Subtitles | هل يمكنك أن تأخذني الى أخر مرة رايته فيها أرجوك |
| Sizi yarın yemeğe götürebilir miyim? | Open Subtitles | يمكنني أن يأخذك وإلسا لتناول الغداء غدا؟ |
| Ashley, Halley'i eve kadar götürebilir misin, benim işe dönmem lazım. | Open Subtitles | هل يمكنك توصيل هالي للبيت يا أشيلي؟ لأن ورايا بعض العمل |
| Beni orman arısıyla götürebilir misin? | Open Subtitles | هل يمكنك أخذي في نحلة الخشب الكبيرة هذه؟ |
| Çekici kamyonu olan eleman bizi telefona kadar götürebilir mi sizce? | Open Subtitles | هل تعتقدين أن قائد شاحنة الجر يمكنه أن يوصلنا الى هاتف ؟ |
| Konu ses çıkarmak olunca kahkaha bizi bayağı garip yerlere götürebilir. | TED | للضحك القدرة على أخذنا إلى أماكن رائعة غريبة من حيث صنع الضجيج. |
| Demek istediğim, bu kişi bizi daha iyi bir donöre götürebilir. | Open Subtitles | ما أقوله هو، هذا الشخص، يُمكن أن يقودنا إلى تطابقٌ أفضل. |
| Eğer bir yer berlirlersek bu bizi ona götürebilir, emin olmanızı istiyorum doğru çocuğa sahip olduğunuza. | Open Subtitles | لو إستطعنا تحديد أي شيء يقودنا إليه نريد أن نتأكد أننا أمسكنا الفتى الصحيح |
| Evet, ve Osiris de er geç bizi Anubis'e götürebilir. | Open Subtitles | نعم, وأوزوريس يمكن أن تقودنا في النهاية لأنوبيس |
| Bizi ona götürebilir. Bence o gözü aldıktan sonra, uzun zamandır kayıp olan babasına vermeyecektir. | Open Subtitles | جيد يمكنها أن تقودنا إليها إن شكوكي كبيرة في إنها تبحث عن والدها |
| Beni 70. Fleming Caddesi'ne, götürebilir misin? | Open Subtitles | هل يمكنك أن توصلني إلى 70 شارع فليمنج؟ |
| Onu gördüğüm son ana götürebilir misin beni, rica etsem? | Open Subtitles | هل يمكنك أن تأخذني الى أخر مرة رايته فيها أرجوك |
| Yarım saat sonra piyano dersim var. Belki baban götürebilir. | Open Subtitles | سأعطي درسا في البيانو خلال نصف ساعة ربما يأخذك أبوك ِ |
| Mesajı Zeyna'ya götürebilir... çocuğu aldığımıza dair. | Open Subtitles | لا ..يمكنها توصيل الرسالة إلى زينا أننا حصلنا على الصبي |
| Lütfen söyleyin, beni Ütopya'ya götürebilir misiniz? | Open Subtitles | أخبرني فحسب .. هل يمكنك أخذي إلى يوتوبيا ؟ |
| Bu bizi hayal edemeyeceğimiz keşiflere götürebilir. | Open Subtitles | هذا الشئ يمكن أن يوصلنا لإكتشافات لم نكن نتخليها |
| Şanslıyız ki, hayal gücü gemimiz bizi uzay ve zamanda her yere götürebilir. | Open Subtitles | لحسن الحظ سفينتنا الخيالية تستطيع أخذنا لأي مكان في الفضاء و الزمن |
| Tardis'in yapabileceği başka bir şey daha var. Bizi buradan götürebilir. | Open Subtitles | هناك شئٌ آخر يمكن للتارديس ان تفعله، يمكنها أن تأخذنا بعيداً |
| Atla. Beni Amerikan tarafındaki otobüs terminaline götürebilir misiniz? | Open Subtitles | هل يمكنك توصيلي إلى محطة الحافلات على الجانب الأمريكي؟ |
| Beni götürebilir misiniz diye sormak istemiştim. | Open Subtitles | أردت ان أسأل فيما اذا كان بإمكانك أن تقلني |
| Cumaya kadar bunları Manzanillo'ya götürebilir misin? | Open Subtitles | هل يمكنك إيصال هذه إلى مانزيلوا في يوم الجمعة؟ |
| Seni tek bir yöne götürebilir düşündüğün konuda seni aptallaştırabilir. | Open Subtitles | إنه يقودك إلى اتجاه ما، ويوهمكِ أنكِ تدركين ما يجري. |
| Kalabalıktaki biri götürebilir istediğin yere seni | Open Subtitles | أحدٌ ما في الجمهور قد يأخذكِ إلى حيث تريدين |