Kesin gözüyle diyorum ve birisi o evi kapacak. Hadi yapalım. | Open Subtitles | أنا رابح أكيد , و شخصاً ما سوف يأخذ هذا المنزل , لنفعل هذا |
"Kesin gözüyle" deyimi nereden geliyor, biliyor musun? | Open Subtitles | هل تعرف من أين أتت عبارة " رابح أكيد " ؟ |
O yıllar boyunca benimle çalışmak isteyen, kendi gözüyle görüp kendi aklıyla düşünebilen birkaç kişi oldu. | Open Subtitles | لان كل هذة السنوات، وجدت أحد الناس الذين يريدون أعمالى رجل واحد يستطيع أن يرى بعينيه ويفك بعقله هو |
Bu bir insanın gözüyle gördüğünden çok daha fazla kanıta bakmanız anlamına geliyor. | Open Subtitles | هذا يعني أن علينا أن نستخدم أدلة أكثر من التي يراها إنسان واحد بعينيه.. |
Sağlık hizmetlerindeki krize bir hemşirenin gözüyle bakmak harikaydı. | Open Subtitles | كان رائعا للبحث عن منظور ممرضة حول الأزمة في قطاع الصحة. |
Dev şeytan hakkında bir hikaye yazmış bu da çocuk gözüyle katilin tasvir edilmesidir. | Open Subtitles | لقد كتب قصّة عن عملاق شرير، وهي من منظور طفل، كيف سيبدو له القاتل. |
Bu hayattaki hiçbir şeye kesin gözüyle bakamayız. | Open Subtitles | لايمكنا آخذ أي شيء في هذه الحياة كأمر مسلّم به |
Kesin gözüyle bakılıyor. Tamamen. | Open Subtitles | أنا الرابح الأكيد , سأكون أنا المدير بكل تأكيد |
Kesin gözüyle bak kardeş. | Open Subtitles | أنت رابح أكيد , يا صاح |
Zamanı geldiğinde yapmamız gerekeni onun gözüyle göremeyiz 25 00:04:27,415 -- 00:04:30,282 Ve onun görkemli planını anlayamayız. | Open Subtitles | الوقت حيث يكون علينا أن نفعل ذلك. لا نستطيع أن نرى بعينيه. |
Zamanı geldiğinde yapmamız gerekeni onun gözüyle göremeyiz | Open Subtitles | الوقت حيث يكون علينا أن نفعل ذلك. لا نستطيع أن نرى بعينيه. |
Strucker işleyişimizden çok memnun ve denekleri kendi gözüyle görmek için sabırsızlanıyor. | Open Subtitles | حسنًا، (ستراكر) سعيد جدًا بتحسننا وهو متشوق جدًا لرؤية الأشخاص بعينيه |
Artık istersen ona bambaşka bir gözle bakabilirsin Yetişkin gözüyle. | Open Subtitles | لكن الأن يمكنك رؤيته من منظور مختلف كلياً، أذا كُنت تريد |
Hayır. Durumu bir de bayan gözüyle görmeyi çok isterim. | Open Subtitles | صراحه اود ان ارى منظور امرأه حيال هذا |
Gerçek bir yetişkin gözüyle. | Open Subtitles | من منظور بالغ مثل بالغ بحق |
Bugünlerde, insanlar evliliğe eğlence gözüyle bakıyorlar. | Open Subtitles | هذه الأيام، الناس لا ينظرون إلى الزواج كأمر للاستمتاع |
Bir şeye kesinkes gözüyle bakıyorlar. | Open Subtitles | لقد أخذوا شيئاً كأمر مُسلم به! |
Gerçekten benim, kesin gözüyle bak. | Open Subtitles | أنا من سيحصل على الوظيفة حقاً , أنا الرابح الأكيد |
Ama bana hâlâ kesin gözüyle bakılıyor değil mi? | Open Subtitles | لكنني ما زلت الرابح الأكيد , صحيح ؟ |