"gözüyle" - Translation from Turkish to Arabic

    • رابح
        
    • بعينيه
        
    • منظور
        
    • كأمر
        
    • الرابح
        
    Kesin gözüyle diyorum ve birisi o evi kapacak. Hadi yapalım. Open Subtitles أنا رابح أكيد , و شخصاً ما سوف يأخذ هذا المنزل , لنفعل هذا
    "Kesin gözüyle" deyimi nereden geliyor, biliyor musun? Open Subtitles هل تعرف من أين أتت عبارة " رابح أكيد " ؟
    O yıllar boyunca benimle çalışmak isteyen, kendi gözüyle görüp kendi aklıyla düşünebilen birkaç kişi oldu. Open Subtitles لان كل هذة السنوات، وجدت أحد الناس الذين يريدون أعمالى رجل واحد يستطيع أن يرى بعينيه ويفك بعقله هو
    Bu bir insanın gözüyle gördüğünden çok daha fazla kanıta bakmanız anlamına geliyor. Open Subtitles هذا يعني أن علينا أن نستخدم أدلة أكثر من التي يراها إنسان واحد بعينيه..
    Sağlık hizmetlerindeki krize bir hemşirenin gözüyle bakmak harikaydı. Open Subtitles كان رائعا للبحث عن منظور ممرضة حول الأزمة في قطاع الصحة.
    Dev şeytan hakkında bir hikaye yazmış bu da çocuk gözüyle katilin tasvir edilmesidir. Open Subtitles لقد كتب قصّة عن عملاق شرير، وهي من منظور طفل، كيف سيبدو له القاتل.
    Bu hayattaki hiçbir şeye kesin gözüyle bakamayız. Open Subtitles لايمكنا آخذ أي شيء في هذه الحياة كأمر مسلّم به
    Kesin gözüyle bakılıyor. Tamamen. Open Subtitles أنا الرابح الأكيد , سأكون أنا المدير بكل تأكيد
    Kesin gözüyle bak kardeş. Open Subtitles أنت رابح أكيد , يا صاح
    Zamanı geldiğinde yapmamız gerekeni onun gözüyle göremeyiz 25 00:04:27,415 -- 00:04:30,282 Ve onun görkemli planını anlayamayız. Open Subtitles الوقت حيث يكون علينا أن نفعل ذلك. لا نستطيع أن نرى بعينيه.
    Zamanı geldiğinde yapmamız gerekeni onun gözüyle göremeyiz Open Subtitles الوقت حيث يكون علينا أن نفعل ذلك. لا نستطيع أن نرى بعينيه.
    Strucker işleyişimizden çok memnun ve denekleri kendi gözüyle görmek için sabırsızlanıyor. Open Subtitles حسنًا، (ستراكر) سعيد جدًا بتحسننا وهو متشوق جدًا لرؤية الأشخاص بعينيه
    Artık istersen ona bambaşka bir gözle bakabilirsin Yetişkin gözüyle. Open Subtitles لكن الأن يمكنك رؤيته من منظور مختلف كلياً، أذا كُنت تريد
    Hayır. Durumu bir de bayan gözüyle görmeyi çok isterim. Open Subtitles صراحه اود ان ارى منظور امرأه حيال هذا
    Gerçek bir yetişkin gözüyle. Open Subtitles من منظور بالغ مثل بالغ بحق
    Bugünlerde, insanlar evliliğe eğlence gözüyle bakıyorlar. Open Subtitles هذه الأيام، الناس لا ينظرون إلى الزواج كأمر للاستمتاع
    Bir şeye kesinkes gözüyle bakıyorlar. Open Subtitles لقد أخذوا شيئاً كأمر مُسلم به!
    Gerçekten benim, kesin gözüyle bak. Open Subtitles أنا من سيحصل على الوظيفة حقاً , أنا الرابح الأكيد
    Ama bana hâlâ kesin gözüyle bakılıyor değil mi? Open Subtitles لكنني ما زلت الرابح الأكيد , صحيح ؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more