Fakat, bu cinsiyet farklılıkları oldukça sık göz ardı ediliyor. | TED | ولكن في الكثير من الحالات يتم تجاهل الاختلافات بين الجنسين. |
Daha sonra, tütsülenmiş balık kokusuyla gerçek tilkinin kokusunu köpeğe koklatarak yanlış kokuları göz ardı etme yeteneklerini araştırırlardı. | Open Subtitles | ثم لاحقاً يسحبون الرنغه على أثر رائحه ثعلب حقيقي ليختبروا قدرة الكلب على تجاهل الرائحة الخطأ أو الأثر الخطأ |
Fakat mesele yalnızca sevdiğimiz hikâyelere karşı göz ardı ettiğimiz hikâyeler değil. | TED | لكنها ليست حول القصص التي نحب فقط مقابل القصص الني نختارُ تجاهلها. |
Ama görüyoruz ki bu yerler göz ardı edilemez bir ölçekte değişiyor. | Open Subtitles | لكن يُمكننا الإدراك بأنفسنا أنّ هذه الاماكن تتغير على مستوىً يصعب تجاهله |
Demek ki tüm paternleri bu şekilde göz ardı edemeyiz. | TED | اذن لايمكننا فقط استبعاد بشكل موحد كل الانماط هكذا |
Halk sağlığı otoriteleri onun dediklerini tamamen göz ardı ediyorlardı. | TED | ولقد تجاهلت سلطات الصحة العامة ما ذهب إليه تماماً. |
Burada bir adam vidalama bulunmaktadır. Ben bunu göz ardı etmek gerekiyor? | Open Subtitles | أنت هنا تقضي على بعض الشبان هل كان من المفترض أن أتجاهل هذا ؟ |
Bunun yanı sıra, ekibimin endişelerini göz ardı etmek istemiyorum. | Open Subtitles | و فى اليد الاخرى , لا أريد تجاهل شكوك فريقى |
Adamın biri krallığıma izinsiz giriş yaptı diye sorumluluklarımı göz ardı edemem. | Open Subtitles | لا يمكنني تجاهل واجباتي لأن رجلاً واحداً دخل مملكتي بطريقة غير قانونية |
Maalesef, bir kez seçilince, bu inanç temelli organizasyonların çoğu göz ardı edilir. | TED | للأسف، حالما يتم انتخابهم يتم تجاهل العديد من هذه المؤسـسات الدينية. |
Ama bence yapabileceklerimiz hakkında bize bir şeyler gösteren bazı gerçekleri göz ardı ediyoruz. | TED | ولكن أعتقد أننا كنت تجاهل بعض الحقائق أن يقول لنا شيئا حول ما يمكن أن نفعله. |
bunu nasıl bilebilirsiniz? İkincisi, bilgi asimetrisi ve maaş gizliliği, piyasada hâlihazırda var olan ayrımcılığın göz ardı edilmesini kolaylaştırıyor. | TED | فبالتالي، التباين في المعلومات وسرية الأجور، يجعلُ من السهل تجاهل التمييز الذي هو في الحقيقة موجود في السوق اليوم. |
Ancak daha önce de dediğim gibi verileri göz ardı etmek mümkün değil. | TED | لكن مجدّدا، للتذكير: يصعب تجاهل الحقائق الغاشمة. |
Sizlere şunu söylemek için buradayım, ben göz ardı edilemez bir istatistiğim. | TED | أنا هنا لأخبركم أنني إحصائية لا يمكن تجاهلها. |
Ancak göze çarpan şey ise, bu farklılıkların sıklıkla göz ardı edildiğini öğrenmemizdi. | TED | ولكن الأهم من ذلك، أن ما نعرفه عن هذه الاختلافات كثيرا ما يتم تجاهله. |
- göz ardı edemeyiz, ama içgüdülerim "hayır" diyor. | Open Subtitles | لا يمكنني استبعاد هذا لكن غريزتي تستبعد هذا |
Bence 500 yıl önceki hacılar, yolculuktaki konforlarını bizden daha çok göz ardı etmemiştir. | Open Subtitles | لا أعتقد أن الحجاج قبل 500 سنة تجاهلت وسائل الراحة على الطريق أكثر من الآن |
Bir farınızın kırık olduğunu da göz ardı edemem. | Open Subtitles | و لم أستطع أن أتجاهل بأن لديكم ضوءً مكسوراً |
Onu da göz ardı etmedim. Evlilik sözleşmemizi unutma, ahmak. | Open Subtitles | أنا لم أستبعد هذا بعد لكن لا تنسَ أتفاقية ما قبل الزواج أيها الفاشل |
Oluşturduğunuz bazı bağlar geçmişte olanlara bakmanızı, ve olanları göz ardı etmenizi sağlar. | Open Subtitles | الرباط الذي تعقده مع البعض سوف يجعلك تتجاهل اي شيئ تتناسى كي اصبحوا |
Pek olası değil ama Rusların toprağımızda onun peşine takılacağını göz ardı edemeyiz. | Open Subtitles | إنه أمر غير متوقع, لكننا لا نستبعد, أن يحاول الروس اللحاق به بأراضينا |
Elbette pek çok insan bu öneriyi göz ardı edecektir. | TED | وبطبيعة الحال الكثير من الناس يتجاهل هذه النصيحة. |
Durumu bu kadar uzun süre göz ardı etmeye zorlanmamızdan gurur duymuyoruz. | Open Subtitles | فى الواقع ، نحن لسنا فخورين بأننا تجاهلنا هذا الموقف لمده طويله |
Sebebi, doğanın farklılıklarını ve çeşitliliğini göz ardı etmeye yatkınlığımız. | TED | السبب هو أننا نميل إلى التغاضي عن تنوع العالم الطبيعي. |
Bu noktada bir şeyi göz ardı etmek aptallık olur. | Open Subtitles | سيكون من الغباء إستبعاد أي شيء عند هذه المرحلة |
Kötü haber şu ki, insanların performansını göz ardı etmek çabalarını gözlerinin önünde imha etmek kadar kötü. | TED | الأخبار السيئة أنّ إهمال إنجازات الأفراد هي تقريباُ بسوء تقطيع جهودهم أمام أعينهم . |
Choi In Ha, kabalığını ve saygısızlığını göz ardı edemem. | Open Subtitles | تشوي أن ها ، لايمكنني إغفال تصرفك الوقح وعديم الاحترام |