"gözardı" - Translation from Turkish to Arabic

    • تجاهل
        
    • أتجاهل
        
    • تتجاهل
        
    • تجاهلها
        
    • نتجاهل
        
    • تتجاهلين
        
    • تجاهله
        
    • استبعاد
        
    • بتجاهلك
        
    "Serenity"de kendim için istediğim herşeyi gözardı ederek zamanımı harcadım. Open Subtitles لقد أمضيت وقتاً طويلاً في تجاهل أي شيء أردته لنفسي
    Eğer Los Pepes'i ve suçlarını gözardı ederseniz, sırada siz varsınız. Open Subtitles استمر في تجاهل لوس بيبيس وانكر جرائمهم ، وستصبح أنت التالي
    Sürekli olarak toplumsal refahı gözardı etme eğilimindeyiz. Bu durum toplumsal refahın ortak refah olması ortak mallardan teşkil edilmesinden kaynaklanıyor. TED نحن نميل وبشكل ثابت الى تجاهل المنفعة العامة لانها ببساطة مكاسب عامة , انها متاع مشترك
    Helikopterimin, bir ekin çemberinin ortasında durduğu gerçeğini şimdilik gözardı ediyorum. Open Subtitles أنا أتجاهل حقيقة أن طائرتي وسط دائرة من المحاصيل
    Muhammed'in Mekke'deyken pasif olmayı vaaz ettiğini nasıl gözardı edersin? Open Subtitles كيف يمكنك ان تتجاهل حقيقة ان النبي محمد خطب عن الحياد في مكة؟
    Çoğu anımsayan benlik tarafından tamamen gözardı edilir. TED معظمها يتم تجاهلها كلياً بواسطة نفسية الذكرى.
    Aile, komşu, yurttaş olarak birbirimizin varlığını gözlemler ve bazen de gözardı ederiz. TED كآباء وجيران ومواطنين، نشهد على بعضنا وأحياناً نتجاهل بعضنا في الوجود.
    İşin aslı, kampanyalarında silahlar tamamen gözardı edildi. TED في الواقع تم تجاهل موضوع الأسلحة بشكل شبه كامل في حملتهم.
    Üçüncü dersim, içgüdülerimizi gözardı etmemeliyiz ama öncelikli hâle de getirmemeliyiz. TED لذلك درسي الثالث هو، بينما لا ينبغي تجاهل حدسنا، لا ينبغي أن نبالغ في تقديره أيضاً.
    Yine de hükümetleri gözardı edemeyiz. Çünkü toplu bir harekette güvende olmak için başvuracağımız yer orası. TED ولكن لا يمكننا تجاهل الحكومة، لأننا نلجأ إليها للحراك الجماعي للحفاظ على أمننا وسلامتنا.
    Geri dönmeniz için verdikleri dilekçeye rağmen, siz bağlarınızı koparmadığınız sürece gözardı edilebilir. Open Subtitles ورغم أنهم قدموا ،التماسا لعودتك فيمكن تجاهل ذلك طالما قطعتِ روابطك معهما
    Soru gözardı etmeye çalışabilirsin, özgür irade gizemine boş verebilirsin. Open Subtitles لم يبقى كثير من الحيز للحرية فالآن قد تجد من المغري تجاهل السؤال ببساطة تجاهل غموض الإرادة الحرة
    Onu sevdiğini öyle bir göster ki senin sevgini gözardı edemesin. Open Subtitles تبين لها أنك تحبها في وسيلة لا يمكنها تجاهل ربما.
    Riskares çok gözardı etmişti Open Subtitles انت تعرضي والدك للخطر ولا يمكن تجاهل ذلك
    Eğer insanlara kiliseye gitmekten korkmamalarını söylerse şüpheli bunu gözardı edemez. Open Subtitles حين تخبر السكان بألا يخشوا العودة إلى الكنيسة فالمجرم لن يستطيع تجاهل ذلك
    Bunun tamamen delilik olduğu gerçeğini gözardı etmem mi gerekiyor? Open Subtitles أيجب أن أتجاهل حقيقة أنّ ذلك يبدو جنوناً؟
    Ve bugün bunu gözardı etmeyi göze alamazsın. Open Subtitles ولا يمكنك ان تتجاهل الامر اليوم
    Başkan olabilirim ama, ama şu an yürürlükte... benim de gözardı edemeyeceğim protokoller var. Open Subtitles ربما أكون الرئيس ولكن هناك بروتوكولات لا يمكننا تجاهلها
    Neden dördüncü boyutu gözardı ediyoruz? Çünkü içinde hareket edemiyoruz. Open Subtitles لماذا نتجاهل البعد الرابع لأننا لا نَستطيعُ التَحَرُّك ضمنه.
    Gerçekleri gözardı ediyorsun ve olmayan bir şeyin mikroskobik kanıtlarını arıyorsun. Open Subtitles أنتِ تتجاهلين الحقائق و تبحثين عن دليل مجهري عن شيء غير موجود
    30 yıldır, ciddi zihinsel hastalıkta her zaman, her zaman uyku bozukluğu olduğunu biliyoruz. Ama bu çoğunlukla gözardı edilir. TED وقد عرفنا منذ 130 سنة أنه في حالة المرض العقلي الحاد، هناك دائماً اضطراب في النوم، لكن تم تجاهله بشكل كبير.
    David Alvarez ile Paul Spector arasındaki ilişkiyi gözardı edemeyiz. Open Subtitles لا أظنه يمكننا استبعاد الصلة بين "ديفيد ألفاريز"، و"بول سبيكتور"
    Oh, Üzgünüm. Seni gözardı etmekle meşguldüm. Open Subtitles أنا أسفة كنت منشغلة بتجاهلك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more