| güçlüydün, kendini koruyabiliyordun. | Open Subtitles | لقد كُنت قوياً ، كُنت تستطيع الدفاع عن نفسك |
| O bilgi olmadan da yeterince güçlüydün. | Open Subtitles | لقد كُنت قوياً كفاية بدون أن يكون لديك تلك المعرفة |
| Tüm bu yolculuk boyunca hep güçlüydün. | Open Subtitles | في هذه الرحلة كلها, كنتَ قوياً |
| Kendinden emin değil gibisin, telaşlısın oysa eskiden katı ve güçlüydün. | Open Subtitles | تبدو مرتبكاً ومتردداً بينما كنت في السابق حازماً وقوياً |
| Oldukça cömert, koruyucu, kibar ve güçlüydün. | Open Subtitles | وأنك كنت... كريماً وحامياً ولطيفاً وقوياً. |
| Şiddete ve ölümle karşı karşıya olsan da çok güçlüydün. | Open Subtitles | كنت قوياً في مواجهة كل ذلك العنف والموت |
| Bugün çok güçlüydün. | Open Subtitles | لقد كنت قوياً جداً اليوم. |
| Çok güçlüydün. | Open Subtitles | كنت قوياً للغاية، |
| Tam bir başkan gibi güçlüydün. | Open Subtitles | رئاسياً. قوياً. |
| Oldukça cömert, koruyucu, kibar ve güçlüydün. | Open Subtitles | وأنك كنت... كريماً وحامياً ولطيفاً وقوياً. |