"güneş'e" - Translation from Turkish to Arabic

    • من الشمس
        
    • للشمس
        
    • إلى الشمس
        
    • عن الشمس
        
    • نحو الشمس
        
    • على الشمس
        
    Babası ona balmumundan yapılmış kanatlar verip Güneş'e fazla yakın uçma diye uyarmış. Open Subtitles الذي اعطاه والده جناح من الشمع و حذره ان لا يقترب من الشمس
    Güneş'e yakın durumdayken de alan kısa ve basıktı. Open Subtitles وعندما يكون الكوكب قريب من الشمس ، تكون المساحات قصيرة وتخينة
    Bu insanlar Güneş'e, Ay'a ve yıldızları incelemeye çok vakit harcamışlar. Open Subtitles أعطى هؤلاء الناس الكثير من الإهتمام للشمس والقمر والنجوم
    Ama Güneş'e baktığında adeta yeşiller. Open Subtitles و لكن عندما تنظرين للشمس يصبحان خضراويتين
    Ve bu, Venüs'ün Güneş'e daha yakın olmasından kaynaklanmıyor. TED وهذا ليس لأن الزهرة أقرب قليلاً إلى الشمس
    Sinyalin Güneş'e ulaşması 9 dakika sürüyor. Veri aktarımını mükemmelen koordine etmem gerek. Open Subtitles تستغرق الإشارات 9 دقائق لتصل إلى الشمس عليّ أن أقوم بإرسالها بدقة
    Güneş'e uzaklığı Dünya'ya göre 80 milyon km daha fazla. Open Subtitles إنه أبعد من الأرض عن الشمس بمقدار 50 مليون ميل
    Şu an Dünya, Güneş'e oldukça yakın bir konumda. Open Subtitles لقد اصبحت الأرض الآن قريبة من الشمس بشكل لايحتمل
    Beyaz cüce Güneş'e sesüstü bir hızla gömülünce, cücenin kütleçekimi yıldızın her yerine müthiş bir şok dalgası gönderirdi. Open Subtitles ومع إقتراب الأقزام البيضاء من الشمس بسرعة الصوت فإن جاذبيتها سترسل موجات بإتجاه النجم
    Ancak önemli olan tek şey Dünya'nın Güneş'e yakınlığı değil. Open Subtitles لكن ليس قرب الأرض وحده من الشمس هو المهم.
    Güneş'e ne çok yakın, ne de çok uzak olan Open Subtitles على مسافة مناسبة من الشمس ليس قريبا ولا بعيدا
    Gezegenler Güneş'e yakın bir yerdeki hayali bir noktanın etrafında dönüyordu. Open Subtitles كان يعتبر الكواكب تدور في نقطة وهمية بالقرب من الشمس
    Bu atmosfer Plüto Güneş'e en yakın olduğunda en kalın haldedir. Open Subtitles هذا الغلاف الجوي أكثر سمكًا متى يكون بلوتو أقرب للشمس
    Eğer Dünya'nın yörüngesi Güneş'e daha yakın olsaydı en yakın komşumuz Venüs gibi olurduk. Open Subtitles لو كان مدار الأرض أقرب للشمس لكنا مثل أقرب جيراننا، الزهرة
    Eğer biz bir parça bile Güneş'e yaklaşmış olsaydık daha çok Venüs'e benzerdik. Open Subtitles لو تحرّكنا أقرب قليلاً للشمس لأصبحنا أشبه بالزهرة
    Bir saat sonra ideal fırlatma penceresi açıldığında bu harika aygıt Güneş'e uçarak ardında manyetik bir iz bırakacak. Open Subtitles عندما نافذة إطلاقنا المثالية تفتح في أكثر من ساعة فقط... هذا الخلق العظيم سيطير إلى الشمس... الرنين المغناطيسي المتأخر.
    Güneş'e şaşı bakmakla meşgul olmasaydın, gölgemi kullanıp beni takip ederek sayısız karşı manevra yapabilirdin. Open Subtitles إذا لم تكن مشغولا في التحذيق إلى الشمس, يمكنك أن تستعمل ظلي للإمساك بي الى أي عدد من عدد المناورات.
    Güneş'e daha yakın; yaşanabilirliğin iç sınırlarında Venüs uzanır. Open Subtitles أقربُ إلى الشمس و في الحدود الداخلية الصالحة للعيش يقبعُ الزُهرة.
    Hangi kozmik süreçler Güneş'e yakınlıkta 4. gezegenin bu dramatik değişimine yol açmış olabilir? Open Subtitles ما هي العملية الكونية التي أدت لهذا التحول الكبير لرابع الكواكب بُعداً عن الشمس
    Ocak ayında kuzey yarım küre Güneş'e uzak olacak şekilde eğim alır ve biz kış mevsimini yaşarız. Open Subtitles في يناير ينحرف النصف الشمالي بعيدًا عن الشمس فيحلّ شتاؤنا
    Hatta Satürn'ün Güneş'e bu kadar uzak olmasına rağmen biraz daha fazla enerjisi var. Open Subtitles حتى بمسافة زحل عن الشمس فنرى المزيد من الطاقة
    Bir şey onu Güneş'e doğru itip yerinden oynatmışsa... Open Subtitles حتى جاء شيء ما وفرقهم مرسلاً إياهم نحو الشمس
    Ve neden Güneş'e bu denli bağlıyız? Open Subtitles ولماذا يعتمد كوكبنا على الشمس لهذه الدرجة؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more