Birbirlerini rota dışına itmeye başlayınca Güneş Sistemi başıboş toplarla dolmaya başladı. | Open Subtitles | فبالطبع بدأوا يشدون بعضهم بعضاً النظام الشمسي كان على شفا الأنفجار كالمدفع |
Ancak Güneş Sistemi'nin sınırına ulaşmak için 20.000 km daha yol almamız gerekiyor. | Open Subtitles | .. لنصل لأطراف النظام الشمسي .علينا أن نقطع مسافة 20 ألف كيلومتر أخرى |
Biz şu anda 300 civarı Güneş Sistemi dışı gezegen tayfı alıyoruz. | TED | الان نحن نراجع اطياف قرابة 300 نجم مصاحبة لكواكب خارج المجموعة الشمسية |
bir başka Güneş Sistemi görebilmeyi umuyoruz, gölgeleyici sayesinde, bunun gibi bir yıldız gölgeleyici sayesinde. | TED | نتمنى أن تكون المجموعة الشمسية لآخرين كما تُرى عن طريق الستارة، أو من خلال حاجبة النجم تلك. |
Kuyrukluyıldızımız ıç Güneş Sistemi'ne girdiğinde Güneş'in ısısı onu pişiriyor. | Open Subtitles | عندما يصل مذنبنا عمق نظامنا الشمسي. تبدأ حرارة الشمس بتسخينه. |
Ama eğer Güneş Sistemi dışı gezegenlerde yaşamdan bahsediyorsanız bunu yapmak zorundasınız. | TED | لكن إذا اردت المعرفة عن الحياة في الكواكب خارج نظامنا الشمسي عليك ان تقوم بهذا العمل. |
Atria adında uzak bir Güneş Sistemi kökenli olduğunu tahmin ediyorlar. | Open Subtitles | بأن مسار المركبة الفضائية قد قدِمت من نظام شمسي يُدعى 'اتريا' |
Uzay elbisesi giymiş her maymun gemiyi Güneş Sistemi'nden çıkartıp Alpha Prime'a indirebilir. | Open Subtitles | اى قرد فى مقعد القيادة يمكنه قيادة تلك السفينة من النظام الشمسى وتوجهيها إلى ألفا برايم |
Burada, Güneş Sistemi'nin kıyısında pek de bir şeye benzemiyor. | Open Subtitles | هنا في حافة النظام الشمسي لا يبدو شبيهاً به كثيراً |
İçinde olduğumuz kutu, Güneş Sistemi bir kutu. | TED | هذا الصندوق الذي نحن فيه، النظام الشمسي صندوق. |
Muhtemelen bir Güneş Sistemi veya onun gibi bir şey oluşturacak. | TED | وستقوم بتشكيل النظام الشمسي على الأرجح، أو مهما الذي ستشكله. |
Apollo astronotlarının getirdiği Ay taşları, Güneş Sistemi ile aynı yaşta. | TED | الصخور القمرية والتي جلبها رواد فضاء أبولو يعود تاريخها إلى ما يقارب عمر النظام الشمسي. |
Öncelikle size Güneş Sistemi'nin kökeni hakkında bir şey açıklamam gerek. | TED | ومن أجل القيام بذلك، أود أن أشرح لكم قليلًا عن نشأة المجموعة الشمسية. |
Kökenimizin dayandığı gezegenden ayrılarak Güneş Sistemi'nin dışına ve daha da ötesine gideceğimiz yolculuğu hazırlanıyoruz. | TED | إننا نصبح مستعدين أكثر لبداية مشوارنا في مغادرة كوكبنا الأصلي إلى المجموعة الشمسية الأوسع وما بعدها. |
Bu yüzden Güneş Sistemi'nin en parlak gezegeni. | Open Subtitles | وهذا ما يجعله أكثر كواكب المجموعة الشمسية لمعاناً |
Bu yabancılar kim bir Güneş Sistemi inşa | Open Subtitles | ان المخلوقات الفضائية الذين بنو المجموعة الشمسية |
Tamam, ama ödeme planımın kendi Güneş Sistemi dışını kapsayacağını sanmam. | Open Subtitles | حسنا لكن لا اعتقد ان به ارسال خارج نظامنا الشمسي |
Yani gerçekten şimdi, varlığımızın devamlılığını artırmak için yerel Güneş Sistemi'ni yeniden şekillendirmeye başlayabiliriz. | Open Subtitles | أعنى أنه يمكننا هذا حرفيا البدء في إعادة تشكيل نظامنا الشمسي وبالتالي نُحسن من بقائنا |
Güneş Sistemi'ndeki diğer bütün uydular bağlı oldukları gezegenle kıyaslandığında çok küçüktür. | Open Subtitles | كل قمر آخر في نظامنا الشمسي صغير جداً مقارنة بكوكبه الأصلي. |
Ve sadece kendimizinkinden sonraki ilk Güneş Sistemi'ne geldik. | Open Subtitles | وقد وصلنا لتونا لأول نظام شمسي مجاور لنظامنا |
Her kozanın içinde yeni doğmuş bir Güneş Sistemi vardır. | Open Subtitles | داخل كل شرنقة يوجد نظام شمسي حديث الولادة |
Satürn'ün en büyük uydusu Titan, Güneş Sistemi'nde kalın bir atmosferi olan tek uydu. | Open Subtitles | "قمر زحل الأكبر "تايتن القمر الوحيد ذو الجو السميك فى النظام الشمسى |
Güneş'in zar zor ulaştığı, Güneş Sistemi'nin en uzağındaki sınırlarında; | Open Subtitles | هنا في النهايات البعيدة للنظام الشمسي حيث تخترق الشمس بالكاد |
İşte bu noktada beni aradılar, tüm Güneş Sistemi astronomlarının beklediği telefondu bu. | TED | هذا عندما تلقيت مكالمة هاتفية، المكالمة التي ينتظرها جميع علماء الفلك المختصين بالنظام الشمسي. |