"güneşin altında" - Translation from Turkish to Arabic

    • تحت الشمس
        
    • تحت أشعة الشمس
        
    • في ضوء الشمس
        
    • تحت شمس
        
    • الشمس الحارقة
        
    • في الشمس
        
    • تحت الشمسِ
        
    • تحت ضوء الشمس
        
    • حرارة الشمس
        
    Bütün gün, güneşin altında, susuz nasıl yürüyebiliyor bu adam, hayret ediyorum. Open Subtitles ما يحيرنى هو كيف يمكنه التحرك طوال النهار تحت الشمس بدون ماء
    Her zaman güneşin altında gibi hissediyorsun, hatta gölgedeyken bile! Open Subtitles تشعر دائما بأنك تحت الشمس حتى لو كنت في الظل.
    Tüm öğleden sonramı güneşin altında bir ambardan manken atarak geçirdim. Open Subtitles أمضيتُ المساء كلّه تحت الشمس في إلقاء الدمى عن أحد المستودعات
    Bir köşebaşında güneşin altında duran bir yabancı görüyor... ve ona yaklaşıp dudaklarından öpüyor, bu hiç tanımadığı adamı. Open Subtitles ثم ترى رجلاً غريباً يقف تحت أشعة الشمس في نهاية طرف الشارع ثم تذهب إليه لتُقبله. ذلك الشخص الغريب.
    güneşin altında ısınıyor ve ne kadar ısınırlarsa o kadar verimsiz hâle geliyorlar. TED فحرارتها ترتفع تحت أشعة الشمس وتصبح أقل كفاءة كلما سخنت أكثر.
    Sana zarar verme ihtimali olmadan ebediyen güneşin altında yatmak? Open Subtitles أن أستلقي تحت الشمس للأبد ولا يكون علي أن أقتلك
    Öğlen, güneşin altında dualarını ettiği bir zaman 30 fil üzerine doğru geldi. Open Subtitles عندما كان يتلوا صلواته في منتصف النهار, تحت الشمس هجم عليه 30 فيلاً
    Büyükannemlerin evinin dışında, Hindistan'ın kalabalık sokaklarında insanların, kavurucu güneşin altında çeşmeden su doldurmak için epey uzun bir kuyrukta beklediğini gördüm. TED خارج منزل جدي في شارع مزدحم بالهند، رأيت أناساً يقفون في صفوف طويلة تحت الشمس الحارقة يملؤون دلاء بالمياه من صنبور.
    O Amerika hakkında ne inandıklarıydı... ...otobüslerden sekiz saat yolculuk geçirdiler, ...Ağustos'un ortasında Washington'da güneşin altında ayakta durdular. TED إن ماآمنوا به بشأن أمريكا هو ما جعلهم يسافرون في الحافلات ل8 ساعات ليقفوا تحت الشمس في شهر أغسطس في واشنطن.
    güneşin altında dolanmamalısın. Senin için iyi olmaz. Open Subtitles لم يكن عليك ان تتجول تحت الشمس, هذا سئ عليك
    # Onlar sahilde bütün gün çalışır # güneşin altında, köleler gibi Open Subtitles فوق على اليابسة, هم يعملون طوال اليوم, تحت الشمس مثل العبيد.
    Oğlum kızgın güneşin altında şapkasız dolaşıyor. Open Subtitles صغيري في الخارج تحت الشمس الحارقة بدون قبعة مكسيكية
    Dört saat kavurucu güneşin altında bir kamyonun geçmesini bekledim. Open Subtitles ولأربع ساعات تحت الشمس الحارقة أنتظر شاحنة لكي تمر
    9:45'te orada olacaksın ve 15 dakika dışarıda güneşin altında bekleyeceksin. Open Subtitles ستكون هناك في 9: 45 وستنتظر تحت الشمس ربع ساعة
    İnsanın güneşin altında yemekten, içmekten ve neşelenmekten başka yapacağı daha önemli bir şeyi yoktur. Open Subtitles ولا يكمل المرء شيئاً تحت الشمس أعظم.. من الأكل والشرب والمرح
    # güneşin altında her zaman senin böyle hissetmeni sağlayacak birisi vardır Open Subtitles هناك دائما واحد تحت الشمس الذي حتما سيجعلك تشعر بها
    Sadece bronzlaşmış kızlar vardı. güneşin altında durma gereği duymuş kızlar. TED كان الأغلبية هم فتيات التان ذلك النوع الذي يشعر بالحوجة أن يكون تحت أشعة الشمس.
    Orada, kırbaç darbeleri ve prangalarla, güneşin altında... ilk gençlik ve delikanlılık günlerini... köleciliğin yok oluşunu düşleyerek yaşadı. Open Subtitles قبل عيد ميلاده الثالث عشر هناك , تحت السياط و السلاسل و تحت أشعة الشمس لقد عاش شبابه و سنين رجولته المبكرة
    güneşin altında oturup zavallı babamın yeni numaralarına nasıl çalıştığını izlerdim. Open Subtitles أتذكر جلوسي تحت أشعة الشمس أرى أبي يدرب شخص جديد
    - Vurulacaksan bari güneşin altında vurul. Open Subtitles إذا أردت أن تصاب بطلق ناري يمكنك أن تفعل ذلك في ضوء الشمس
    Hayatları boyunca, tropik güneşin altında şu ankinden 4000 kat büyüklüğe erişebilirler. Open Subtitles على مدى الحياة تحت شمس استوائية يمكن ان ينمو أكبر ب 4000 مرة من هذا
    Eğer o kadını istiyorsan elini çabuk tutsan iyi olur... yoksa güneşin altında kavrulup gidecek! Open Subtitles لو أنك تريد هذه المرأة يا رجل فمن الأفضل أن تسرع أو ربما لن يتبقى شيء في الشمس
    Diyor ki, yılanın gözü güneşin altında kıvranır ama ayın altında hareket etmez. Open Subtitles يَقُولُ إستراحةِ عينى الأفعى تحت الشمسِ وتحت القمرِ لا يَتحرّكُ.
    # güneşin altında durdukları yer. Open Subtitles أعلى حيث يعيشون طوال اليوم تحت ضوء الشمس.
    Teknemizden mevsimine göre sıcak güneşin altında buzun eridiğini görebiliyordum. TED من قاربنا استطعت رؤية الجليد يتعرق تحت وطأة حرارة الشمس غير الموسمية

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more