"güvende ve" - Translation from Turkish to Arabic

    • بأمان و
        
    • بأمان وتتلقى
        
    • بالامان و
        
    • آمنة و
        
    • آمنة وممتعة
        
    • وبأمان
        
    • وأمان
        
    Kendimi güvende ve korunuyor hissettiğimi biliyorum. Open Subtitles أنا فقط أعرف أنني شعرت أنني بأمان و محميّة
    Daha da önemlisi sizlere güvende ve mutlu olacağınıza dair söz verdim. Open Subtitles ولكن الأهم من ذلك، قطعت وعداً لكم جميعا أنكم ستعيشون بأمان و سعاده.
    Kızın güvende ve gerekli tıbbi bakımları yapılıyor. Open Subtitles ، ابنتك بأمان وتتلقى الرعاية الطبية التي تحتاجها
    O neşeyi yaşayabilmenize olanak tanıyan bir yer bulduğunuzda size kendinizi güvende ve sevildiğinizi hissettiren ait olduğunuzu hissettiren insanlar bulduğunuzda onları bırakıp gitmezsiniz. Open Subtitles عندما تجد ذلك المكان الذي يتيح لك الاستمتاع عندما تجد اشخاصا يجعلونك تحس بالامان و الحب .كانك
    İnsanların, şehrin güvende ve kontrol altında olduğuna ikna olması gerek. Open Subtitles يجب أن يكون في اذهان الناس دون شك بأن المدينة آمنة و تحت سيطرتنا
    Umarız kaldığınız sürece güvende ve rahat olursunuz. Open Subtitles نأمل أن تقضوا معنا إقامة آمنة وممتعة
    Ona güvende ve iyi olduğunu söyle. Open Subtitles تخبرها فية أنك بخير وبأمان
    Hepimizin Taş Devri sonrası sütunlar altında güvende ve rahat hissettiğini biliyorum. Open Subtitles اعلم اننا نبدو الآن بدفء وأمان هنا في ماقبل العصر الحجري القديم
    güvende ve pazarlığı söz konusu değil. Open Subtitles . بأمان . و غير قابل للتفاوض
    Hey, biz, güvende ve kuruyuz, ve barış içindeyiz Harika takım Raoul ve Catherine'e teşekkür ediyoruz Open Subtitles ها نحن ذا، بأمان و سلام و جفاف (بفضل الفريق العظيم (راؤول) و (كاثرين
    Kızın güvende ve gerekli tıbbi bakımları yapılıyor. Open Subtitles ، ابنتك بأمان وتتلقى الرعاية الطبية التي تحتاجها
    Paige'in güvende ve sevildiğini hissetmesini istedik. Open Subtitles اردنا ل(بيج ) ان تشعر بالامان و الحب
    İnsanların, şehrin güvende ve kontrol altında olduğuna ikna olması gerek. Open Subtitles يجب أن يكون في أذهان الناس دون شك بأن المدينة آمنة و تحت سيطرتنا
    Onu seven, güvende ve sıcak tutan bir adamla mutlu bir yuva kurmak. Open Subtitles في بيت سعيد و رجل يحبها و يبقيها آمنة و دافئة
    Umarız kaldığınız sürece güvende ve rahat olursunuz. Open Subtitles نأمل أن تحضون بإقامة آمنة وممتعة معنا.
    İki kız da şimdilik güvende ve sağlıklı. Open Subtitles -كِلتا الفتاتين بصحة جيدة وبأمان في الوقت الحالي .
    İkinizi de güvende ve sağ salim görmek güzel. Open Subtitles -من الجيد رؤية كلاكما بخير وبأمان
    Sayın Bakan, sizi güvende ve sağ salim görmek güzel, efendim. Open Subtitles سيدي الوزير، من الطيب أن أراك بخير وأمان

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more