"güvenli bir yere" - Translation from Turkish to Arabic

    • لمكان آمن
        
    • مكان آمن
        
    • لمكانٍ آمن
        
    • مكان ما آمن
        
    • إلى بر الأمان
        
    • إلى مكانٍ آمن
        
    • مكاناً آمناً
        
    • لبر الأمان
        
    • لبرّ الأمان
        
    • لمكان أمن
        
    • بمكان آمن
        
    • مكان أمن
        
    • إلى برّ الأمان
        
    • أماكن آمنة
        
    • بمكانٍ آمن
        
    Karnının içinde büyüyen bebeğin babasıyım, ve saklanacak güvenli bir yere ihtiyacım var. Open Subtitles أنا الأب لهذا الطفل الذي ينمو بداخلها و أحتاج لمكان آمن لأختبئ فيه.
    Hiçbir şey garanti edemem ama seni güvenli bir yere götürürüm. Open Subtitles لا أستطيع أن أضمن أيّ شيئ، لكن يمكنني أخذكِ لمكان آمن.
    Sen ve Sokka Aang ile beraber güvenli bir yere gitmelisiniz. Open Subtitles أنت و ساكا يجب أن تذهبوا مع آنج إلى مكان آمن
    Ba Sing Se'de olanlardan sonra seni güvenli bir yere götürmemiz gerekti. Open Subtitles بعد ما حدث في با سنج ساي أردنا أخذك إلى مكان آمن
    Bu adamlar seni ve çocuklarımı güvenli bir yere götürmek için geliyorlar. Open Subtitles والأن، هؤلاء الأشخاص سيأتون فيما بعد كي يأخذكِ أنتِ وأولادي لمكانٍ آمن.
    Herkesi güvenli bir yere götür. Millet haydi. Pencereden uzaklaşalım. Open Subtitles ـ ليذهب الجميع لمكان آمن ـ هيا لنبتعد عن النافذة
    Bu arada onu daha güvenli bir yere götüreyim. aman Tanrım. Jimmy. Open Subtitles وفي الوقتُ الحالي, سأقوم بنقله لمكان آمن أوه, يا إلهي, جيمي, جيمي
    Tamam.Mrs Asher'i güvenli bir yere götürelim. Open Subtitles حسناً، من الأفضل أن نستدعي السيدة آشر لمكان آمن.
    Sen arabayı çalıştır ve güvenli bir yere gidelim. Open Subtitles شغل السيارة. سنذهب لمكان آمن أفكر في الفاتيكان
    Bu iş bitene kadar sizi güvenli bir yere götürebiliriz. Open Subtitles يمكننا ان ننقلك لمكان آمن حتى انتهاء الأمر
    Bu yüzden onu bulmanı istiyorum. Onu güvenli bir yere götür. Open Subtitles ولهذا أحتاج أن تبحث عنها، وتأخذها لمكان آمن.
    Şimdi, kutuları güvenli bir yere saklamak zorunda kalmış olmalısın fakat kaçman gerekti. Open Subtitles الآن، لابد انك اخفيت الصناديق في مكان آمن. لكن كان يجب ان تهربي.
    Hayır. Buna izin vermeyeceğim. Hançeri güvenli bir yere sakladığını varsayıyorum. Open Subtitles لا، لن ندع ذلك يحدث أظنّكِ تخفين الخنجر في مكان آمن
    güvenli bir yere git bence. Nasıl çıkacağını biliyor musun? Open Subtitles يجب أن تذهب إلى مكان آمن هل تعرف طريق للخروج؟
    güvenli bir yere gidiyoruz. Sonrasında suç ortağımızla bir sohbet yapacağım. Open Subtitles سنذهب لمكانٍ آمن و بعدها سنقوم بحديثٍ صغير
    Aileyi toplayın ve güvenli bir yere gidin. Open Subtitles إجمعي العائلة معاً , و إذهبوا إلى مكان ما آمن
    Bunun üzerine kahramanımız süper hızla üzerine atılır, onu kapar ve güvenli bir yere taşır. TED لذلك، بطلنا ينقض بسرعة فائقة، يسحبها، ويحملها إلى بر الأمان.
    Böylece Simon'ı oradan çıkartıp, güvenli bir yere götürdüm. Open Subtitles لذا أخرجت سايمون من هناك. تعرفين إلى مكانٍ آمن.
    Ultron'un pençelerinin uzanmadığı, güvenli bir yere... Open Subtitles فى مكاناً آمناً حتي يكبروا بعيداً عن قبضة آلترون
    Diğerlerinin güvenli bir yere gidebilmesi için yeterli olan süre. Open Subtitles المدة الكافية للباقين للوصول لبر الأمان.
    Bazı şeyleri telafi etmeliyim. Onu güvenli bir yere götüreceğim. Open Subtitles عليّ أن أقوم بتعويضها و إيصالها لبرّ الأمان
    Sokakta hayatta kalmak için fuhuş yapmaktan tutuklanmış kaçak bir kadının, yaşayacak güvenli bir yere ihtiyacı vardı -- bu, bizim ona yardım edebileceğimiz bir şeydi. TED فتاة هاربه الذي ألقي القبض عليها تمارس الزنا لأجل أن تعيش تحتاج لمكان أمن لتسكن وتكبر فيه شيء يمكننا مساعدتها به.
    - Seni güvenli bir yere götürmeliyiz. Open Subtitles كان يجب ان تبقي هناك يجب ان نضعها بمكان آمن
    Hava kararmadan önce onu yamaçtan indirip güvenli bir yere götürün çocuklar. Open Subtitles يا رفاق، أنزلوا من هذا المنحدر .إلى مكان أمن قبل حلول الظلام
    Yapabileceğim bir şey yoktu. Seni güvenli bir yere götürmem gerekti. Open Subtitles لم يكُن ثمّة ما باستطاعتي فعله كان لزامًا عليّ أن آخذَكَ إلى برّ الأمان
    Lütfen tüm yanıcı maddeleri güvenli bir yere götürün. Open Subtitles الرجاء ابعاد المواد القابلة للاشتعال إلى أماكن آمنة
    Morris'in papazı güvenli bir yere sakladığını söylemiştin. Open Subtitles لقد قُلتِ بأنَّ "موريس" قد خبّأ القِس بمكانٍ آمن

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more