"güvenmeyecek" - Translation from Turkish to Arabic

    • يثق
        
    • يثقوا
        
    Sana bir daha asla güvenmeyecek, ve asla seni sevmeyecek. Zaten çok geç. Open Subtitles لن يثق بكِ ثانية ولن يحبّك ثانية أبداً فقد فات الأوان
    Artık bana güvenmeyecek ve onu suçlayamıyorum. Open Subtitles لن يثق بيّ الآن ولا يمكنني أن ألومه على ذلك.
    Eğer bu konser gerçekleşmezse hiç bir adam onları yönetmen için sana güvenmeyecek. Open Subtitles إن لم يُقام هذا العرض، فلن يثق بك أحد لتتولى قيادته موسيقيًا.
    Açıkçası, güvenmeyecek, Senatör. Open Subtitles لا يثق بنا أيّها السيناتور وضع شرطاً لعملية التبادل
    Ne biliyorsun? Gururlu olmalısın, çünkü onlar size hiç güvenmeyecek, efendim. Open Subtitles يجب أن تكون فخوراً لأنهم لن يثقوا بك أبداً يا سيدي
    Jack sana asla tekrar güvenmeyecek, ben de emin değilim. Open Subtitles "جاك" لن يثق بك مره اخرى و انا لست متأكده اني سأفعل ايضاً
    - Chandler bir daha bana güvenmeyecek. Open Subtitles شاندلر لن يثق بي في أي شئ مرة أخري
    Babam bir daha asla bana güvenmeyecek. Open Subtitles لن يثق ابي بي مرة اخرى
    Ama senin gibi korkarım o da bana bir daha asla güvenmeyecek. Seni dinleyecektir Claire. Open Subtitles أخشى أنه لن يثق بيّ مجدداً سيستمع إليكِ يا (كلير)
    Klaus'un sana tamamen güvenmeyecek kadar paranoyak olduğunu biliyorsundur. Open Subtitles لا بد أنّكَ تعلم أنّ (كلاوس) إرتيابيّ ولا يثق بأحدٍ.
    Onu üzdüm ve tabii ki artık bana güvenmeyecek. Open Subtitles .لقد جرحته، بالطبع لن يثق بي
    Nox ona körü körüne güvenmeyecek kadar akıllıydı. Open Subtitles (نوكس) كان ذكياً بما فيه الكفاية لكي لا يثق بـــه ثــقـــة عــــمـــيـــاء
    Scott bize asla güvenmeyecek zaten. Bize nasıl baktığını gördün mü? Open Subtitles لن يثق (سكوت) بنا على أية حال، أترى الطريقة التي ينظر بها إلينا؟
    Eğer bu kulüp batarsa Falcone bir daha ikimize de güvenmeyecek. Open Subtitles لو ضاع هذا الملهى، (فالكون) لن يثق في كيلنا بعدها
    Anderson bir daha bize güvenmeyecek. Open Subtitles أندرسون لن يثق بنا مجدداً
    Bana güvenmeyecek kadar zekiydi. Open Subtitles ذكيّ بما يكفي لكيلا يثق بي.
    Kevin kayınpederine defol dediğimi öğrenince bir daha Mike'a güvenmeyecek. Open Subtitles عندما يكتشف (كيفن) أني قمت بإخبار والده بالقانون أن يغرب عن وجهي, لن يثق بـ(مايك) على الإطلاق
    Kevin kayınpederine defol dediğimi öğrenince bir daha Mike'a güvenmeyecek. Open Subtitles عندما يعلم (كيفين) أنني أخبرت حموه أن يكف عن إزعاجنا فلن يثق بـ(مايك) أبداً
    Bana bir daha asla güvenmeyecek. Open Subtitles لن يثق بي مُجدداً
    Müdür Loeb gibi insanlar bana asla güvenmeyecek. Open Subtitles رجال مثل المفوض (لوب) لن يثقوا بي أبداً.
    - Şimdi de adamların sana güvenmeyecek. Open Subtitles والآن رجالك لن يثقوا فيك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more