"güvenmeyen" - Translation from Turkish to Arabic

    • يثق
        
    • يثقون
        
    • يثقان
        
    • لا تثق بك
        
    Yeni Dışişleri Bakanı Ernest Bevin komünistlere güvenmeyen, eski bir işçi sendikalıydı. Open Subtitles كان إرنست بيفن، وزير الخارجية الجديد، نقابيًا عماليًا محنكًا وكان لا يثق بالشيوعيين
    Sana güvenmeyen birinin güvenmesini sağlayamazsın. Open Subtitles لا يمكنك أن تجعل شخصاً يثق بك إن لم يكن يثق بك
    Hareketlerin ne kadar cesurca olursa olsun... yine de kimseye güvenmeyen bir ajanın hareketleri. Open Subtitles افعالك بقدر ما هي شجاعة بقدر ما هي ستبقى افعال عميل فعليا لا يثق بأحد
    Bir çoklarını büyülemesine rağmen, ona güvenmeyen de çok kişi vardı. Open Subtitles لكن حينما فتن العديد من الناس لم يكن عدد من لا يثقون به قليل
    Ona borçlu olduğunuzu düşünen, ama bir saniye bile onun için bir şeyler yapabileceğinize güvenmeyen. Open Subtitles والتى تظن تمتلكهم لكنهم لا يثقون بك لتفعل لهم شئ
    Birbirine güvenmeyen iki insan nasıl evlenebilir? Open Subtitles كيف يمكن لشخصين لا يثقان ببعضهما أن يتزوّجا؟
    Ahlâki çöküntü. Güvenilemeyen iş arkadaşları. Sana güvenmeyen bir patron. Open Subtitles انحطاط في الأخلاق, زملاء عمل لا اثق بهم رئيس لا يثق بي
    Kimseye güvenmeyen bir adama güvenmemek makuldür. Open Subtitles نعم ، الشخص الذي لا يثق بأحد لا ينبغي ان يُثق به
    Onun işçilerine güvenmeyen tek kişi ben değilim sanırım. Open Subtitles أتريان، أعتقد أنّي لستُ الوحيد الذي لا يثق بموظفيه.
    Ev falan bilmiyorum hele de ne istediğini anlama yeteneklerime güvenmeyen birinin evini hiç bilmiyorum. Open Subtitles ،لا أعرفُ أيّ شيء بشأنِ منزل ،طبعًا ليسَ لشخصٍ ،لا يثق بقدرتي
    Ama bana güvenmiyorsun. Asla da güvenmeyeceksin. Ve bana güvenmeyen biriyle nasıl beraber olabilirim? Open Subtitles لكنّك لا تثق فيّ، ولن تثق فيّ أبدًا، فأنّى أرتبط برجل لا يثق فيّ؟
    Yaptığım fedakârlıklara rağmen bana güvenmeyen birine nasıl hizmet edebilirim? Open Subtitles كيف يمكنني خدمة رجل لا يثق بي ؟ لمَن ضحيت بالكثير؟
    Bir dakika öncesine kadar sana güvenmediğim için bana baskı yapıyordun ama şimdi bana güvenmeyen asıl senmişsin gibi hissediyorum. Open Subtitles منذ لحظات، كنت تتهمينني بأنني لا أثق بك لكنني أشعر الآن بأنك من لا يثق بي
    Ev falan bilmiyorum hele de ne istediğini anlama yeteneklerime güvenmeyen birinin evini hiç bilmiyorum. Open Subtitles لا أعرف شيئاً عن منزل خاصة لشخص لا يثق بقدراتي على تلبية طلباته في أي موضوع كان
    Kendine güvenmeyen bir adama bunu söyleseydiniz canı yanardı. Open Subtitles تلك العبارة كانت ستكون موجعة بالنسبة لرجل لا يثق بنفسه.
    Genç bir doktora güvenmeyen yaşlı hastalara hâlâ ben bakıyorum. Open Subtitles لا زلت أرى بعض المرضى الكبار في العمر لا يثقون في الدكاترة الشباب
    Beni desteklemeyen bir vali ve yüzde 46'sı bana güvenmeyen bir departman. Open Subtitles فلدي محافظ لا يدعمني، و46 من ضباط الدائرة لا يثقون بي
    Bu dünyada çocuklarına güvenmeyen bir tek ebeveyn bile yoktur. Open Subtitles لا يوجد آباء لا يثقون بأولادهم في هذا العالم
    Aynanın arkasında gizlendiğin müddetçe sana güvenmeyen insanlar olacaktır. Open Subtitles طالما أنت مختبىء وراء الزجاج سيظل هناك أشخاص لا يثقون بك
    Birbirine güvenmeyen iki insan, asla beraber olmamalı. Open Subtitles شخصان لا يثقان ببعضهما البعض لا ينبغي أن يكونا معاً على الإطلاق
    Beyler, evinizde istemeyeceğiniz şey, size güvenmeyen bir kadındır. Open Subtitles الشىء الوحيد الذى لا تريدونة فى منزلكم هى انثى لا تثق بك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more