Ama bu bizim ilişkimizde bir kilometre taşı olacaktı Güya. | Open Subtitles | آجل ، من المفترض أن تكون علامة فارقة في علاقتنا |
Güya güçlü yanımız olmalıydı, değil mi? | TED | كان من المفترض أن يكون قوتنا، أليس كذلك؟ |
- Güya ikimizin arasinda kalacakti bu. | Open Subtitles | كان يفترض بهذا أن يكون بيني وبينه لكن أتفق مع هذا |
Gerçek kimliğini, Güya korumak zorunda olduğu herkesten saklamak. | Open Subtitles | إخفاء هويته الحقيقية عن الجميع بإفتراض أنه يهتم بهم |
Saat 24 ile 06 arası uçakların mahalle üzerinden kalkış yapmasına Güya sınırlama getirilmişti. | Open Subtitles | مفترض أن يجري إنطلاق صارم عبر المنطقة ما بين ما بين الساعة 12 و 6 صباحاً لكنني كنت أسمع محركت نفاثة |
Güya Gennou'nun çalmış olduğu inşaat planları burada ne arıyor? | Open Subtitles | لماذا مخططات البناء التي من المفترض ان تكون مسروقة من قبل جينو موجودة هنا؟ |
- Bana Güya hayatımın en harika akşamını yaşatacaktın ama şimdi tamamen mahvettin! | Open Subtitles | كان من المفروض أن تجعلا هذه الليلة أسعد ليالي حياتي، والآن أفسدتماها كلّيًا |
Güya ağır yaralı olacaksın. | Open Subtitles | فى هذا الوقت من المفترض أن تكون مجروح بشدة |
O Güya sadece Çayır Köpeği'nin kafasında olacaktı. | Open Subtitles | كان من المفترض أن تكون فقط في رأس كلب المراعى |
Güya vadinin en hızlısı senmişsin. | Open Subtitles | من المفترض أن تكون أسرع شيء في الوادي، يا رجل. |
Biliyorum, Güya bu gece güzel şeyler yapacaktık. | Open Subtitles | أعرف هذه الليلة كان من المفترض أن تكون خاصة. |
Ama Güya pisliklerle dolu olduğu için onu canlı alıyor. | Open Subtitles | ولكن بالنسبة اليها هو من المفترض أن يكون مليئاً بمواد قذرة .. لذا فهي تشتريه حياً |
Bu bir kabus. Güya temiz ve basit olacaktı. | Open Subtitles | هذا كابوس لعين كان من المفترض أن تكون عملية بسيطة وسهله |
Güya bir saat önce babasıyla buluşacakmış. | Open Subtitles | كان يفترض أن يقابل والده منذ ساعة تقريبا |
Güya yolun Üçlemeci'nin yolu olacaktı. | Open Subtitles | كان يفترض أن يكون قاتل الثالوث هو البديل |
Saldırmak için yıllarca, hatta on yıllarca bekliyorlar Güya. | Open Subtitles | بإفتراض أنهم ينتظرون سنوات للهجوم. ربما عقود. |
Şirketim Güya testisleri küçültmeyen yeni bir steroid test ediyor ve işe son gelen ölçüm yapmak zorunda kalıyor. | Open Subtitles | شركتي تختبر سترويد جديد مفترض أن لا يقلل حجم الخصيات وأخر من يصل سيقوم بالقياس |
Güya güvenlik kaseti var ama henüz doğrulatamadım. | Open Subtitles | من المفترض ان هناك كاميرات مراقبة لَكنِّي لمُ أتأكد من ذلك حتى الآن. |
Güya 21 eyalette yasalaşması tartışılıyormuş... 50 tanesini araştırdım... | Open Subtitles | المفروض أن يكون تحت النقاش في 21 سلطة تشريعية رسمية؟ لقد دققت 50 فقط ليس هناك مثل هذا الفعل |
Bu aletin, Güya sekiz çizmesi gerekiyormuş ancak biri bile zor çizebiliyor. | Open Subtitles | كان من المُفترض أن تقوم بثمانِ حركات.. وبالكاد قامت بحركه واحده. |
O kadar paramız var ve Güya bunun eğlenceli olması gerekiyor, ama değil işte! | Open Subtitles | أعرف بأن لدينا المال ويفترض أن يكون أمراً ممتعاً لكنه ليس كذلك |
Yaşlılıktan ölmeden önce Güya bu öyküyü bir Fransiskan rahibine anlatmış. | Open Subtitles | و لكن واحد منهم نجح فى ذلك و قبل موته بعد عمر مديد من المفترض أنه نقل حكايته |
Güya boş bir su kanalını dolaşmak için fazla uzun bir süre. | Open Subtitles | ذلك كثير من الوقت للتجول في قناة مائية من المفترض أنها خالية |
Güya büyük bir strigoi yuvasını havaya uçuracakmış. | Open Subtitles | ومن المفترض أن يقوم بتفجير ذلك المخبأ الخاص بالستريجوي. |
Güya benim de Sevgililer Günü partim olacaktı. | Open Subtitles | وهذه كانت من المفترض أن تكون حفلة لعيد الحب |
Hey, Atrian'ların Güya sektörde yetiştirdikleri bir bitki hakkında bir şey duydun mu? | Open Subtitles | هل سمعت عن العشب الطبي الذي من المفترض ان الاتيريين قامو بأنمائه في قطاعهم |