"gıdaların" - Translation from Turkish to Arabic

    • الأطعمة
        
    • الطعام
        
    Bunlar dokuz ülkede üretilen hayvansal gıdaların tahmini miktarları Open Subtitles الذي يتركه نمط الغذاء على الصحّة. هذه هي كميّات الأطعمة الحيوانيّة المقدّرة
    Tek bir yol var o da binanın altından gidiyor. Donmuş gıdaların sularının dışa atıldığı kanaldan. Open Subtitles يوجد مدخل وحيد أسفل المتجر عبر مدخل الصرف لقسم الأطعمة المجمّدة.
    Donmuş hazır gıdaların üzerine eritilmiş tereyağı döküp geçiyorsun! Open Subtitles أنت فقط تسكب الزبدة المذابة على الأطعمة المجمدة أنت لست بـ طاهي
    İşte okyanusların neden en verimli olması gerektiğinin sebebi bu. Demek ki okyanuslar gıdaların yapabildiğinden daha fazlasını yapabilir. TED لهذا السبب يجب على المحيطات أن تكون أكثر وفرة، لكي تستطيع أن توفر لنا أكبر قدر ممكن من الطعام.
    Bazıları organik ya da yerel gıdaların daha pahalı olduğunu söylüyor, peki gerçekten öyle mi? TED بعض الاشخاص قد يعترضون على الطعام العضوي .. او المحلي مرتفع السعر اكثر ولكن هل هو كذلك ؟
    Nihayetinde Kaliforniya taze olarak sipariş edilenden çok daha fazla gıda üretti, dolayısıyla konserve ve donmuş gıdaların pazarlanması kritik hale geldi. TED في نهاية المطاف أنتجت كالفورنيا الكثير من الطعام الطازج، وعليه أصبحت مهمة للأطعمة المعلبة والمجمدة.
    İşlenmiş gıdaların hiçbiri iyi değil, o yüzden az tüketilmeli ama günümüz dünyasında bu ne kadar gerçekçi, bilemiyorum. Open Subtitles القليل من الأطعمة المعالجة، والأفضل هو عدمها، لكن في عالمنا الراهن، أجهل كم هو متحقِّقٌ هذا.
    Sürekli beyin gücü için, besleyici zengini gıdaların olduğu bir beslenme biçimini tercih etmek önemlidir. TED لقدرة دماغية مستمرة، لذا يعتبر اختيار نظام غذائي متنوع من الأطعمة الغنية بالمواد الغذائية أمرا جد مهم .
    İşlem görmüş şeker ve diğer işlenmiş gıdaların kalorisi yapılmış oldukları bitkiden çok daha yüksek. Open Subtitles يحتوي السكر المكرّر و العديد من الأطعمة المكرّرة الأُخرى على سعرات حراريّة مكثّفة أكثر بكثير من النبات الكامل الذي صُنعت منه.
    Bu durum sindirim olmadığından kurtulunması gereken gıdaların sinirsel kusma veya sinirsel ishal ile atılmasına yol açabiliyor. TED ويمكنُ أن يكون هذا تقيؤا عصبيًا أو اسهالًا عصبيًا للتخلص من الطعام الذي لم يتم هضمه.
    Yani, Çin gıdaların farklı çeşitleri bakın. TED لذلك ، ترى أنواع مختلفة من الطعام الصيني.
    Amacı, basitçe, klonlanarak üretilen tüm gıdaların klonlandığını belirtecek şekilde işaretlenmesidir. Open Subtitles انه تطلب ببساطة ان يتم استنساخ الطعام وتوضع ليه علامة تبين انه مستنسخ
    Konuşmayı gerçek gıda, yemek pişirme ve halk pazarlarına gitmekten çevirip işlenmiş gıdaların nasıl tekrar yapıldığına getiriyorlar. Open Subtitles تغيير المحادثة من الطعام الحقيقي والطبخ والذهاب إلى سوق الخضار إلى الطعام المعالج والتمارين
    Yani şimdi siz, bu gıdaların sizi kusacaklarını söylüyorsunuz. Open Subtitles ماذا؟ أنتِ تريدينني أن أمرض من الطعام؟ إذاً الآن تقولين أن الطعام سيجعلك تتقيأين
    Bunlar bozulmaz, kızartma sırasında daha istikrarlıdır ve diğer yağların aksine gıdaların yapısını değiştirebilir. TED فهي ليست سريعة النتن وهي أكثر ثباتاً أثناء القلي العميق ويمكنها تغيير بنية الطعام بطريقة لا يمكن لأنواع الدهون الأخرى فعلها

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more