| İki hafta önce onu geride bıraktığımızda, gayet iyiydi ekselansları. | Open Subtitles | لقد كان بخير يا صاحب الجلالة عندما تركناه قبل أسبوعين |
| Biliyorum, geçen hafta büyükbabamı hastaneden taburcu ettiğinizde herşey gayet iyiydi. | Open Subtitles | أعلم أنّكم عندما سرّحتم جديّ ،من المستشفى الإسبوع الماضى كان بخير حال |
| Az öncesine kadar gayet iyiydi ama siz pek iyi değildiniz. | Open Subtitles | كان بخير حتّى قبل لحظة. أمّا أنتَ فلم تكن كذلك |
| Kahretsin! Sen olmadan önce gayet iyiydi. | Open Subtitles | اللعنة , كانت بخير من قبل أن تكون أنت معها |
| Bu sabah onunla birlikteydim, gayet iyiydi! | Open Subtitles | لا , لقد كنت معها هذا الصباح , كانت بخير. |
| gayet iyiydi. | Open Subtitles | كان يبدو بخير. |
| Hikayelerim gayet iyiydi, kibarlıktan güldüklerini pek sanmıyorum. | Open Subtitles | قصصي كانت ناجحة تماما و لا أعتقد أنهم ضحكوا بدافع المجاملة فقط |
| - Rahatlamaya hazır olun. - gayet iyiydi, benim yerimde olsaydın tabii. | Open Subtitles | لذلك تشبثوا جيداً - سار الأمر بشكل جيد ، إذا كنت مكاني - |
| Onu daha önce tanıdığımda gayet iyiydi. | Open Subtitles | أقول أني عندما عرفته من قبل كان بخير. |
| Onu Beyaz Kumlar'a bıraktığımda gayet iyiydi. | Open Subtitles | " لقد كان بخير عندما تركته عند " الرمال البيضاء |
| Son gördüğümde gayet iyiydi. | Open Subtitles | في آخر مرة رأيته بها كان بخير حال |
| - Dün akşam onu gördüğümde gayet iyiydi. | Open Subtitles | كان بخير عندما رأيته الليلة الماضية. |
| "Ölmenin 50 yolu" konuşmanı yapana kadar gayet iyiydi. | Open Subtitles | قد كان بخير حتى ألقيتي عليه خطاب " خمسون طريقة للموت " |
| Ameliyatı bitmişti, gayet iyiydi. | Open Subtitles | وبعد الجراحة، كان بخير |
| Seninle yaşadığı olaya kadar gayet iyiydi. | Open Subtitles | لقد كان بخير حتى دخل معك. |
| Siz gelene kadar gayet iyiydi. Aniden geldiğiniz için böyle oldu. | Open Subtitles | لقد كانت بخير حتى أتيت أنت وحطمت كل شيء |
| Hastahaneden çıkana kadar gayet iyiydi | Open Subtitles | حسنا. كانت بخير حتى عادت من المستشفى |
| Ama o en sonunda emmeye başlamıştı, o yüzden gayet iyiydi. | Open Subtitles | ولكنها كانت قد بدات تأكل لذا كانت بخير |
| Ama o en sonunda emmeye başlamıştı, o yüzden gayet iyiydi. | Open Subtitles | ولكنها كانت قد بدات تأكل لذا كانت بخير |
| Hikayelerim gayet iyiydi, ve kibarlıktan güldüklerini pek sanmıyorum. | Open Subtitles | قصصي كانت ناجحة تماما و لا أعتقد أنهم ضحكوا بدافع المجاملة فقط |
| - gayet iyiydi değil mi? | Open Subtitles | نعم لم يسر الأمر بشكل جيد |