"gazabından" - Translation from Turkish to Arabic

• غضب

Eğer onun gazabından korkuyorsan ismini yayınlamayız, ama raporlaman da kurmacan kadar iyiyse sana başka bir iş daha vereceğim.
إذا كنت خائفا من غضب الرجل سوف لن نطبع اسمك ولكن اذا كانت تقاريرك جيده كـما هي خيالاتك سأعرض لك مقالة اخرى

Efsanede, Zeus'un gazabından en çok korkulan anın insanların yamyamlığa yeltendikleri zamanlar olduğu söylenmektedir.
حسبما تقول الأساطير فإن أعظم لحظات غضب زيوس تأتي بعد أن يرى البشر يأكلون لحوم البشر

Düşmandan çok, Cassius'un gazabından korkmalısınız.
يجب أن تخشوا غضب كاشياس أكثر من خشيتكم من غضب العدو

Bu yüzden oğlumuzu Mısır'dan alıp Herod'un gazabından kurtarmalıyız.
لذا يجب أن نأخذ ولدنا إلى مصر و ننقذه من غضب هيردوس

Onun yerinde olsam, tanrılardan daha az sabırlı bir adamın gazabından daha çok korkardım.
لو كنت مكانه، لما أقلقتني الآلهة وأقلقني غضب رجل صبور.

Bunu kendi başına yapmamanın cesaretsizliğinden dolayı Osiris'in gazabından çok korktun mu?
هل كنت خائف جداً من غضب "أوزوريس" فـ خسرت الشجاعة لتفعلها بنفسك؟

Denerseniz, bu muhteşem şirketin gazabından nasiplenirsiniz.
ليحاولوا وسينالوا من غضب هذه الشركة العريقة

Beni Vatikan'ın kontrolünden ve Elizabeth'in muhtemel gazabından korudu.
لقد قام بحمايتي من سيطرة الفاتيكان ومن غضب اليزابيث المحتمل

Gümüş ve altın, Tanrı'nın gazabından koruyamayacak.
"فضتهم وذهبهم لن يستطيعوا انقاذهم في يوم غضب الرب"

Şimdi bile Firavun'un gazabından koruyor.
حني الآن, لقد نجاك من غضب فرعون

Tanrı'nın gazabından kaçamazsın!
أنت لا تستطيع الهروب من غضب الله

Allah'ın gazabından kurtulamayacaksınız!
لن تستطيعوا الهروب عليكم غضب الله

Kartelin gazabından Kimse kaçamadı
"غضب الإتحاد" "لم ينجو منه أحد حتى الآن"

"Lakin altınları ve gümüşleri onları Tanrı'nın gazabından korumayacak."
"لكن كل ذهبهم وفضضهم لن يحميهم من غضب الرب".

Bizi kuzeylilerin gazabından koru ya Rab!
احمنا يا إلهي من غضب أهل الشمال

Kronos'un gazabından kurtulmayı başaran tek çocuğun adı Zeus'tur.
ولكن هناك طفل واحد إستطاع الهرب من غضب (كرونس) هذا (اسمه (زيوس

Perseus'un bir yarı tanrı olarak... kaderini yaşayabilmesi için, öncelikle büyükbabasının gazabından kurtulması gerekmektedir.
لتحقيق مصيره كنصف إله على (بيرسيوس) أن ينجو أولاً من غضب جده.

Eğer Cora'yı durdurursak, annenin gazabından kurtulursun.
إذا أوقفنا (كورا)، ستكونين محميّةً مِنْ غضب والدتك.

Tanrının gazabından korkmayan birini.
.أحدهم لا يخاف من غضب الله

Hiçbir şey reddedilen bir kadının gazabından daha kötü olamaz.
غضب الجحيم كغضب المرأة.