"geçmişimizi" - Translation from Turkish to Arabic

• ماضينا
• تاريخنا
• لتاريخنا
• لماضينا
• تأريخنا
• الماضي المؤسف
• وضع الماضي
• مع طفولتك
• علاقتنا نحن

geçmişimizi anlamak, şimdiki zamanı anlama kabiliyetimizi aktif olarak belirler.
إن فهم ماضينا يحدد و بفاعلية مقدرتنا على فهم الحاضر

Sizi; geçmişimizi ve bu noktaya nasıl geldiğimizi ve belki geleceğimizin ne barındırdığını keşfetmek için DNA'mda, genlerimde gezdirmek istiyorum.
أريدك أن تسافر عبر حمضي النووي عبر جيناتي لنكتشف ماضينا لنكتشف كيف أصبحنا هكذا و ربما ما يحمله المستقبل لنا

Birçok açıdan hafızamız; bizi biz yapar, geçmişimizi hatırlamamıza, öğrenmemize, yeteneklerimizi sürdürmemize ve gelecek planlamamıza yardımcı olur.
بطرق مختلفة تجعلنا ذاكرتنا ما نحن عليه، تساعدنا على تذكر ماضينا والتعلم والاحتفاظ بالمهارات والتخطيط للمستقبل

Nasıl zorlayacağımız konusunda, ortak geçmişimizi de düşününce, bu davetiyenin müzik ile ilgili olacağı kesindi.
وتعمقت جدًا لكسر هذه الحواجز، الحقائق التي نمتلكها حول تاريخنا المشترك تؤكد وجوب أن تكون البطاقة موسيقية.

geçmişimizi ve yolculuğumuzu bilmek, büyükannem için büyük önem taşıyordu.
اهتمت جدتي جداً بأن نعرف تاريخنا ورحلتنا.

Ama, biliyorsun, geçmişimizi göz önüne alınca, senin için de sorun olmayacağından emin olmak istedim.
.. ولكن، نظراً لتاريخنا أردت أن أحرص أنك لا تمانع ذلك

Biz insanlar geçmişimizi biliyoruz, ve bundan utanç da duyuyoruz.
نحن البشر نعرف ماضينا حتى وان كنا نخجل منه

Aku gibi bir kötülükle tekrar karşılaşmamak umuduyla yılların emeğiyle şanlı geçmişimizi yeniden kurduk.
بعد سنوات من العمل المضني اعدنا بناء ماضينا المجيد علي أمل ألا نواجه مجدداً شراً مثل شر آكو

geçmişimizi yıktı... bu yüzden onun öldüğünü görene kadar hiç bir yere gitmeyeceğim!
لقد دمر ماضينا معاً ولن أرحل حتى أراه يموت

geçmişimizi saklamak için neden bu kadar uğraşıyorsun?
لماذا تذهب إلى هذا البعد لإخفاء ماضينا ؟

geçmişimizi şekillendiren iri cüsseli yaratıklara
المتنافسون ثقيلي الوزن الذين شكلوا ماضينا

geçmişimizi kurcalayamayız. Çok gizli bilgilerdir onlar.
نحن لا نستطيع الوصول إلى ماضينا إنها بيانات سريه

geçmişimizi anlamak, şimdiki zamanı anlama kabiliyetimizi aktif olarak belirler.
فهم ماضينا هو الذى يحدد بدرجه فعاله قدرتنا على فهم الحاضر

geçmişimizi bize karşı kullanacak kadar iyi bilen tek kişi o.
بيلي هي الشخص الوحيد الذي يعرفنا كفاية ليستخدم ماضينا ضدنا

Yakın geçmişimizi gizledik.
لقد عملنا على ابقاء تاريخنا الحديث طي الكتمان

geçmişimizi göz önüne alırsak, bunu yapmak isteyeceğini tahmin edebiliyorum.
لا أتخيل أنك قد تفعلين ذلك بناءَ على تاريخنا

Bu aralar hoş karşılanacak bir misafir olmadığımı biliyorum ama son zamanlardaki olayların geçmişimizi de silmesine izin vermemeliyiz.
أعرف انه ليس مُرحب بي تماماً في منزلك هذه الأيام ولكن لا يجب علينا أن نجعل تاريخنا الحالي يغطي على ماضينا

Romantik geçmişimizi dikkate alırsak, garip olabileceğini düşündüm.
فلقد ظننت انه سيكون غريباً ان اكون مريضكِ كما تعلمين نظراً لتاريخنا الرومانسي وكل شىء

geçmişimizi tekrar yaşamayı önceden planlandığımıza inanmıyorum.
لا أصدق أننا محدد لنا أن نعيد الحياة لماضينا

Sana geçmişimizi vermek için, artık bunları almanı istiyorum.
أريدكِ أن تحصلين عليهم الان لتعرفين تأريخنا

Sıkıntılı geçmişimizi düşünmeyi bırakıp, muzaffer geleceğimize odaklan.
أريحي بالكِ من الماضي المؤسف وركزي على المستقبل المجيد

Bahtsız geçmişimizi ardımızda bırakıp şerefli geleceğimizi kucaklamayı istiyorum.
أرغب في وضع الماضي الأليم خلفنا.. وأن نعتنق المستقبل المجيد!

Çünkü ben ve Toni'nin berbat geçmişimizi seninkiyle gün be gün karşılaştıracağım.
لأنني لن أقوم بالمطابقة بعدم ربطك مع طفولتك و (أنتوني) ضدك في كل يوم في الأسبوع

Burada Ethanazi Projesi'ni konuşuyoruz. geçmişimizi değil.
"الحلقة تتحدث عن "مشروع إيثانيجيا لا عن علاقتنا نحن الاثنان