"geleceğimde" - Translation from Turkish to Arabic

    • مستقبلي
        
    • مستقبلى
        
    Sizinle tanıştıktan sonra ilk kez geleceğimde bir ışık gördüm. Open Subtitles و بعد أن التقيت بك لأول مرة يبدو مستقبلي حزيناً
    Çünkü bugünkü konumuz geleceğin geleceği ve benim geleceğimde, kızlara ve erkeklere eşit derecede saygı duyulur, eşit değer verilir ve en önemlisi, eşit temsil edilir. TED فهي إذاً للصبيان و الفتيات. إنه لأمر بسيط حقا. لأنه اليوم نحن نتحدث عن المستقبل البعيد وفي مستقبلي أنا،
    Ama başlangıçta, geleceğimde bunların hiçbirini görmedim. Open Subtitles لكن فى البداية لم أرَ أياً من ذلك فى مستقبلي.
    Hayır, hayır, hayır. Bir kere de geleceğimde ne olduğunu bilmek istiyorum. Open Subtitles كلاّ، كلاّ كلاّ، لمرة واحدة أرغب في معرفة مالذي سيحدث في مستقبلي ؟
    Acaba geleceğimde muazzam zenginlik içinde ihtiras dolu bir aşk var mı? Open Subtitles لو كانت هناك رومانسية حارة فى مستقبلى , ثروة هائلة
    geleceğimde bir sürü soğuk duş aldığımı görebiliyorum. Bu gerçekleşmeyecek. Open Subtitles أرى الكثير من الاستحمام في مياه باردة في مستقبلي. هذا لن يحدث.
    Gelecekte, benim geleceğimde, geri dönebilirsem bunun bir garantisi yok. Open Subtitles في المستقبل، في مستقبلي ، وإذا كنت من أي وقت مضى على العودة لا توجد ضمانات.
    Çok kibarsınız ama geleceğimde öğretmenlik yok bence. Open Subtitles أنا ممتنة لك، لكنني لا أرى مستقبلي في التعليم.
    Kendi geleceğimde söz hakkım yok mu? Open Subtitles إن كان مستقبلي ألا يكون لي الحق في إبداء الرأي فيه؟
    Benim geleceğimde umut diye bir şey yok. Open Subtitles ليس هناك شيء إسمه الأمل في مستقبلي
    geleceğimde neler olacağını bilmek istemiyorum. Open Subtitles لا أريد أن أعرف ماذا يخبئ لي مستقبلي
    Yakın geleceğimde, Juli Baker'la resmi bir akşam yemeği vardı. Open Subtitles تأنق, وجلسة عشاء مع (جولي بيكر) كان في مستقبلي المستعجل.
    Böyle bir soruşturmadan sonra geleceğimde ılık ve samimi bir banyo keyfi var. Open Subtitles بعد قضية كهذه أعتقد أن حمام دافئ ومريح هو مستقبلي!
    - Aynen öyle çünkü geleceğimde nachos, peynir ve biber hayal etmiştim. Open Subtitles صحيح , لأني أعتقدت مستقبلي يحتوي المكرونة والجبن والـ " جلبنوس " كأمثلة
    Emily'nin değil, annenin geleceğimde olduğunu söyledin. Open Subtitles قلت لي أن إميلي ليس مستقبلي. أمك هي
    geleceğimde ışık görmeme yardım etmiş oldu. Open Subtitles ساعدتني على رؤية الضوء بشأن مستقبلي.
    Benim geleceğimde, sen ölüsün. Open Subtitles ففي مستقبلي أنت ميت
    geleceğimde bir aşk görünüyor mu? Open Subtitles هل هناك الحب في مستقبلي ؟
    - Hayır, geleceğimde. Open Subtitles لا , في مستقبلي.
    Saçmalık.Yakın geleceğimde jet ski yapıcağımı sanmıyorum. Open Subtitles هذا غير منطقى بالمرة انا لا ارى اى عربات تزلج على الجليد فى مستقبلى
    Şey, benim yüzümden ölen insanlara bakacak olursak azizlik tabirinin geleceğimde olmadığını söylemek mümkün. Open Subtitles أجل، مبنية على التهم المُنتظرة أظن أنع من الأمان قول ان القداسة ليست مستقبلى

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more