"geleneklerden" - Translation from Turkish to Arabic

    • التقاليد
        
    Şimdi, insan denen hayvanın tarihindeki en önemli geleneklerden birini görüyoruz. TED ونحن نشهد الآن واحدة من أعظم التقاليد عبرالتاريخ للحيوان الإنسان
    Murakami'nin eserleri tarihi dönemleri bulanıklaştırır ve kaynak olarak çok katmanlı kültürel geleneklerden faydalanır. TED تطمس أعمال موراكامي الفترات التاريخية وتنبثق من العديد من التقاليد الثقافية.
    Aldığı mesaj, Hıristiyan ve Yahudi geleneklerden bildiği örneklerle uyuşuyordu. Open Subtitles ما هو إلا شىء مماثل فى حقيقته ما كان يعرفه عن التقاليد النصرانية واليهودية ايضا
    Malum, bazı şeyleri neden yaptığını bilmeden geleneklerden dolayı yapıyorlar. Open Subtitles الناس يفعلون أمور لأجل التقاليد دون معرفة السبب
    Bu sene geleneklerden çok bahsettik. Open Subtitles نتحدّث كثيراً عن التقاليد هذا الوقت من العام
    bir spordur, ayrıca Amerikalılar için eşsiz kültürel geleneklerden biri olarak antropojik bir önemi vardır. Open Subtitles فيزياء القوة والسرعة، بجانب أهميتها الإنسانية كونها واحدة من التقاليد الثقافية التي توحد الأمريكيين
    geleneklerden uzak dursun benden. Open Subtitles أنا أبعد ما يكون في أن أقف بوجه التقاليد
    St. Louis'teki eski geleneklerden biri aslında. Open Subtitles إنّه, في الواقع واحد من أقدم التقاليد في سانت لويس.
    Noel sezonunda en çok sevilen geleneklerden biri ailecek en iyi Noel ağacını almaya gitmektir. Open Subtitles موسم الكريسماس مبني على التقاليد وليس من تقليد أحب من تجمع العائلة سويا
    Bu geleneklerden biri, seçilmiş başbakanın bedenen ve aklen sağlıklı olmasını gerektiriyor. Open Subtitles وأحد هذه التقاليد هو أن رئيس وزرائهم المنتخب يجب أن يكون سليم الجسد والعقل
    Bu bölgenin kenti, kültürü ve düşünsel DNA'sı o kadar güzel bir şekilde karmaşık ve çeşitli kalmıştır ki, kısmen İslam öncesi, yerli geleneklerden türeyen hikâye anlatım geleneklerinde kain olacaktır. TED المدينة والحضارة والحمض النووي لهذه المنطقة لا يزال معقدًا ومتنوعًا للغاية، وسيبقى جزءًا منه دائمًا، موجود في رواية القصة المستمدة من التقاليد الأصلية، أي تقاليد ما قبل الإسلام.
    Günün birinde geleneklerden gna gelecek ve kutsal mahkeme salonunu... sigara dumanyla kaplayacagm. Open Subtitles يوماً ما ساكسر كل التقاليد... واصنع سحابة كبيرة من دخان التبغ في قاعةِ المحكمة المُقَدَّسةِ.
    Kendini oluşturan geleneklerden uzaklaşıyor gibi geliyor bana. Open Subtitles إنه يبتعد عن التقاليد هذا يجعله عظيم
    Söz konusu Cinayet kasabası olunca geleneklerden vazgeçmek kolay olmuyor. Open Subtitles في مدينة القتل، التقاليد تنتهي بصعوبة.
    geleneklerden bahsediyordun. Open Subtitles لقد قلت شيء ما عن التقاليد
    geleneklerden falan bahsetmiyordum. Open Subtitles لم يذكر أي شخص التقاليد
    Hangi geleneklerden bahsediyorsun? Open Subtitles وما التقاليد التي تتحدث عنها؟
    Toplum bizden önce gelenler tarafından oluşturulmuş geleneklerden başka nedir ki? Open Subtitles ماهو المجتمع هو خليط من التقاليد التي صدرت من أولئك الذين اتوا قبلنا !
    Lydia geleneklerden uzak özgür bir yerden bahsetmiş. Open Subtitles ليديا) تكتب من مكان محرر من) التقاليد.
    geleneklerden nefret ederim. Open Subtitles أكره التقاليد

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more