"gelmediği için" - Translation from Turkish to Arabic

    • لأنه لم
        
    Dört genç çocuğun iblis uyandırmaya çalışmasının? gelmediği için üzgünüm. Open Subtitles مراهقين يشعروا بالملل يحاولون إنهاض شيطاناً , آسفة لأنه لم يظهر
    Fiyasko, kendi başlarına gelmediği için diğer insanları daha canlı hissettiren başkalarına anlatılan masallardır. Open Subtitles الإخفاق هو حكاية ينقلها الآخرون لبعضهم ليجعل الآخرين يشعرون بمدى جمال الحياة لأنه لم يحدث لهم
    Fiyasko, başkalarına anlatılan ve... başlarına gelmediği için insanları mutlu eden... bir halk hikayesidir. Open Subtitles الإخفاق هو حكاية ينقلها الآخرون لبعضهم ليجعل الآخرين يشعرون بمدى جمال الحياة لأنه لم يحدث لهم
    Duyduğuma göre, hem söylediği şeyler yüzünden, hem de zorbanın şölenine gelmediği için, Macduff gözden düşmüş. Open Subtitles بأن مكداف مكروه بسبب صراحة قوله و لأنه لم يحضر الحفلة
    Evet, kimse gelmediği için kimseyi ağırlayamadım. Open Subtitles اجل.. لأني لا اقوم بتمتيع اي احد لأنه لم يأتي احد
    Kimsenin aklına bunu yapmak gelmediği için mi şımarık olduğumu düşünüyorsun? Open Subtitles و أنت تعتقد بأنني مدلل لأنه لم يخطر لأحد من قبل أن يقوم بهذا ؟
    gelmediği için üzgünüm. Doğru şeyi yapar sandım. Open Subtitles انا آسف لأنه لم يحضر اعتقدت انه سيقوم بالأمر الصحيح
    İki hafta sonra öğrendim ki gelmediği için ona küfür ettiğim zaman o, Doğu Nehri'nde çürüyormuş. Open Subtitles بعدها بأسبوعين، اكتشفت أنه بينما ألعن اسمه لأنه لم يأت كان متعفنًا في النهر الشرقي
    gelmediği için üzgünmüş ama seninle konuşmak istiyor. Open Subtitles انه آسف لأنه لم يكن هنالك ولكنه اراد ان يخاطبك
    Aynen öyle, ve işin en kötü yanı bizi davet etmek akıllarına bile gelmediği için kötü dahi hissetmediler. Open Subtitles وكان أسوء ما في الأمر هو.. أنهم لم يشعروا أنه موقف غريب لأنه لم يخطر على بالهم أصلًا أن يقوموا بدعوتنا
    İlk onun aklına gelmediği için öyle yapmıştır. Open Subtitles هذا لأنه لم يفكر به أولاً
    Mike işe gelmediği için üzgünüm. Open Subtitles أنا آسفة لأنه لم يحضر
    Kendi başına gelmediği için, sorun değil. Open Subtitles لأنه لم يحدث له . انه بخير .

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more